Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) ve Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) de, olumsuzluklara karşın sektörlerini ayakta tutmayı başardı. Birlikler, 2025 yılında ihracat performansını artırmayı planlıyor. UİB’e bağlı Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği ve Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ise 2025 için iddialı hedefler belirledi. UMSMİB bu yıl 350, UYMSİB 250 milyon dolar ihracat hedefliyor.
OİB ile otomotiv ihracatı artıyor
2024 yılında otomotiv ihracatı yüzde 6,3 artışla 37,2 milyar dolara ulaşırken, Türkiye’nin lider sektörü olma unvanı korundu. OİB Başkanı Baran Çelik, sektörün Türkiye’nin ihracat odaklı büyümesine önemli katkılar sağladığını belirtirken, 2025 yılı için ihracat hedefinin 39 milyar dolar olduğunu kaydetti.
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), 2024 yılında küresel ekonomik zorluklara rağmen güçlü bir performans sergiledi. OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, yılın değerlendirmesini yaparken, otomotiv sektörünün Türkiye’nin ihracat odaklı büyümesine önemli katkılar sağladığını vurguladı. 2024 yılında otomotiv ihracatı yüzde 6,3 artışla 37,2 milyar dolara ulaşırken, sektör bir kez daha Türkiye’nin lider ihracat sektörü oldu.
Baran Çelik, 2024 yılının otomotiv sektörü için zorlu ancak başarılı bir yıl olduğunu belirtti ve “Kur-enflasyon dengesizliği, yüksek maliyetler, finansmana erişim zorlukları ve Avrupa’daki ekonomik durgunluk gibi faktörlere rağmen sektörümüz, dayanıklılığını ve rekabet gücünü bir kez daha kanıtladı” diye konuştu. Çelik, bu başarıda Avrupa pazarındaki güçlü konumun, coğrafi avantajların, üretim kapasitesinin ve sağlam iş birliklerinin etkili olduğunu ifade etti.
Özellikle elektrikli araç üretimine ve yeni teknolojilere yönelik yatırımların artması, sektörün geleceği açısından büyük önem taşıyor. OİB Başkanı Çelik, “Türkiye’nin yerli ve milli otomobili TOGG, yeşil dönüşümde ülkemizin gücünü simgeleyen önemli bir adım oldu. Global markalarla iş birliklerimiz ve onların üretim üssü olmamız da ihracata doğrudan katkı sağlıyor” şeklinde konuştu. Tedarik sanayisinin de 2024 yılında 15 milyar dolarlık ihracatla rekor kırdığını belirten Çelik, “Güçlü bir ekosisteme sahip olmamız, tedarik zinciri sorunlarının arttığı bir dönemde kritik bir avantaj sağladı” dedi.
2025 hedefleri ve öngörüler
OİB, 2025 yılı için ihracat hedefini 39 milyar dolar olarak belirledi. Baran Çelik, bu hedefe ulaşmak için en önemli beklentilerinin kur-enflasyon dengesinin yeniden sağlanması ve finansmana erişimin kolaylaştırılması olduğunu vurguladı. “Avrupa pazarındaki durgunluğun ticari araçlar ve binek otomobillere etkisi, 2025 yılındaki en büyük risklerden biri olacak. Ayrıca, Rusya ve Orta Doğu gibi alternatif pazarlardaki belirsizlikler de ihracatımızı etkileyebilir” diye konuştu.
Çelik, 2025 yılında sürdürülebilir ihracat artışını devam ettirmeyi hedeflediklerini belirterek, “Ocak ayı ihracatımız, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artışla 3 milyar dolar oldu. Türkiye ihracatında ilk sırada yer alan endüstrimizin aldığı pay da yüzde 14,2 olarak gerçekleşti” ifadelerini kullandı.
Planlanan çalışmalar
OİB ayrıca, küresel dönüşümde güçlü bir yer edinmek ve katma değer yaratmak için çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. Bu kapsamda, 2012’den beri düzenlenen Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması (OGTY), genç yetenekleri ve yenilikçi fikirleri sektöre kazandıran önemli bir proje olarak öne çıkıyor. 2024 yılında 13. OGTY, “Şehir İçi Hareketlilik” temasıyla İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde gerçekleştirildi. Kazanan projeler toplamda 3 milyon TL ödül aldı ve İTÜ Çekirdek kuluçka programına dahil oldu.
Yeşil dönüşüm, OİB’nin öncelikli konuları arasında yer alıyor. Baran Çelik, “Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında karbon vergileriyle karşılaşmamak için yeni teknolojilere ve elektrikli araçlara yatırım yapmamız çok önemli. Tedarik sanayimizin de yenilikçi ve yüksek teknoloji ürünlerini hızlı bir şekilde devreye alması gerekiyor” dedi.
OİB, Avrupa Yeşil Mutabakatı eylem planı kapsamında yürüttüğü Otomotiv Sektöründe Yeşil Dönüşüm UR-GE Projesi ile 6. Kümelenme Konferansı ve Çalıştayı’nda iyi uygulama örneği ödülü aldı. Ayrıca, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) eğitimleriyle sektörün yeşil dönüşüm süreçlerine adaptasyonunu hızlandırıyor.
Çeşitlilik ve stratejiler
OİB, pazar çeşitliliğini artırmak için ticaret heyetleri ve milli katılım organizasyonları düzenlemeye devam edecek. Avrupa ana pazar olmaya devam ederken, Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında farklı pazarlara da odaklanarak ihracatçılara yeni fırsatlar yaratmayı hedefliyor. Baran Çelik, “Son 19 yılda 18 kez sektör ihracat şampiyonu olan otomotiv endüstrimiz, dış ticaret fazlası vererek Türkiye ekonomisine büyük katkılar sağlamaya devam ediyor” dedi.
OİB Başkanı Baran Çelik, Ar-Ge ve inovasyona dayalı projelerle küresel rekabette daha güçlü bir konum elde etmeyi hedeflediklerini belirterek, “Türk otomotiv sektörü, geleceğin teknolojilerini şekillendirecek genç girişimciler için sınırsız fırsatlar sunmaya devam edecek” şeklinde konuştu.
Her yıl ‘İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’ni gerçekleştirdiklerini de kaydeden Çelik, “Bu amaçla geçen yıl mayıs ayında gerçekleştirdiğimiz, sektörümüzün başarılarını taçlandıran ödül törenimizde, otomotiv endüstrisinde 2023 yılında en fazla ihracat gerçekleştiren ilk 129 firmaya Platin, Altın, Gümüş ve Bronz kategorilerinde ödüller verdik” diyerek sözlerini noktaladı.
Tekstilde hedef, performansı artırmak
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) 2024 yılında küresel ekonomik zorluklara rağmen sektörlerini ayakta tutmayı başardı. UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, yılın değerlendirmesini yaparken, ihracatta yaşanan düşüşe rağmen sektörün geleceğine dair umutlarını dile getirdi.
Engin, 2024 yılında tekstil ihracatının 1 milyar 272 milyon dolar olarak gerçekleştiğini belirtti. Engin, “Küresel ekonomik zorluklar, Çin’in pandemi sonrası toparlanması ve Avrupa’daki durgunluk, ihracatımızı olumsuz etkiledi. Yüksek enflasyon, artan üretim maliyetleri ve kur politikaları da rekabet gücümüzü zayıflattı” dedi. Buna rağmen, ABD, Almanya, İtalya, Fransa ve Rusya gibi önemli pazarlarda sektörü tanıtmak için büyük çaba gösterdiklerini ifade eden Başkan Engin, Heimtextil Frankfurt, PV New York ve Intertextile Shanghai gibi fuarlara katılarak yeni fırsatlar yarattıklarını söyledi.
Pınar Taşdelen Engin, “Bugün dünyanın en büyük altıncı tekstil ihracatçısıyız. Geçtiğimiz dönemde yaşadığımız zorluklara rağmen bu konumumuzu koruyarak daha ileriye taşımak için döngüsel ekonomiye geçiş, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik gibi konularda hep birlikte adımlar atmalıyız. Özellikle AB Mutabakatı’na uyum sağlamak için yapısal önlemler alınması gerekiyor. Bu süreçlerin proaktif ve istikrarlı bir şekilde takip edilmesi önemli” diye konuştu.
UTİB, TechXtile Challenge Tasarım Yarışması ve Ekolojik Tekstiller URGE Projesi gibi inovatif projelerle sektörün geleceğine yatırım yapıyor. Ayrıca, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum sağlamak için çeşitli eğitimler ve seminerler düzenliyor. Bunların yanı sıra, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) bünyesinde hayata geçirilen TİMWINGS programıyla kadın ihracatçılara yönelik yapılan çalışmalara aktif destek veriyor.
UTİB Başkanı Engin, 2025 yılında ihracat performansını artırmak için devlet desteğinin kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor. Engin, “KOBİ’lere uygun finansman imkanları sağlanması, enerji ve işçilik maliyetlerinde düzenlemeler yapılması, sektörümüzün büyümesi için hayati öneme sahip” diye konuştu. Gündemir ise, “Devlet desteklerinin artırılması ve sektörümüzün ihtiyaçlarına yönelik politikaların hayata geçirilmesi, ihracat hedeflerimize ulaşmamızı kolaylaştıracak” ifadelerini kullandı.
Hazır giyimde yüzde 10 düşüş
Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Başkanı Nüvit Gündemir, 2024 yılında hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının yüzde 10 düşüşle 863 milyon dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. Gündemir, “Yüksek enflasyon, maliyet artışları ve döviz kurunun geride kalması, Asyalı rakiplerimize avantaj sağladı. Finansmana erişimdeki sıkıntılar ve artan ek gümrük vergileri de ihracatımızı olumsuz etkiledi” dedi. Ancak, hızlı teslimat avantajını koruyarak Uzak Doğu’daki rakiplerine karşı rekabet gücünü sürdürmeyi hedeflediklerini belirtti. Gündemir, 2025 yılına dair umutlarını şu sözlerle ifade etti:
“Hızlı teslimat avantajımızı koruyarak Uzak Doğu’daki rakiplerimize karşı rekabet gücümüzü sürdürmeyi hedefliyoruz. Ancak esas odak noktamız, daha yüksek katma değerli ihracata yönelmek olacak. Teknik tekstillere yoğunlaşmak, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarını artırmak ve tasarım odaklı ürünler geliştirmek bu sürecin temel taşlarını oluşturacak. Ayrıca, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik odaklı projelere yatırım yaparak sektörümüzü geleceğe hazırlamayı amaçlıyoruz.”
Birlik, sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm konularına büyük önem veriyor. UHKİB, “Tekstil ve Hazır Giyim Sektöründe Yeşil Üretim ve PEF Semineri” gibi etkinliklerle sektörün çevresel ayak izini azaltmaya yönelik çalışmalar yürütüyor. UHKİB Başkanı Gündemir, “Döngüsel ekonomi ve dijitalleşme, sektörümüzün geleceği için hayati öneme sahip. Bu alandaki çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu.
UMSMİB 350 milyon dolar ihracat hedefliyor
Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) bünyesinde faaliyet gösteren Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), 2024 yılını başarıyla tamamlayarak 2025 yılı için daha büyük hedefler ortaya koydu.
UMSMİB Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Kamiloğlu, 2024 yılını ele alırken, sektörün küresel pazarlardaki gücüne vurgu yaptı. “2024 yılında ihracatımızı yüzde 5 artırarak 312 milyon doları aştık. 120’ye yakın ülkeye ürün göndererek, Türkiye’nin tarım ve gıda sektöründeki etkisini bir kez daha kanıtladık” diyen Kamiloğlu, 2025 yılı için ihracat hedefini 350 milyon dolar olarak belirlediklerini kaydetti. UMSMİB, mevcut pazarlardaki payını artırmayı ve yeni pazarlara açılmayı planlıyor. Başkan Kamiloğlu, “Verimli ve kaliteli ürünlerle dünya pazarlarında rekabet gücümüzü pekiştirmeyi hedefliyoruz. Ancak üretim maliyetlerindeki artış, döviz kuru baskısı ve enerji fiyatları gibi zorluklar, ihracatçılarımızın önündeki en büyük engeller” şeklinde konuştu.
Özkan Kamiloğlu, 2025 yılında ihracat performansını artırmak için devlet politikalarının ve desteğinin kritik öneme sahip olduğunu vurgularken, “Enflasyonla mücadele, finansmana erişim ve sektörel teşviklerin sürdürülebilir olması, ihracatçılarımızın rekabet gücünü artıracaktır” dedi.
UMSMİB, tarımda dijital teknolojilerin yaygınlaştırılması, fire oranlarının düşürülmesi ve katma değerli üretimlere yönelme konusunda çalışmalarını sürdürüyor. Kamiloğlu, üreticilere yönelik eğitimlerle kaliteyi artırmayı ve gıda işleme sektöründe nitelikli iş gücünü desteklemeyi amaçladıklarını sözlerine ekledi.
UYMSİB’den umut veren performans
Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan, 2024 yılını değerlendirirken, yaş meyve sebze sektörünün zorlu koşullara rağmen umut verici bir performans sergilediğini belirtti. Yazgan, “2024 yılında ihracatımızı yüzde 1,6 artırarak 206,5 milyon dolara ulaştık. Ancak döviz kurundaki baskılama, tarımsal üretimdeki planlama eksiklikleri ve artan girdi maliyetleri, rekabet gücümüzü olumsuz etkiledi” dedi.
2025 yılı için ihracat hedefini 250 milyon dolar olarak belirleyen UYMSİB, Avrupa Birliği pazarındaki payını artırmayı ve Ortadoğu ile Uzak Doğu gibi alternatif pazarlara odaklanmayı planlıyor. Başkan Yazgan, “Zirai karantina protokollerinin Uzak Doğu’daki ülkelerle imzalanması, ihracatımızı iki katına çıkarma potansiyeli taşıyor” diye konuştu.
Birlik, sürdürülebilir tarım uygulamaları ve Ar-Ge yatırımlarına büyük önem veriyor. UYMSİB Başkanı Yazgan, “Etkin tarım uygulamaları ve verimliliği artıran destek mekanizmalarıyla Türkiye’nin tarımsal üretim kapasitesini daha da artırabileceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı. Yazgan, ani ihracat yasakları gibi kararların sektörü olumsuz etkilediğini belirterek, “Bu tür durumların tekrar etmemesi büyük beklentimizdir. Üretim ve ihracat verimliliği için tüm paydaşların iş birliği içinde hareket etmesi gerekiyor” dedi.
Prof. Dr. Senih Yazgan, “Tarımda sürdürülebilirliği sağlamak için kısa, orta ve uzun vadeli stratejilerin oluşturulması gerekiyor” çağrısında da bulundu.