Programda konuşan Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Çevre Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nezih Kamil Salihoğlu, dünyadaki suyun yüzde 97,5’inin deniz suyu olduğuna dikkat çekti ve içme suyu kalitesinde olan kalan suyun çoğunluğunun buzullarda ve yeraltında olduğunu belirtti. Dünyadaki suyun yalnızca yüzde 1’ine insanların kolayca erişebileceğini vurguladı. Denize karışan suyun içme suyu vasfını yitirdiğini vurgulayan Prof. Dr. Salihoğlu, yerel yönetimlerden ricamız “Sünger kentler kurma yolunda adımlar atmaları yönünde. Harcadığımız suları, deniz suyuna karışmadan bir şekilde geri kazanmanın ve yeniden kullanmanın bir şekilde yollarını bulmalı ve uygulamalıyız” dedi.
Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Çevre Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof.Dr. Güray Salihoğlu da, ‘Suyun önemi ve su ayak izi gerçeği’ konulu sunumunda sanal su terimine vurgu yaptı. Prof.Dr. Güray Salihoğlu, bir ürünün üretim aşamasında harcanan suyu tanımlayan sanal su kavramının ve tüm yaşam döngüsünde harcanan suyu anlatan su ayak izi kavramının karbon ayak izi kadar önemli olduğunu söyledi ve “Örneğin Çin’de üretilen bir kazağı alıp kullanıyorsak oradaki üretimde harcanan su bile bizi ilgilendiriyor. Dolayısıyla sürdürülebilirlik konusuna ürünlerin ve hizmetlerin yaşam döngüsü perspektifinden bakmak gerekir. Üretimde, tüketimde ve dünya genelinde sürdürülebilirlik hepimiz için zorunluluktur” diye konuştu.
Su ayak izi azaltılmalı
Programda söz alan Yüksek Çevre Mühendisi Ezgi Karabacak ise su ayak izinin azaltılmasının önemini anlattı. Ezgi Karabacak, firmaların üretim tedarik ve bakım aşamalarında suyun yeniden kullanımının yollarını aramaları gerektiğinin altını çizdi. Son olarak söz alan Çevre Mühendisi Simge Çağlar da firmalarda suyun etkili ve verimli kullanımının yollarını anlattı.