Her insanın ulaşım, ısınma, enerji tüketimi veya satın aldığı her türlü ürün neticesinde atmosfere yayılmasına neden olduğu karbon miktarını anlatmak üzere kullanılan terimin adı KARBON AYAK İZİDİR.
Karbondioksit ve diğer sera gazları atmosferimizde oluşumundan beri vardır ve tıpkı sera gibi ısıyı içeride tutarak dünyayı yaşanabilir kılmıştır. Yirminci yüzyılda endüstriyelleşmenin başlamasıyla bu gazların atmosferdeki miktarı artmış, küresel ortalama sıcaklık daha çok ısının tutulması ile yükselmiştir. Bunun sonucu da karşımıza son yıllarda iyice kendini hissettiren iklim değişikliği olarak çıkmaktadır. Bizler her gün yaptığımız faaliyetler ile bu sera gazlarının salınımına neden olmakta ve dünyanın geleceğini etkilemekteyiz. Bu etki de bizim karbon ayak izimizdir.
Bu kadar bilimsel bilgilerden sonra asıl konuya geçmek istiyorum.
Bilimsel araştırmalara göre 2023 yılında atmosfere 154 milyar metreküp karbon gazı salınımı gerçekleşmiş ve üzerinde yaşadığımız Dünyamız bu gazlar sayesinde her bir önceki yıla göre 12 yıl daha hızlı kirletiliyormuş.
Atmosferde sıkışan bu gazlar sera etkisi yaratıp dünyayı olduğundan daha sıcak bir hale getiriyor, sıcak rüzgarlar ve fırtınalar, akabinde seller ve doğal felaketler üst üste geliyormuş.
Paris’te yapılan Dünya İklim Anlaşması gereği her ülke karbon gazını sıfırlamak için taahhüt verdi. Bir anlamda ülkeler işin vahametini anladı, çünkü ısınan yerküre insan hayatını doğrudan tehdit etmeye başladı.
Ülkemiz de bu konuda 2053 yılında karbon gazını sıfırlama sözü verdi, çoğu Avrupa Birliği ülkesi ise son tarihi 2030 yılı olarak belirledi ve o tarihe kadar mallarını ihraç ederken karbon gazını bu tarihten daha önce sıfırlayan ülkelere karbon gazı vergisi ödeyecekler.
Burada bilinmesi gereken konu ise doğayı kirleten yalnızca sanayiciler değil içilen bir sigaradan tutunuz da kirletilen bir derenin, sokağa atılan bir çöpün bile karbon gazına etkisi var.
Ben de diyorum ki başta belediyeler olmak üzere organize sanayi bölgeleri, bütün sivil toplum ve kamu kuruluşları seferber olarak bu işin üzerine hep birlikte gidelim.
Özellikle de üretim yaparken doğaya zarar veren küçük, büyük bütün kuruluşların 2053 yılını beklemeden karbon ayak izini sıfırlamak için elinden gelen her şeyi yapmasını sağlayalım ve bunu hep birlikte yapalım.
Karbon ayak izi için ne yapılması gerekiyorsa, elimizden ne geliyorsa ardına koymayalım.
Yeni yılda felaketlerden yoksun, barış, kardeşlik, bereket, bolluk ve sürdürebilir bir yaşam diliyorum ayrıca.
Temenni ve dileğim şudur yeni yıllar ve gelecek nesillere bırakabileceğimiz en büyük servet olan, temiz hava ve sudur bunu unutmayalım unutturmayalım.
