Bugünlerde yine gerek günlük gazetelerde ve gerekse mesleki yayınlarda son 30-35 senedir artık alıştığımız düzenlemelerden bahseden yayınlar, yazılar başladı. Neymiş bunlar, şöyle bir sayalım:
a. Yine yeniden vergi affı
b. Evini satanlara yüzde 40’a varan oranlarda vergi
c. Biz de son yazılarımızda taa Zekeriya Temizel ve Şükrü Kızılot’un başlattığı ilk vergi affından bahsetmiştik.
d. Bu tip afların maalesef insanları bıktırdığını yazmıştık.
a. Yine yeniden vergi affı.
Geriye dönüp incelediğimiz zaman, 2003'ten bu yana yaklaşık 1.5 yılda bir vergi affı yasası çıktığını görüyoruz. Tabii bu aflar sonucunda iş dünyası devamlı vergi affı bekler oldu. Planlanan vergi tahakkuk ve tahsilatı da her yıl kadük oldu.
Haydi vergi affı çıksın. Faiz ve gecikme zammı düşsün. O zaman taksitle ödeyelim, ödeyemezsek nasıl olsa yeniden af çıkar, yeniden yararlanırız düşüncesi vergi tahakkuk ve tahsilatını etkiliyor. İnsanların devlete inancı sarsılıyor.
2003’en bu yana 16 vergi affı olmuş. Anapara değil cezalar silinmiş. Matrah artırımları yapılmış ve bu da vatandaşların vergi incelemesinden kurtulmasını sağlayan bir araç olmuş.
Şimdi yine vergi affı söylentileri.
Söylenti olsun olmasın, zaten enflasyonun zirve yaptığı bu son yıllarda vergi affının hakikaten yeniden gerekli olduğu kanaatindeyim. Bunun yapılması gerektiğine kesinlikle inanıyorum. Ama artık vergi aflarını ortadan yok edecek çalışmalar yapılmadığı takdirde yeniden af geleceği umudu içinde olacaktır mükellefler. Bu umudu kim nasıl yok edecek acaba. Ama kesinlikle vergi affı yapılmalıdır diye tekrar edeyim.
b. “Bir başka yayın organında da evinin satanlara yüzde 40’a yakın oranda vergi geliyor” başlığı altında açıklamalar var.
İşte bunun kesinlikle karşısındayım. Önce enflasyonu önleyin de ondan sonra ek veya yeni vergiler getirin, yoksa yine herkes vergiden kaçınmaya çalışır.
ı. Yine bir uygulama var. Kişi birden çok gayrimenkülünü sattığı takdirde ticaret yapmış sayılıyor ve insafsızca vergilendiriliyor. Bu uygulama kesinlikle yanlıştır ve kaldırılmalıdır.
Iı. TBMM’ye sunulması planlanan vergi yasası taslağında bir başka vergi düzenlemesi daha var. Ama bu düzenleme daha da insafsız bir düzenleme. Nasıl bir düzenleme bakalım.
Halen mevcut uygulamaya göre konutlarda 5 yıldan sonra satıldığı takdirde vergi ödenmiyor. Üzerinde çalışılan düzenlemeye göre 5 yıllık istisna kaldırılacak deniyor. Böyle bir durumda herhangi bir emlak satışında Maliye değer artış kazancı alacak ve değer artış kazancı üzerinden yüzde 40’lara varan vergi ödenecek.
İlk bakışta çok güzel bir uygulama olacak gibi geliyor ama sayın yetkililer siz önce enflasyonu önleyin de ondan sonra böyle düzenlemelere başvurun. Ellerinizi öpelim o zaman.
Rayiç bedelin de kaldırılacağı söyleniyor. Ne yazayım ki, hakikaten rayiç bedel kalkmalı ama siz enflasyonu önleyemiyorsanız, yaptığınız yapacağınız uygulama yanlış olarak algılanacaktır ve bu yanlışı kabul ettiremezsiniz.
ZATEN ENFLASYON DÜZELTMESİ DENEN aslında doğru olan ancak bu doğruyu vergi alınacak hale getiren düzenlemeler, iş aleminin başını çok artıracak, bunun yanına yine böyle uygulamalar, düzenlemeler getirilmesi böyle bir dönemde işletmelerin kapanmasına sebep olabilecektir.
Sayın yetkililer, ne olur, firmaların, müesseselerin batmasına sebep olacak düzenlemeler yapmayın.