Kıymetli okurlar, hepimizin malumu üzerine kısmi bölünme işlemi piyasada çok fazla uygulama alanı bulmamakla birlikte, gerek Türk Ticaret Kanunu, gerekse vergi kanunları açısından incelikler içeren bir konudur. Uygulama alanlarında pek çok soru işaretini de beraberinde getirmektedir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü tarafından E-62030549-125[19-2024]- sayılı özelge ile  … A.Ş.'nin … tarihinden itibaren aktifinde yer alan … A.Ş'ye ait hisse senetlerini kısmi bölünme yolu ile şirketinize devredildiği ve şirketinizin de kısmi bölünme ile eş zamanlı olarak … tarihli ve … sahife … sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan esas sözleşme ile … tarihinde kurulduğu, … A.Ş'nin hisselerinin … tarihinden itibaren şirketiniz aktifinde iştirakler hesabında yer aldığı, şirketinizin iştiraki olan … A.Ş'nin halka açılmaya karar verdiği ve şirketiniz aktifinde yer alan hisselerin bir bölümünün halka arz yolu ile satılacağı belirtilerek, iştirak hisselerinin elde tutulmasına ilişkin olarak iki yıllık sürenin hesabında hangi tarihin dikkate alınacağı hususunda görüş bildirilmiştir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesinde, kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisselerinin satışından doğan kazançların yüzde 75'lik kısmı kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Aynı Kanunun; 19 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinde; "Kısmî bölünme: Tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi niteliğindeki bir yabancı kurumun Türkiye'deki iş yeri veya daimî temsilcisinin bilânçosunda yer alan ve en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak hisseleri ya da sahip oldukları üretim veya hizmet işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri üzerinden aynî sermaye olarak mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesi, bu Kanunun uygulanmasında kısmî bölünme hükmündedir. Ancak, üretim veya hizmet işletmelerinin devrinde, işletme bütünlüğü korunacak şekilde faaliyetin devamı için gerekli aktif ve pasif kalemlerin tümünün devredilmesi zorunludur. Kısmî bölünmede devredilen varlıklara karşılık edinilen devralan şirket hisseleri, devreden şirkette kalabileceği gibi doğrudan bu şirketin ortaklarına da verilebilir. İştirak hisselerinin bu bent kapsamında devrinde, devralan şirketin hisselerinin devreden şirketin ortaklarına verilmesi halinde, devredilen iştirak hisselerine ilişkin borçların da devri zorunludur." hükmü yer almakta olup, 20’nci maddesinin üçüncü fıkrasında ise bu Kanunun 19 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde belirtilen işlemlerden doğan kârların hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği hükme bağlanmıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.6.2.3.1.2. Devir ve bölünme hallerinde iktisap tarihi" başlıklı bölümünde, "Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20’nci maddeleri kapsamında gerçekleştirilen devir, tam ve kısmi bölünme hallerinde, devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının iktisap tarihi olarak, devir alınan veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alınacaktır." açıklaması yer almaktadır.

Bu açıklamaya göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20’nci maddeleri kapsamında gerçekleştirilen devir, tam ve kısmi bölünme hallerinde, devir veya bölünme suretiyle devralınan iştirak hisselerinin iktisap tarihi olarak, devir alınan veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alınabilecektir.

Bu bağlamda, Şirket aktifinde yer alan kısmi bölünme yoluyla devraldığınız iştirak hisselerinin (…) satışında iktisap tarihi olarak, söz konusu hisselerin kısmi bölünme suretiyle bölünen … A.Ş'nin aktifine girdiği  tarihinin dikkate alınması mümkün bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.