İNCELEME

Bursa ihracatı 2024’te mevcudu korudu

Bursa’dan yapılan ihracat, geçen yıl yüzde 3,3 yükselerek 16,7 milyar dolara ulaştı. İhracatı sürükleyen lider sektör, yüzde 6,3 artışla 7,6 milyar dolara çıkan otomotiv endüstrisi oldu. Makine ve aksamları ihracatı ise 2024'te yüzde 9,6 düştü ve 1,2 milyar dolara geriledi.

AYDIN DAĞTEKİN

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) 2024 yılı ihracatını açıklamasının ardından Bursa'nın ihracat rakamları da belli oldu. Sanayi üretim merkezlerinden Bursa'dan geçen yılın tamamında yapılan ihracat, yüzde 3,3 artışla 16,7 milyar dolara çıktı.

TİM verileri analiz edildiğinde, Bursa ihracatına ilişkin dikkat çeken sonuçlara ulaşıldı. Buna göre lider sektör otomotiv endüstrisinin 2024 ihracatı, 2023 yılına göre yüzde 6,3 artışla 7,6 milyar dolara yükseldi. OYAK Renault, TOFAŞ, Bosch ve Karsan gibi firmaların üretim ve ihracat yaptığı Bursa'da otomotiv endüstrisi, ilin toplam ihracatının yüzde 45,82'sini karşıladı. Böylece sadece Bursa için değil, ülke ekonomisi için de büyük önem taşıyan otomotiv sektörü, reel sektör için zorluklarla geçen 2024 yılında da ihracat hedeflerine çok önemli katkı sağlamış oldu. Otomotiv endüstrisinin Aralık 2024 ihracatı da, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 21,7 oranında artış kaydederek, 785,8 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti.

Bursa için ikinci önemli sektör olan, bu alanda dünyaca ünlü firmaların da faaliyet gösterdiği makine ve aksamları ise yılı kayıpla tamamladı. Sektör ihracatı 2024'ün tamamında yüzde 9,6 düşüş gösterdi ve 1,2 milyar dolara geriledi. Makine ve aksamlarının Aralık 2024 ihracatı da, yüzde 7,2 oranında kan kaybederek 105 milyon dolara indi. Sektör ihracatının azalmasında; Türkiye ve dünya pazarlarındaki resesyona bağlı olarak yatırımların durma noktasına gelmesi, Çinli üreticilerin daha düşük fiyata ürün satması, düşük kur, yüksek maliyetler ve içeride uygulanan sıkılaşma adımları gibi nedenler öne çıktı.

Tekstil ve hazır giyimde mini artış

Bursa'nın tekstil ve hammaddeleri ihracatı, 2024'te ancak mevcudu koruyabildi ve yüzde 1,9 artışla 1,2 milyar dolar olarak realize oldu. Sektör geçen ay ise yüzde 4,1 ihracat kaybı yaşadı ve Aralık 2024 verisi 97,1 milyar dolara geriledi.

Kent ekonomisine çok önemli katkılar sağlayan, ancak son yıllarda ibrenin aşağıya döndüğü sektörlerden hazır giyim ve konfeksiyonda da, geçen yılın tamamında yüzde 2 ihracat artışı yaşandı ve sektör, çalkantılı geçen 2024'ü 1,5 milyar dolarla kapattı. Hazır giyim ve konfeksiyonun Aralık 2024 ihracatı da, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,6 oranında arttı ve 97,6 milyon dolar seviyesine yükseldi.

Mobilyada kayıp yüzde 9’u buldu

Özellikle İnegöl ekonomisi için kritik öneme sahip olan, ancak ekonomik sıkıntılara paralel olarak son dönemlerde sorunların yaşandığı mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatında ise yıllık bazda yüzde 9'luk kayıp gerçekleşti ve sektör 2024'ü 778 milyon dolarla tamamlayabildi. Sektörün geçen ayki ihracatı da yüzde 5,6 düşüş gösterdi ve 77,9 milyon dolar seviyesine geriledi.

Bursa'nın çelik ihracatı yüzde 6,4'lük ihracat artışıyla yılı kapattı ve 1 milyar doların biraz üzerine çıktı. Çelik ihracatı geçen ay ise yüzde 5,5 oranında azaldı ve 60,7 milyon dolar seviyesine indi.

Bursa'nın 2024 ihracatına, "demir ve demir dışı metaller" de 598 milyon 965 bin dolarlık katkıda bulundu. "Gemi, yat ve hizmetleri", "iklimlendirme sanayi", "mücevher", "deri ve deri mamulleri"nin aralarında olduğu diğer sektörlerde ise kentten yurt dışına toplam 1 milyar 682 milyon 495 bin dolarlık ürün gönderildi.

Toplam ihracatın yüzde 6,3’ünü yapan Bursa 4. sırada

Önceki yıl 16 milyar 170 milyon 296 bin dolar olan Bursa'nın ihracatı, 2024'te yüzde 3,3'lük artışla 16 milyar 705 milyon 875 bin dolara ulaştı. Geçen sene 197 ülke, özerk ve serbest bölgeye dış satım gerçekleştiren Bursalı sanayiciler kent tarihinin en yüksek ihracat rakamına imza attı. Türkiye'nin önde gelen sanayi kentlerinden Bursa, 2024'te 261 milyar 925 milyon 235 bin dolar olan Türkiye'nin toplam dış satımında yüzde 6,37'lik payın sahibi oldu. Bursa, en fazla ihracat gerçekleştiren iller sıralamasında İstanbul, Kocaeli ve Ankara’nın ardından dördüncü sırada yer aldı.

Ana pazar Almanya

Bursa'dan en fazla ihracat, Türkiye'nin en önemli pazarlarından Almanya'ya yapıldı. Bu ülkeye geçen yılki dış satım, 2023'teki seviyesini koruyarak 2 milyar 406 milyon 262 bin dolar olarak kayıtlara geçti.

İkinci sıradaki Fransa'ya dış satım yüzde 1,6 yükselişle 1 milyar 962 milyon 343 bin dolardan 1 milyar 994 milyon 57 bin dolara ulaştı.

Listenin üçüncü sırasındaki İtalya'ya dış satım geçen yıl, 2023'e göre yüzde 9,4 yükselişle 1 milyar 175 milyon 464 bin dolardan 1 milyar 285 milyon 442 bin dolara çıktı.

Dördüncü sırada yer alan İspanya'ya 2023'te 1 milyar 83 milyon 673 bin dolar olan dış satım, 2024'te yüzde 4,8 düşüşle 1 milyar 31 milyon 995 bin dolar olarak kayıtlara geçti.

Bursa'dan en çok ihracat yapılan beşinci ülke olan Birleşik Krallık'a geçen yıl yapılan ihracat, 2023'e kıyasla yüzde 14,7 artışla 709 milyon 858 bin dolardan 814 milyon 150 bin dolara ulaştı.

İhracatçı Birlikleri Başkanları: Sorunlara acil çözüm bulunması gerekiyor

Uludağ İhracatçı Birlikleri’ne (UİB) bağlı beş birliğin başkanları, 2024 yılını değerlendirip, 2025 yılına ilişkin beklentilerini dile getirdiler. Oldukça zorlu bir yılı geride bıraktıklarını kaydeden başkanlar, sorunların bu yıl da büyük oranda devam edeceğini öngörürken, sıkıntıların en az hasarla atlatılabilmesi için ihracatçıların yanı sıra devlete de görevler düştüğüne dikkat çektiler. Başkanlar, “Özellikle kur politikalarının üretici ve ihracatçı dostu bir yapıya kavuşturulması, maliyetlerin düşürülmesi ve KOBİ’lerimize uygun finansman imkânlarının sağlanması büyük önem taşıyor” mesajı verdiler.

Zorluklara rağmen sektörümüz güçlü bir performans sergiledi

Baran Çelik

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı

2024 yılı, Türk otomotiv endüstrisi için önemli bir sınav niteliğindeydi. Küresel ekonomide yaşanan zorluklara rağmen sektörümüz, hem büyüme hem de ihracat açısından güçlü bir performans sergiledi. Yıl boyunca finansmana erişim problemleri, yüksek enflasyon, yüksek maliyetler ve kur baskısı, Avrupa’da yaşanan ekonomik durgunluk gibi birçok engelle karşı karşıya kaldık. Ancak, bu zorluklara rağmen Türk otomotiv sektörü, ihracat lideri olma konumunu bir kez daha korumayı başardı.

2024 yılında ihracatımız yüzde 6,3 artış göstererek 37,2 milyar dolara ulaştı. Her ne kadar yılın başında belirlediğimiz 39 milyar dolarlık hedefin bir miktar altında kalmış olsak da 2024’ü yine Türkiye’nin ihracat lideri sektörü olarak tamamladık. Bu başarı, sektörümüzün zorlu koşullara rağmen ne kadar dayanıklı ve kararlı olduğunu bir kez daha göstermiştir. Özellikle Avrupa pazarında yakaladığımız büyüme, coğrafi avantajlarımızın yanı sıra güçlü üretim ve iş birliklerimizin bir sonucudur.

Dünyada otomotiv sektörü, "yıkıcı teknolojiler" ve yeşil dönüşüm gibi devrim niteliğinde değişimlerden geçiyor. Elektrikli araçlar, alternatif enerji çözümleri ve yeni mobilite ekosistemleri, sektörümüzün geleceğini şekillendiriyor. Türkiye’nin ilk yerli ve milli otomobili TOGG, bu dönüşümde ülkemizin gücünü ortaya koyan önemli bir örnek olmuştur. Son dönemde alternatif enerjili araçlara yönelik yapılan yatırımları otomotiv endüstrimizin geleceğini sağlamlaştıran adımlar olarak görüyoruz. 

Temel engel, Avrupa’daki durgunluk

2025 yılı ihracatımızı etkileyecek en önemli konu, Avrupa pazarındaki durgunluk. Avrupa’da 2024 yılının ikinci yarısından itibaren özellikle ticari araçlar pazarında daralma yaşanıyor, binek otomobiller pazarı da geçen yıl ile hemen hemen aynı seyrediyor. Ticari araçlar pazarındaki daralma binek otomobillere de yansırsa ihracatımız olumsuz etkilenecektir. Tedarik sanayi tarafında ise çok büyük değişimler beklemiyoruz. Alternatif pazarlarımız da bölgesel gelişmelere göre olumlu veya olumsuz etkilenebiliyor. 2025 yılında özellikle Rusya, Ortadoğu ülkeleri gibi alternatif pazarlarımızda belirsizlikler devam edecek gözüküyor. 

Diğer taraftan yüksek enflasyon konusunda yol alınması maliyetlerimizi de aşağıya çekecektir. 2025 yılında kur baskısının en azından bir miktar ortadan kaldırılması, finansmana erişimin kolaylaştırılması gibi adımlar atıldığı taktirde bu adımlar ihracatımıza olumlu yansır. Dolayısıyla temel ekonomik gelişmeler de ihracat hedeflerimiz açısından belirleyici olmaya devam edecek. 2025 yılında temel hedefimiz 2024 yılının üzerine çıkarak sürdürülebilir ihracat artışını devam ettirmek olacak. Bu doğrultuda ihracat hedefimizi 39 milyar dolar olarak belirledik.

OİB olarak hem sektörümüzün küresel dönüşümdeki yerini sağlamlaştırmak hem de ülkemize daha fazla katma değer sağlamak için çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz.

Sektör elinden geleni yapıyor, devlet de üzerine düşeni yapmalı

Pınar Taşdelen Engin

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı

Tekstil Sektörü için 2024 yılı, küresel ve bölgesel ekonomik gelişmelerin etkilerinin çokça görüldüğü bir dönem oldu. UTİB olarak 2024 yılını bir önceki sene ile benzer şekilde yaklaşık olarak 1 milyar 272 milyon dolar ihracat ile tamamladık.

Bu yıl ihracat artışının sınırlı kalmasının ana nedenlerine baktığımızda, küresel ölçekte Çin’in pandemi sonrası pazara güçlü bir şekilde geri dönmesi, ana pazarımız olan Avrupa kıtasında devam eden durgunluk gibi dış etkenler öne çıkıyor. Bunun yanı sıra, Türkiye özelinde yüksek enflasyonun üretim maliyetlerini artırması ve kur politikalarının baskısı üreticilerimizin fiyat rekabetinde zorlanmasına neden oldu. Bu durum ihracatımızı doğrudan etkilerken, firmalarımızın pazar kaybı endişesi de ne yazık ki 2024 yılı boyunca devam etti.

Ancak tüm bu zorluklar, bizim kararlılığımızı ve yenilikçi çözümler üretme gücümüzü azaltmadı. UTİB olarak güçlü olduğumuz ABD, Almanya, İtalya, Fransa ve Rusya gibi pazarlarda sektörümüzü desteklemek için çalışmalarımızı sürdürdük. Fiziksel ve dijital platformlarda birçok etkinliğe katılarak sektörü uluslararası arenada daha görünür hale getirdik. Heimtextil Frankfurt, PV New York ve Intertextile Shanghai gibi önemli fuarlarda yer alarak üreticilerimizin yeni fırsatlar yakalamasına katkı sağladık.

2025 yılına baktığımızda ise sektör açısından yine 2024 yılı gibi sıkıntıların devam edeceğini öngörüyoruz. En azından yılın ilk yarısına kadar önemli bir iyileşme beklemiyoruz. Buna rağmen ihracatımızı artırmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Sektör elinden geleni yaparken, devlet desteklerinin artırılması, kur politikalarının üretici ve ihracatçı dostu bir yapıya kavuşması ve enerji ile işçilik maliyetlerinde düzenlemelerin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Özellikle KOBİ’lerimiz için uygun finansman imkanlarının sağlanması, sektörümüzün ayakta kalması ve sürdürülebilir büyümeyi sürdürmesi açısından kritik önem taşıyor.

Bugün dünyanın en büyük altıncı tekstil ihracatçısı konumundayız. Geçtiğimiz dönemde karşılaştığımız sorunlara rağmen, bu konumumuzu koruyarak ve daha da ileriye taşıyarak yüksek katma değerli üretim ve ihracat ile daha iyi konuma ulaşabilmek için döngüsel ekonomiye geçiş, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik konularında da hep birlikte adım atmak zorundayız. Özellikle AB Mutabakatı’na uyum konusunda yapısal tedbirlere ihtiyaç var. Bu süreçleri istikrarlı ve proaktif şekilde takip etmemiz gerekiyor. UTİB olarak, sektöre katkı sağlamak ve üyelerimizin rekabet gücünü artırmak adına çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz.

2024 yılı sektörümüz için oldukça zorlu geçti

Nüvit Gündemir

Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı

Büyük bir bölümünü geride bıraktığımız 2024 yılı, hazır giyim ve konfeksiyon sektörümüz açısından oldukça zorlu geçti. Sektörümüz, Türkiye ekonomisine en fazla dış ticaret fazlası sağlayan alanlardan biri olsa da küresel ve ulusal ekonomik koşullardan etkilendi. Yüksek enflasyonun getirdiği maliyet artışları, döviz kurunun geride kalmasıyla birleşerek Asyalı rakiplerimize avantaj sağladı. Bu durum, özellikle rekabet gücümüzü ciddi şekilde zayıflattı. Finansmana erişimde yaşanan zorluklar ve ilave gümrük vergilerinin artışı, ihracatımızı baskılayan diğer unsurlar oldu. Ayrıca, küresel ölçekte yaşanan talep daralması da ihracat performansımıza olumsuz yansıdı.

2024 yılı genelinde UHKİB olarak ihracatımız, bir önceki yıla göre yüzde 10 azalarak 863 milyon dolar dolaylarında gerçekleşti. Bu veriler, sektörümüzün mevcut sorunlarına acil çözüm bulunması gerektiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle kur politikalarının üretici ve ihracatçı dostu bir yapıya kavuşturulması, maliyetlerin düşürülmesi ve KOBİ’lerimize uygun finansman imkânlarının sağlanması büyük önem taşıyor.

Bunun yanı sıra, hızlı teslimat avantajımızı koruyarak Uzak Doğu’daki rakiplerimize karşı öne çıkmaya devam edeceğimize inanıyoruz. Ancak asıl hedefimiz daha yüksek birim fiyatlı ihracata yönelmek.  Teknik tekstillere odaklanmak, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarını artırmak ve tasarım odaklı ürünler geliştirmek bu süreçte kritik adımlar olacak. Dijitalleşme ve sürdürülebilirlik odaklı projelere yatırım yaparak sektörümüzü geleceğe hazırlamak da önceliklerimiz arasında.

2025 yılı için umutluyuz. Sektörümüzün güçlü üretim altyapısı ve sağladığı geniş istihdam imkânlarıyla ülkemizin büyüme yolculuğunda önemli bir rol üstlenmeye devam edeceğiz. Hedeflerimize ulaşmak için devlet desteklerinin artırılması, enerji ve işçilik maliyetlerinde düzenlemeler yapılması ve sektörümüzün ihtiyaçlarına uygun politikaların hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Türkiye’yi, tekstil ve konfeksiyon sektöründe trend belirleyen bir ülke konumuna taşıma hedefimiz doğrultusunda, daha sürdürülebilir ve katma değerli ürünler geliştirerek küresel pazarda çok daha güçlü bir konum elde etmek hedefimiz. İvmelenen bir ihracat performansıyla sektörümüzü ve ülkemizi başarıyla temsil etmeye devam edeceğiz.

2024 bizim için verimliydi, bu başarı devletçe desteklenmeli

Özkan Kamiloğlu

Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB) Yönetim Kurulu Başkanı

2024 yılı, sektörümüz için verimli ve başarılı bir yıl oldu. Uludağ Meyve Sebze Mamulleri (UMSMİB) İhracatçıları Birliği olarak Ocak-Aralık döneminde ihracatımızı yüzde 5 artırarak 312 milyon doları aştık ve 120’ye yakın ülkeye ürün göndermenin gururunu yaşadık. 2025 yılı ihracat hedefimizi de 350 milyon dolar olarak belirledik. Bu rakamlar, sektörümüzün küresel pazarlarda ne kadar önemli bir konuma sahip olduğunu bir kez daha gösteriyor.

2025 yılına dair hedeflerimiz net; mevcut pazarlardaki payımızı artırarak ve yeni pazarlara yönelerek büyümemizi sürdüreceğiz. Özellikle verimi yüksek ve kaliteli ürünlerle dünya pazarlarında rekabet gücümüzü artırmayı hedefliyoruz. Ancak bu başarıların sürdürülebilir olması için devlet politikalarıyla desteklenmemiz kritik önem taşıyor. Üretim maliyetlerinin yüksek, döviz kurunun ise baskı altında kalması, ihracatçılarımızın fiyat rekabetçiliğini zorlaştırıyor ve küresel rakiplerimize karşı dezavantajlı bir pozisyona itiyor. Enerji, hammadde ve işçilik maliyetlerindeki artış bu zorlukları daha da derinleştiriyor.

2025 yılında enflasyonla mücadele ve finansmana erişim gibi konuların ihracatçılar açısından belirleyici olmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Özellikle yüksek faiz oranları, ihracatçıların kredi kullanımını kısıtlıyor ve üretim süreçlerini zorlaştırıyor. Bu nedenle sektörel teşviklerin daha etkili ve sürdürülebilir şekilde uygulanması büyük önem taşıyor.

UMSMİB olarak, tarımda dijital tekniklerin ve otomasyonun yaygınlaştırılması, fire oranlarının düşürülmesi ve katma değeri yüksek üretimlere yönelme çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Üreticilere yönelik eğitimlerle kaliteyi artırmayı, gıda işleme alanında nitelikli iş gücünü desteklemeyi amaçlıyoruz. 2025 yılında da sektörümüzün ihracat potansiyelini artırmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

İhracat hedefimizi 2025’te 250 milyon dolar olarak belirledik

Prof. Dr. Senih Yazgan

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı

Yaş meyve sebze sektörümüz için 2024 yılı, zorlu koşullara rağmen umut verici sonuçlar elde ettiğimiz bir yıl oldu. Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) olarak, 2024 Ocak-Aralık döneminde ihracatımızı yüzde 1,6 artırarak 206,5 milyon dolara ulaştırmayı başardık.

Ancak 2024 yılı, sektörümüzün karşılaştığı temel sorunların çözülmesi gerektiğini de net bir şekilde ortaya koydu. Döviz kurunun baskılanmasının yanında, tarımsal üretimde planlamanın eksikliği, üretici ve ihracatçılarımızın girdi maliyetlerindeki artışlar uluslararası rekabetçiliğimiz ve karlılıklarımız azaldı dolayısıyla ihracatımız az da olsa baskılanmak zorunda kaldı.

İhracat hedefimizi 2025 yılında 250 milyon dolar olarak belirledik. Bu yılda hedeflerimize ulaşmak için Avrupa Birliği pazarındaki payımızı artırmaya, Ortadoğu ve Uzak Doğu gibi alternatif pazarlara yönelmeye öncelik vereceğiz. İhracat potansiyelimizi artırmak adına Ar-Ge çalışmaları, gıda güvenliği önlemleri, fuar ve ticaret heyetleri gibi önemli projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. Özellikle zirai karantina protokollerinin Uzak Doğu pazarındaki ülkeler ile imzalanması durumunda ihracatımızı iki katına çıkarabilme potansiyelimizin olduğunu belirtmek isterim.

Etkin ve doğru tarım uygulamaları, verimliliği artıran destek mekanizmaları ve Ar-Ge yatırımları ile Türkiye’nin tarımsal üretim ve ihracat potansiyelini daha da yükseltebileceğimize inanıyorum. Bir günde alınan ihracat yasakları gibi kararların yıllarca emekle kurulan iş birliklerini tehdit ettiği gerçeğini göz önünde bulundurarak tekrar edilmemesi en büyük beklentimiz. Ülkemizin gıda güvenliğinin bizler içinde öncelikli olduğu bilinciyle, bu ve benzeri konularda alınacak önlemlerin sektör paydaşları olarak bizlere danışılması ve bir masa etrafında ortak karar alınmasının sağlanması üretim ve ihracat verimliliği açısından oldukça önem arz etmektedir. Tarımda sürdürülebilirliği sağlamak için üretim planlamasına yönelik kısa, orta ve uzun vadeli stratejilerin oluşturulması da kritik bir gereklilik.

Tüm paydaşların el birliğiyle hareket ettiği bir anlayışla 2025 hedeflerimize ulaşabilir ve ülkemizi sektörde daha da ileriye taşıyabiliriz.