Bilirkişi, uyuşmazlık konusu olan ve çözümü için özel veya teknik bir bilgi gereken meselelerde, vereceği bilgi ile hâkime ve adalete yardımcı olan kişidir.

İsmi üzerinde bilecek, adaletin yerine gelmesini sağlamak gibi önemli bir konuda, emin ve güvenilir manada konunun uzmanı olacak, doğruları söyleyecek. Son derece önemli ve hassas bir iş.

Peki nasıl bilirkişi olunuyor ve kul hakkı yaratmadan, adaletin sağlanması için doğruyu belirleme konusunda güven verecek bu göreve nasıl geliniyor, biliyor muydunuz?

Şöyle. Bir meslek erbabı olacaksınız, hukuki engeliniz olmayacak, meslekte en az 5 yıl tecrübeniz olacak. İlgili kuruma başvuracaksınız, kısa süreli bir kurs göreceksiniz ve bilirkişilik belgesi alabileceksiniz.

Akabinde hukuk insanlarının ihtiyacı olan yerlerde bilginize başvurulacak ve adalete yardımcı olacak, bilginizle insanların kaderlerini etkileyeceksiniz. Hukuk birimleri de bu bilgiyi dikkate alarak, olaylar ya da insanlar hakkında karar verecek. Sizde bu çalışma için bilirkişi olarak belirli bir ücret alacaksınız.

Yaşanmış birkaç örneği aktarayım, siz değerlendirin. Bir dostun davasında 120 metre uzunluğunda bir kanalizasyon hattı için inşaat mühendisi bilirkişi, şöyle bir rapor yazmış. “Kanalizasyon hattında ters meyil vardır ve meyil yüzde 1 yapılmıştır. En az yüzde 5 olmalıydı”.  İfadeler teknik ve anlamadınız. Açıklarsak, “120 metre hatta yüzde 5 meyil demek başladığı nokta ile bittiği nokta arasında 6 metre yükseklik farkı olması demektir. Meyil ters meyil ise borular akması gerektiği yöne yani toprağın derinlerine doğru değil, yukarı doğru yapılmış demektir. Yani kanalizasyon hattı başladığı yerden yukarıya, yaklaşık ikinci kata doğru yapılmış demektir.”

Hukuk insanı bunları bilemeyeceğinden, bilirkişinin raporuna göre hattı yapanın işi ters ve yetersiz yaptığını düşünüp ona göre karar verebilecektir ve burada gerçek hata bilirkişinin raporundadır.

Ya da bir binada kötü niyetli birisi, ne aldığını bildiği halde dairesinin net alanı eksik diye dava açmış. 5 komşusunu da ikna etmiş ve ayrı davalar açılmış. Her daire için gelen 5 ayrı bilirkişi, 5 farklı alan hesabı çıkarmış. Bilirkişi itirazları yapılmış gelen 5 yeni bilirkişide ilk gelenden farklı 5 yeni alan hesaplamış. Bir bilirkişi 1 m2’den daha az bir fark bulurken bir diğeri 11 m2. Fark hesaplamış. Aslında dava dahi açılamayacak bir konuda buyurun adalete.

Ayrıca İnşaat Mühendisliği, demiryolu inşasından, baraj inşasına, gökdelen inşasından, sanayi binaları inşasına kadar çok farklı dallarda görev ve sorumluluk taşıyan bir dal. Bilirkişilerin bunların her birinde uzmanlaşmasına ömür yetmez. Doktorluk, yöneticilik, muhasebecilik, vb. pek çok sektörde, içinde çok çeşitli uzmanlık dalları bulunduran sektörler. Bilirkişilerde ise böyle bir ayrıma gidilemiyor. Bu nedenle de maalesef davalar yıllarca sürüyor, çok ciddi adaletsizliklere neden olunuyor. Konunun gözden geçirilmesi, bilirkişilik müessesinin adaleti sağlayacak şekilde elden geçirilmesi şart ve çok önemli.