TÜSİAD Başkanı Orhan Turan:
Dünyanın çoklu krizler yaşadığını ve bunun artık normalimiz olması gerektiğini söyleyen TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Türkiye’nin dünyada krizi en iyi yöneten ülkelerden biri olduğunun ancak iş dünyası olarak daha öngörülebilir bir iş ortam arzu ettiklerinin altını çizdi.
BUSİAD üyelerini, iş hayatlarında birlikte çalıştıkları ebeveynleri ile çocuklarıyla bir araya getirerek iletişim-kurumsal yapıya katkıda bulunmak ve BUSİAD Ailesi içindeki diyalogu güçlendirerek ileriye taşımak hedefiyle düzenlenen toplantının bu yılki konukları TÜSİAD ve Ode Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve oğlu ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan oldu. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Dünya çoklu krizleri yaşıyor. Normalimiz olması gerekiyor. Küresel iklim krizi, savaşlar vb. Artık normalimiz olmalı ve ona göre önlemler alıp yaşamalıyız. 40 yıldır iş dünyasındayım sayısını hatırlamıyorum ama 15-20 kriz yaşadık. Sanırım dünyada krizi en iyi yöneten ülkelerden biriyiz. İş dünyası olarak daha öngörülebilir bir iş ortamı arzu ediyoruz. Türkiye, dünyanın bu kaotik halinde aslında bu krizlerde öne çıkıyor. Çünkü pandemide gördük ki, gelişmiş ülkeler ve global markalar, tedariğini farklı ülkelerde kurmaya çalışıyor. Çin-ABD gerilimi, e-ticaret savaşları, Türkiye’yi ön plana çıkarıyor. Türkiye öne çıkıyor ama ne üretirsem üreteyim değil daha katma değerli markalı üretime ihtiyacı var. Turizm, tekstil sanayi, ne yaparsak yapalım katma değer ve nitelikli insan kaynağına dayanıyor. Bu da eğitime dayanıyor. Fas, Mısır, Ukrayna, Pakistan ve Hindistan’dan nitelikli insan gücü göçü almalıyız” dedi.
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, dijital dönüşümün de toplumsal cinsiyet eşitliği ve yeşil dönüşüm gibi artık konuşulmaması gereken bir zorunluluk olduğunu da dile getirdi. Turan, eğitimin bu alanlardaki öneminin de altını çizdi. BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar ise “Artık, her alanda ve her sektörde “Dijital, Yeşil ve Toplumsal Dönüşümü” gerçekleştiren ve bunu da sürdürülebilir kılarak, ülkemizin diğer illerinin de örnek alacağı pilot bir şehir olmalıyız. Ekonomimizin istenilen yere gelebilmesi için dijital, yeşil ve toplumsal dönüşümün yanı sıra etkin hukuk, özgürlük ve demokrasinin de olması kaçınılmazdır” şeklinde konuştu.