Olimpiyatlar benim için bayram gibidir. Olimpiyatlar bütün dünya milletlerinin katıldığı bir karnavaldır, bir şenliktir ve neticede de branşlarında yarışan sporcular için er meydanıdır.
Zaten olimpiyatlara bir sporcu olarak katılmak demek, kendi kategorisinde dünyanın sayılı sporculardan biri olduğunun göstergesidir.
Olimpiyatlar yaklaşmaya yakın yine yazmıştım, 1972 yılından beri yapılan bütün olimpiyatlarda gömlek ve tişörtlerime olimpiyatların yapılacağı amblemi ve olimpiyat logosunu nakış olarak işletirim. Hatta Paris 2024 gitmeyi planlamış olmama rağmen elimde olmayan bazı aksilikler yüzünden iptal etmek zorunda kaldım.
Olimpiyatlarda yarışan sporcuların her birine saygım sonsuz ve onların hepsi benim gözümde tarihe adını yazmış insanlar diye düşünüyorum.
Ülkemiz olimpiyatlara 101 sporcu ile katıldı. Takım halinde ise kadın voleybol milli takımımız katılma başarısı gösterdi.
İstatistiklere bakıldığında gelişmiş ülkeler, ekonomik olarak kalkınmış ülkeler ve özellikle de sporu toplam olarak ülke sathına yaymış ülkeler sporda çok daha başarılı, daha fazla branşta, daha fazla sporcu ile katılma başarısı gösterebiliyorlar. Özellikle Kuzey Avrupa’nın küçük nüfuslu ülkeleri her dalda yarışabiliyorlar.
Ülkemiz olarak her türlü spor organizasyonlarına teşvik sistemi geliştirerek sporun her dalında faaliyet göstermeliyiz.
Örneğin koca 85 milyonluk ülkenin, nüfusu üç beş milyon olan ülkeler kadar koşacak, bisiklete binecek, kürek çekecek, ata binecek, hoplayacak, zıplayacak, tırmanacak, yüzecek insanları yok mu?
Mısır başta olmak üzere birçok Afrika ülkesinin bizden daha çok sporcu ile katılıp madalyalar alması hazmedilecek bir durum değil.
Olimpiyat süresince TRT’nin yayınlamış olduğu bütün müsabakaları sabahtan akşama kadar seyrettim.
Hiçbir branşta altın madalya alamadık ve ülkeler sıralamasında da 64. sırada yer alıyoruz.
Ukrayna’da savaş var deniliyor ama 140 sporcu ve toplamda 4 altın olmak kaydı ile 14.sırada yer alıyorlar, bir de savaş olmazsa ne olurdu düşünemiyorum.
Rusya’nın olimpiyatlardan men edilmesi ise başlı başına bir handikap ve kabul edilebilir bir durum değil.
Her şeye rağmen olimpiyatlarda yarışan kadın sporcularımız başta olmak üzere katılan ve yarışan, ülkemizin bayrağını gururla taşıyan bütün sporcularımızı yürekten kutluyorum.
Herhalde olimpiyatları çok sevmemin altında yatan sebep oraya katılan insanların hiçbirinin torpile ihtiyacı olmadan, kendi emekleri ile gelmeleri ve mücadele vermeleri olsa diye düşünüyorum.
Bir gün mücadelenin, çalışmanın, hırsın arkasında çok duygusal hikayelerin olduğu ve yeni hikayelerin yaşandığı er meydanlarının kurulduğu bir ülke olmak ve mucize de olsa olimpiyatları ülkemde düzenlendiğini görebilmek dileği ile.
