Değerli Okurlar,
Hayatı yaşarken birçok konuya özen göstermeye çalıştığım gibi “sevgi ve bilgi paylaştıkça artar” felsefesini uygulamaya çalışıyorum. Bu itibarla; okuduklarımdan ve izlediklerimden derlediklerimi önce taslak olarak bir havuzda biriktiriyorum sonra da bazı alıntılarla köşemde sizlerle paylaşıyorum. İşte bu haftada; Sayın Fatih Altaylı’nın Sayın Dücane Cündioğlu ile yaptığı söyleşiden notlar çıkardım (https://www.youtube.com/watch?v=00SjOh1RzKY).
Aydınlanma; “İnsanın kendi kusurunun sonucu olan bir ergenlik halinden çıkışıdır, rüştüne ermemişlikten çıkışıdır. Bu çıkış dışarı doğru değil yukarı doğrudur, yani yükseliştir. Ön yargılardan ve boş inançlardan, batıl itikatlardan özgürleşmedir” demiş ünlü düşünür Kant. Her türlü inançtan, ön yargıdan, karanlıktan kurtulmaktır…
Cehalet: bir şeyi bilmemek demektir (böyle kişiler ise cahil denir), karşıtı ilimdir/bilmek.
Gaflet: bir insanın bilmediğini bilmemesidir (böyle kişiler ise gafil denir), karşıtı tanımaktır.
Cehl-i basit tek katlı bilgisizliktir ve bilmez.
Cehl-i mürekkep iki katlı bilgisizliktir ve bilmezsiniz ama yanlışı doğru olarak bilir.
Cehl-i mikap üç katlı bilgisizliktir; bilmez, bildiğini bilmez, başkaları da bilmez diye iddia eder.
Eğer cahil; doğru bilgi ve cevap karşısında şaşırıyorsa ve hayrete düşüyorsa; bu durum umut vericidir.
AYDINLANMA YIKICI BİR HAMLEDİR, insanın sahip oldukları sanılar ve kanılardan kuşkuya düşmesidir.
Benim de sürece dair katkım olsun. Bu konuda en çok endişe duyduğum konu okumuşların cehaletidir. Aslında doğruyu bilseler de makam ve maddi menfaat için özellikle eğitime ve maddi desteğe muhtaç insanları kullanarak; fakirlik, inanç ve milli duyguları suistimal ederek hayat ve hüküm sürenler… Halkımızın aydınlanması, bunlarında sonlanması anlamına gelir.
Başta halkımız olmak üzere tüm insanlığa AYDINLANMA diliyorum.
Sizlerin, ailelerinizin ve sevdiklerinizin Kurban Bayramı’nı kutluyor, barış ve sevginin aratarak, varlık içerisinde bir gelecek diliyorum…
Saygılarımla