Katar; para ve rüşvetin gölgesinde Dünya Kupası!

Katar’a 2022 Dünya Kupası’nı düzenleme hakkı 2 Aralık 2010 tarihinde verildi. O günlerde FIFA başkanı olan Sepp Bletter (SB) şunları söylüyordu: “UEFA’nın eski başkanı Pla­tini beni aradı ve Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin Katar’a oy vermemi istediğini söyledi. 6 ay sonra Katar, Fransa’dan 14,6 milyar dolarlık bir paketle Rapelle jetlerini satın aldı.” Rüşvetin ilk kokusu böyle çıktı.

Kupanın başlamasına az süre kala eski FIFA Başkanı SB, 2022 Dünya Kupası’nın Katar’a verilmesi kararının “hata” ol­duğunu dile getiriyor, Katar’ın turnuvaya ev sahipliği yap­mak için “çok küçük bir ülke” olduğunu ve “futbol ve Dünya Kupası’nın ülke için çok büyük” olduğunu ekliyordu.

2022 FIFA Dünya Kupası için geri sayım başlarken, Ka­tar’da düzenlenecek olan turnuva insan hakları ihlalleri, rüş­vet ve sahte taraftar iddiaları, cinsiyetçi ve homofobik açıklamalar ile tarihin en tartışmalı Dünya Kupası olma nite­liği taşıyor. Hak ihlallerine ilişkin tartışmalar sürerken, işçi hakları üzerine uzmanlaşan Londra merkezli insan hakları örgütü Equidem’in yayınladığı raporda, turnuvanın yapıla­cağı stadyumların inşa sürecinde çalışan bazı işçilerin maaş­larını alamadıkları, aşırı sıcakta çalışmaya zorlandıkları ve kimi işleri alabilmek için kendilerinden ücret talep edildiği gibi sonuçlara varılmıştı. Katar’ın 2022 Dünya Kupası maçla­rına ev sahipliği yapma hakkını kazandığı 2010 yılından bu yana 6 bin 500’den fazla işçinin kötü koşullar nedeniyle öl­düğü belirtiliyor.

Katar turnuva için 220 milyar $ harcadı, bunun sadece 10 milyar $’ı statlara harcandı ve çoğu ya AVM’ye dönüşecek ya da ihtiyacı olan ülkelere gönderilecek.

Ailem beni futbolcu yapmadığı için ben mühendis oldum ve yakından izlediğim kupadan notlarım;

Ev sahibi ülkenin maçlarında stat dolmadı hatta maç es­nasında boşaldı bile,

Final maçı dahil canlı yayın kamerası karşısındaki tri­bünde çok boşluklar vardı!

İki kazanan oldu; gönüllerin şampiyonu FAS, futbolun şampiyonu ARJANTİN,

Finalistlerden Arjantin S. Arabistan’a, Fransa Tunus’a ye­nildi, Hücumda bitirici olsalardı bence kupayı Fas alırdı, öte yandan ülkelerinin dilini bilmeyen oyuncuları vardı!

Ünlü İngiliz santrafor Gary Lineker zamanında demişti ki “Futbol basit bir oyundur, 22 kişinin 90 dakika topu kovala­dığı sonunda her zaman Almanlar’ın kazandığı bir oyun­dur.” Bu itibarla en büyük sürpriz Almanya’nın erken elenmesi oldu,

İngiltere ve ABD maçı hatır şikesi kara leke olmuştur,

Hakemler bazı pozisyonlarda güçlü takımları kayırmıştır,

Yıldız oyuncu çıkmadı,

Arjantin, Hırvatistan ve Fas başta olmak üzere kaleciler başarılı kurtarışlarla ön plana çıktı,

Maç sonu uzatmaların uzatıldığını gördük,

Taraftar kiralanmasını duyduk,

Taraftarlar hep Fas’ı destekledi, ev sahibi gibi oynadılar,

Ülkemizde oynayan birçok oyuncunun sonuçlara etki göstermesi ve iyi performans göstermesi olumluydu,

Türkiye ve İtalya’nın olması kupaya çok renk katardı,

Ülkemizden 4. hakem bile yoktu!

Ülkemizin, görgüsüz et tuzlayan bir kasapla tüm dünya basınında anılması utandırıcı oldu,

Öne çıkan çarpıcı sonuçlar ise şöyleydi;

Arjantin 1 – Suudi Arabistan 2,

Almanya 1 – Japonya 2

Galler 0 – İran 2,

Belçika 0 – Fas 2

Tunus 1 – Fransa 0,

Japonya 2 – İspanya 1

Kamerun 1 – Brezilya 0,

Fas 3 – İspanya 0 (penaltılar)

Fas 1 – Portekiz 0

Final maçın gollerini PSG ya da yolu bu takımdan geçen­lerden geldi ve takımın sahibi Katar’lı. :-)

Kanada, Meksika ve ABD’nin ev sahipliğinde 2026 yılında 32 yerine 48 takımla oynanacak 23.Dünya kupasında ülke­mizin de başarıyla temsil edilmesi dileğiyle…

Saygılarımla