Ülke gündemi enerjimizi tüketiyor. Demokrasi, hukuk, eğitimden yoksunuz, hak ettiğimiz refah toplumundan uzağız. Toplum mutsuz, umutsuz, sokakta kan gövdeyi götürüyor.

Yüzümüzün gülmesi için bir neden yok gibi değil mi?

Bu sene geçen senelerden farklı 29 Ekim ve 10 Kasım’da daha arzulu daha azimli bir toplum görüntüsü verdik. Tüm olumsuzluklara rağmen insanımızın direncinin arttığına şahit olduk.

Ortaya konan tablo, gelecek için umut vericidir.

Dünya tarihinde hiçbir insan veya toplum, hedeflerine mücadele etmeden varmamıştır.

Eğitim sistemimiz okuldan geçer bir not alınmasıyla hayatın kazanılacağı üzerine kurulmuştur. Hazır bilgi öğrenilecek ve bu şekilde hayatımız değişecektir. Bu noktada büyük bir eksiklik mevcuttur.

Başarı için hedef ve bu hedefe kilitlenmiş insana ihtiyaç vardır.

Dünya tarihine mal olmuş şahıslar öyle mücadeleler içerisinden geçmiştir ki, her birini incelesek hayretler içinde kalırız.

Mesela Edison, ampulü bulabilmek için kaç defa deneme yaptı biliyor musunuz? Altı binin üzerinde denemenin sonucunda hedefine ulaştığı biliniyor.

Nobel ödülü alan Svante Arrhenius’un, karbondioksitin küresel ısınmaya neden olduğunu kanıtlamak için on binlerce defa hesaplamalarını, denklemini değiştirdiği biliniyor.

Bir kaç deneme, kısa vadeli emekle bu dünyada hedefe varmak bir yerlere gelmek, istediğimiz hayata ulaşmak yeterli gelmemektedir.

Azimle, yılmadan toplum olarak hedefimize doğru ilerlemeliyiz. Bu ülkenin hiç olmadığı kadar zengin, mutlu ve huzurlu yaşayacağına inanalım ve durmadan deneyelim.