Markanın mali değeri, çeşitli yöntemlerle hesaplanabilecek bir miktar para- dan ibarettir. Markanın mali değeri ile anlatılmak istenen, hak sahibine parayla ölçülebilen yarar sağlamasıdır.[1]                                                                                                                  Markanın mali değerini, hak sahibine ait teşebbüsün objektif ve sübjektif durumu belirler. Hesaplamada önce objektif sonra da sübjektif durum değerlen- dirilir. Markanın objektif değeri, markanın genel durumu belirlendikten sonra, böy- le bir markanın herhangi bir teşebbüse ekonomik olarak sağlayabileceği kazanç markanın mali değeri sayılmalıdır. Markanın sübjektif değeri teşebbüsün değer- lendirme kapasitesi ile büyüklüğü esas alınarak belirlenir.                                                                                         Daha açık bir anlatımla, markanın teşebbüs için ekonomik önemi, reklam ve promosyon giderleri, markanın kullanılması yolu ile elde edilen kazanç, rakip mal ve hizmetlere oranla markaya dayalı ürünlerin değeri, teşebbüsün yıllık ciro- su, ürünün satışında markanın ekonomik bakımdan katkısı, markanın tanınmışlık düzeyi, lisans sayısı ve bedeli, markanın tescilli ülke sayısı ve süresi, kökeni, marka altındaki ürünlerin dağıtım kanalları, kalite gibi hususlar sübjektif değerin hesaplanmasında esas alınmalıdır.              Mali değerin hesaplanmasında aşağıda belirtilen çeşitli yöntemler kullanılabilir:          

 a) Markanın hak sahibi tarafından değerlendirilmesiMarka sadece hak sahibi tarafından kendi teşebbüsünde kullanılmakta ise, kullanma hakkının lisansa konu yapılarak kıyaslanması, teşebbüsün elde ettiği yarar ve olası değer yöntemlerine başvurulabilir.              

 b) Markanın başkası tarafından değerlendirilmesi                                                                         Tescilli bir marka, başkasına devir edilebilir, miras yoluyla intikal edebilir, kullanma hakkı lisans konusu olabilir, rehin edilebilir.[2]                                                                      Marka hakkı, maddi olmayan duran varlıklar kapsamına girer. Marka hakkı belirli ömrü olan ve süresi sınırlı bir maddi olmayan duran varlıktır. Süreleri sınırlı olan maddi olmayan duran varlıkların, hukuki ömürleri, ekonomik yönden yararlı ömürlerinden daha uzundur.                                                                          Gayri maddi duran varlıklar bilançonun aktifinde gösterilir. Maddi olmayan duran varlıklar, maliyet bedeli ile değerlendirilmekte ve yok edilmeleri de amortisman yolu ile olmaktadır (VUK m. 296 / 11).                                                                                                Türk Ticaret Kanunu’na göre de marka hakları, en fazla maliyet değeri üze- rinden bilançoya geçirilir (m.78, 79).                                                                                                 Kaza mercilerinin re’sen biçtikleri değerler de emsal bedeli yerine geçer (VUK m. 267/ IV).[3]                                                                                                                Çalışmalarınızda başarı, ailenizle birlikte esenlik ve mutluluklar diler, en içten saygılarımızı sunarız.


[1] Marka değerinin belirlenmesinin tarihi süreci için bkz. Aksoy, S.T.: Marka Değerlemesi, Ankara Barosu Hukuk Kurultayı - Bildiri, Ocak 2000, s. 3 vd.

[2] Ergün, M.: Markanın Değeri, Bursa Hakimiyet Gazetesi, 20 Aralık 2000, s. 3.

[3] Ergün, M.: Marka Dünyası, MODEF 2000 Fuarı – Bildiri, İnegöl 2000, s. 3