Geçen hafta Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey, yanında Genel Sekreter Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Genel Sekreter Yardımcısı Emin Direkçi, Sağlık Daire Başkanı Düşünsel Şentürk, İtfaiye Daire Başkanı Canalp Berkdemir ile beraber beni Hayvanat Bahçesinde ziyaret etti. Kendilerini Hayvanat Bahçesi Müdürü Erdi Suna ile birlikte ağırladık. Bu ziyaret bana, kendisine Hayvanat Bahçemizin oluşum sürecini ve de özelliklerini anlatma fırsatı verdi. Ben bu fırsatı Bursalılar adına, Hayvanat Bahçemizin geleceği ve gelişimi adına değerlendirdim ve Bahçe hakkındaki bilgileri kendisine aktardım.
Bursa Hayvanat Bahçesi, proje safhasından itibaren EAZA/Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliği üyesi olarak ve de birliğin standartlarına, kurallarına uyum sağlanarak, kurulmuştur. 10Kasım1998 tarihinde de Bursalıların hizmetine sunulmuştur.
Hayvanat Bahçeleri bazı kesimler tarafından hayvanların hapsedildiği alanlar olarak değerlendirilir ve hoş görülmez. Ben bu görüşü hiçbir zaman kabul etmedim ve hayvanat bahçemizin kuruluşundaki ana hedefimiz, öncelikle çocuklarımıza ve de tabii halkımıza doğanın bu değerlerini tanıtmak ve sevdirmek, oldu. Başkanımıza bu hedefimize doğru etkin biçimde ilerlediğimizi, ziyaretçi ailelerin genelde yanlarında çocukları olduğunu, yoğun olarak ta öğretmenleriyle beraber okulların ziyaret ettiğini, anlattım. Buradaki hayvanlar esir değil, kendi nesillerinin fedaileridir, ziyaretçi çocuklara kendilerini sevdirdiklerini ve de o çocukların büyüdüğünde doğadaki nesillerini de seveceklerini, onlara zarar vermeyeceklerini, açıkladım. Okullar açıldı, öğretmen ve öğrencilerden ücret alınmadan Hayvanat Bahçemizi gezmeleri, hayvanları tanımaları sağlanıyor. Bugünlerde bu ziyaretlerin adedi ve yoğunluğu artıyor, sonuçta da hayvan sever neslimiz yoğunlaşıyor.
Sayın Başkanın bu ziyaretini Hayvanat Bahçemiz için bir fırsata çevirme adına kendisine bir öneride bulundum, önerimi kendimden örnek vererek yaptım. Bursa halkının ‘’Erdem Saker Hayvanat Bahçesini Bursa’ya kazandırdı’’ söylemine bir ekleme yapalım diyerek önerimi sundum. Bugün hayvanat bahçelerinin en gözde hayvanlarının ön sıralarına filler yerleşmiştir. Bursa halkının da yoğun olarak sorduğu soruların başında ‘’Filler yok mu?’’ olduğunu kendisine aktardım. Ve önerdim, gelin bahçemize bu değerli hayvanları sizin döneminizde kazandıralım. Bursa halkı da artık, ‘’Hayvanat Bahçesini Erdem Saker kurdu ama filleri Mustafa Bozbey kazandırdı’’ diye ikimizi beraber ansınlar dedim. İmar Planında ‘’Hayvanat Bahçesi Alanı’’ olarak görünen ve 6 parselden oluşan alan Fil ve Timsah Barınağı yapımı için ayrılmıştı. Dönemimde bu parsellerden ikisini kamulaştırmıştım, 1999 seçimini kaybettiğimde, benden sonra Bahçeye el sürülmediği için öylece kalmıştı. Aradan geçen süre içinde parsellerden iki küçüğü üzerinde imar dışı yerleşimler oluştu.
Hayvanat Bahçesi yönetimimiz Darıca Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesinden bir adet timsah getirdi ve bahçemizin mevcut barınaklarının birinde yapılan uyarlama ile oluşturulan barınakta yaşatıyor, ziyaretçilerimize sunuyor. EAZA tarafından da onaylı Fil/Timsah barınağı projemiz hazır, birinci aşamada sadece fil bölümü yapılır ve uygulamaya sokulur, ileri yıllarda istenirse timsah bölümü eklenerek timsahlar da bu alana alınır. Bu bilgileri kendisine sunduğumda Başkan beraberinde bulunan yetkililere, alanın kamulaştırma işlemlerinin tamamlanması talimatını verdi. Böylece Başkanın Bahçemize yaptığı ilk ziyaretin çok değerli bir kararın alınmasına vesile olması, beni çok sevindirdi.
Sayın Başkan, Bursa Hayvanat Bahçesine renk katacak, çok özgün bir öneride de bulundu. Gelin dedi, Bahçenin giriş ve çıkışını büyük bir akvaryumla kaplayalım, ziyaretçiler akvaryum içinden, içerdeki su hayvanlarını seyrederek giriş ve çıkış yapsınlar. Gerçekten çok değerli ve fakat oluşumu zor bir öneri, bunu danışmanımız Koen Brouwer’la değerlendirip uygulama yollarını aramamız gerekecek.
Hazır Başkanla beraberken Nilüfer ve Osmangazi Belediye Başkanlarıyla konuştuğum ve oluşumunda mutabık kaldığım, tarım ve hayvancılıkta Hollanda Modeli Kooperatifleşmeden de söz ettim. Bursa’da bu adımı atın, Sayın Genel Başkanınıza da partinizin tarım ve hayvancılık politikalarının bu model üzerinde geliştirilmesini önerin dedim.
Bu konuşmalar sonrasında, yetişmesi gereken başka randevusu olduğu için, Bahçeyi tam gezemedi ama Kırmızı Panda barınağını gördü, orada yeni gelen dişi ile iki adet olan, çiftleşmelerini ve yavru kırmızı pandalar beklediğimiz pandaları çok sevdi, hatta besleme tabağındaki muzları onlara sundu.
Hayvanat Bahçesi çalışanları olarak bizim için de çok verimli geçen bu geziden Mustafa Bozbey Başkanımız da çok memnun olarak ayrıldı. İnanıyorum bu memnuniyet, bahçemizin geleceği açısından, kentimiz adına, halkımızın da memnun kalacağı sonuçlar doğuracaktır.