Ulaşım çok dallı ve budaklı bir konu. Neresinden ba­karsanız ona göre çeşitlilik kazanıyor. Ülkemiz bu konuda karayolu ulaşımını öne almış durumda.

Son yıllarda çokça sözünü ettiğimiz, hayatımızın bir bö­lümü haline gelen lojistik sektörü var. Bu sektörün taşıma bölümüne biraz ayrıntılı bakmak yararlı olacak.

Unimodal Taşımacılık:

Malların bir veya daha fazla taşıma yollarından yalnızca biriyle taşınmasıdır. (Kara, hava, deniz ve demir yolu)

1- Kara Yolu Taşımacılığı:

En çok kullanılan taşıma türüdür. Oldukça yaygın olan bu taşıma türünde; yükleme ve boşaltma işlerinin kolay­lıkla yapılabilmesi, tarifeli yüklemelerin sıkça yapılabilmesi, kapıdan kapıya hiz­met verilebilmesi, kısa süreli sevkler ne­deniyle daha çok ter­cih edilen taşıma türüdür. Bunun dı­şında olumsuz yön­leri; yüksek maliyetinin olması ve kötü hava koşulların­dan kolay etkilenme­sidir. Günümüzde rekabetin en çok ya­şandığı taşıma türü­dür. Ülkemizde kara yolu ağı uzunluğu, 1950’lerden 2021’e kadar yaklaşık 5 kat artarak, KGM’nün (Karayolları Genel Müdürlüğü) sorumlu olduğu bölüm 60 bin kilometreyi aşmıştır.

2- Deniz Yolu Taşımacılığı:

Uluslararası anlamda en yaygın taşımacılık türüdür. Taşı­macılık alanında en güvenli ve düşük maliyetli olanıdır. Çok büyük miktardaki ürünler ve konteynerlenebilen ürünler deniz yolu ile taşınır. Kara yoluna göre 7, Hava yo­luna göre 22, Demir yoluna göre 3,5 kat daha az maliyetli olmasından dolayı en çok tercih edilen taşıma yöntemidir. Deniz ticareti taşımacılığı, dünya tercihinin %92’sini oluş­turmaktadır.

Türkiye, jeopolitik ve coğrafi yapısı itibariyle, deniz taşı­macılığına çok uygun bir konumda olmasına rağmen yanlış yatırımlar nedeniyle avantajını kullanamamaktadır. Ro-ro taşımacılığı gibi doğru vizyon ve yatırımlarla Türkiye kısa sü­rede istediği ve asıl olması gereken güce kavuşacaktır.

3- Hava Yolu Taşımacılığı:

Burada en önemli tercih nedeni hız faktörüdür. Bununla birlikte birim taşıma maliyetleri diğer taşıma türlerine naza­ran oldukça yüksektir. 500 kilometreden daha uzak mesa­felerde elverişlidir. Hava yolu taşımacılığının entegre taşıma içindeki önemi her geçen gün artmaktadır.

4- Demir Yolu Taşımacılığı:

Bu taşımacılık, ağır ve hacimli yükler için düşük değerli, yüksek maliyetlere katlanılmayan bir taşımacılık türüdür. Yüksek yatırım maliyetleri ve bakım masrafları nedeniyle genellikle devlet tarafından kullanılmaktadır. Uzun mesafeli kara taşımacılığında yüksek miktarda maliyet avantajları sağlamaktadır. Türkiye’de demir yoluna teşvik edici düzen­lemeler yapılmasına rağmen, bu taşıma yolunun gelişmesi için altyapı çalışması gerektiği için başarılı bir sonuç alına­mamaktadır. Fakat hem taşıyıcıların hem de üreticilerin bi­linçlenmesi sonucunda demir yoluna bakış ısı ve katkısı hızla olumlu yönde değişmektedir.

5- Boru Hattı Taşımacılığı:

Bu taşımacılık sektöründe de ilk yatırım oldukça yüksek maliyetlidir. Genellikle ham petrol, doğalgaz gibi likit ya da gaz halinde olan maddeler taşınmaktadır. Yüksek miktarda ürün taşıması ve güvenilir olması büyük avantaj sağlar. Türkiye’de son yıllarda boru hatlarına ve taşımacılığına yö­nelme artmıştır.

6- Nehir Yolu Taşımacılığı:

Avrupa’da çok sık ve yaygın kullanılmasına rağmen Tür­kiye’de henüz başlangıç aşamasındadır. Özel taşıma araç­larına ihtiyaç vardır. Coğrafi nedenlerden dolayı verimli bir şekilde kullanmak mümkün olmamaktadır.

7- Kapıdan Kapıya Taşıma:

En az iki taşıma türü ile yükün en kısa zamanda teslim edilmesi yönünde yapılan taşımacılıktır.

8- Kombine Taşımacılık:

Yükün bir taşıma biriminin içinde yeniden yüklemeye gerek kalmaksızın en az iki taşıma yöntemi kullanılarak ya­pılmasıdır. Türkiye diğer taşıma modlarına göre bu taşı­mada önemli başarılar elde etmiştir. Ro-ro taşımacılığı buna en iyi örnek olarak gösterilebilir. Ekonomik çözümü seçmek ve uygulamak hepimizin görevidir.