Semih AYDIN – Göksel BAŞARAN
Kadınlar, dünyada ve Türkiye’de, toplumsal cinsiyete dayalı zihniyet kalıplarını değiştirmek adına iş dünyasında pek çok toplumsal önyargıyla başa çıkmak durumunda kalıyor. Türkiye toplumunun yarısını kadınlar oluştursa da, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 36 seviyesinde kalıyor. Ancak gelişmiş ülkelere bakıldığında kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasındaki önem ortaya çıkıyor. OECD ülkelerinde kadın istihdamı yüzde 60’ları geçiyor. Bu durum ekonominin güçlenmesi için kadınların iş hayatında daha aktif olarak rol almasının önemini ortaya koyuyor.
DOSABSİAD ve TÜGİAD Bşk.
Kadınların ekonomik katkıları çok değerli
DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanlığı’nın yanı sıra TÜGİAD Genel Başkanlığı görevini yürütüyorum. DOSAB’da tekstil sektöründe 70’ten fazla ülkeye ihracat yapan entegre üretim tesisinin hem kurucusu, hem de yöneticisi olarak iş hayatında aktif rol almaktayım.
Bursa Uludağ Üniversitesi İşleme Fakültesi’nde eğitim gördüğüm yıllarda Görükle’de kurduğum öğrenci yurtları ile profesyonel iş hayatına atıldım. İş hayatında kadının ağırlığının artması ve kalıplaşmış alışkanlıkları yıkmak için var gücümle çalıştım. Sektörel STK’larda erkek yöneticilerin hâkim olduğu ülkemizde ilk olarak DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildim. İdeallerimin peşinden koşmaya devam ettim ve TÜGİAD’ın 35 yıllık tarihinin ilk kadın Genel Başkanı olarak ülkem için hizmet vermeye devam ediyorum. STK’larda, kurum ve kuruluşlarda Türkiye’nin neresini sayarsanız sayın kadınlar destekleniyor ya da desteklendiği söyleniyor. Bugün geldiğimiz noktada samimiyetle söylemek isterim ki; kadınların sözde ne kadar desteklendiği ortada.
Kadının iş dünyasında olmasının ekonomik katkıları çok değerli. Biz ‘Bu da yetmez’ diyoruz. Kadınlar daha çok yönetici, girişimci noktasında olmalı. Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde bütün dünyadan önce aldığımız bu hakları kullanmak ve çalışmak zorundayız. Hem TÜGİAD, hem de DOSABSİAD’in ilk kadın Başkanı olarak iş hayatındaki tüm kadınları temsilen çok büyük sorumluluk taşıyorum. Kadınların karar alma mekanizmalarında söz sahibi olmaları için en etkili yol, iş hayatına katılmalarıdır. Kadınlar, ülkeden ülkeye bazı farklılıklar gösterse de, kültürel çevre, aile sorumlulukları, eğitim düzeyi ve benzeri sebeplerin etkisiyle iş dünyasında erkekler kadar yer alamıyor.
BUİKAD YKB
Eşitlik istiyoruz
DCUbe Döngüsel Ekonomi Danışmanlık ve Sürdürülebilirlik şirketinin 4 kadın kurucusundan biriyim. Sürdürülebilir kalkınma için döngüsel ekonomi modelinin uygulanması odağında farkındalık yaratmayı, kapasite artırımını, çözüm tasarımını amaçlayan bir şirket. İş dünyasına bakışım her zaman iş insanı mantelitesinde oldu. Eğitim hayatında da iş hayatımda da kadın olduğum için hiç sıkıntı yaşamadım. Ancak ülkemizde yapılan araştırmalar sonucunda kadınların aile baskısı nedeniyle okumada sorunlar yaşadığını, kadın olmaları nedeniyle eşit işe eşit maaş alamadıklarını, terfi durumlarında anne olmalarının ya da anne olacak olmalarının engel olduğunu maalesef biliyoruz.
Biz BUİKAD olarak kadının iş hayatındaki kimliğinin güçlenmesi için çalışıyoruz. Pozitif ayrımcılık istemiyor, sadece eşitlik istiyoruz. Güçlü kız çocukları geleceğin güçlü kadınları olacak. Hakkını savunan her birey gibi haksızlıklara boyun eğmeyecek, hak ettiği değeri hem özel hem de iş hayatında elde edecek. Toplumun yarısını oluşturan kadınlar cumhuriyetimizin 100. Yılında belki tam olarak istediğimiz noktaya gelemedi ama ikinci yüzyılın başları itibariyle hak ettiği noktaya gelecek.
TEKSİDER Yön. Krl. Bşk.
Kadının iş gücüne katılım oranını artırmalıyız
Hazır giyim sektöründeyiz. 2000 yılından bu yana bebe – çocuk giyim alanında faaliyet gösteriyoruz. Firma sahibiyim. TEKSİDER Yönetim Kurulu Başkanı’yım. Girişimci bir iş kadını olarak, bir iş dünyası kuruluşunun başında olmaktan mutluluk ve onur duyuyorum. Nüfusumuzun yarısı kadın, ancak iş hayatına baktığımızda, ilerlemeler olsa da bu konuda daha çok mesafe kat etmemiz gerekiyor. Her alanda kalkınmış bir ülke olmak istiyorsak kadının iş gücüne katılım oranını ve kadın girişimci sayımızı artırmak zorundayız. Çünkü kadının elinin değdiği her yer güzelleşir.
İş dünyasında kadın olmak, her alanda olduğu gibi tekstil sektöründe de çeşitli zorluklar içeriyor. Ancak, kadınlar özverileri ve disiplinleri sayesinde üstlendikleri her görevi layıkıyla yapıyor.
Erkek egemen bir sektörde kadın yönetici olmanın zorluklarıyla zaman zaman yüz yüze gelmiş olsam da bunların üstesinden gelmeyi ve kendimi sektöre kabul ettirmeyi başarabildim. Bundan 100 yıl önce, cumhuriyetimizin kurulması için kadınlarımız nasıl fedakarca özverili davranmışsa cumhuriyetin 100. yılında da aynı özveriyle daha başarılı ve güçlenerek yürümeye devam ediyorlar.
BUMKAD YKB
Gelecek için kadın her alanda var olmalı
Endüstri mühendisiyim. 20 yıldır otomotiv sektörü içinde çalışıyorum, çeşitli görevlerde yer aldım. Bursa Mühendis Kadınlar Derneği kurucu başkanıyım. Sadece Türkiye’de değil, dünya üzerinde de aslında erkek egemenliğinin yoğun olduğu bir mesleği icra etmeye çalışıyorum. En büyük sorun mesleğin cinsiyetleştirilmesi konusu. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden biri olan toplumsal cinsiyet eşitliği maddesinin yerine gelebilmesi için tüm aksiyonlar alındığında dahil 267 yıl sonra kadın ve erkek eşitliğinden bahsedebileceğimiz. Bu nedenle yapılması gereken çok şey var. Türkiye’deki duruma bakarsak üst yönetimde kadın oranı yüzde 2 civarında. Kadının istihdama katılımı desteklenmeli, istihdama katılımı sağlanmalı. Ülkeden okuma yazma bilmeyen kadın kalmamalı. Güçlü bir gelecek ve Türkiye için kadın her alanda var olmalı.
Güleryüz Oto. YK Üyesi
Kadının gelişimi toplumu geliştiriyor
Otobüs sektöründe faaliyet gösteren Güleryüz’ün faaliyete başladığı günden bugüne kadar ki ilk kadın Yönetim Kurulu Üyesiyim. Geleneksel Türk toplumunda birçok kadının yaşadığı ortak sorunlar gerek iş hayatında gerekse günlük yaşantıda erkek egemenliği benim için de geçerliydi. Bu konuda toplum tarafından yapılan baskı aile desteği sayesinden etkisizleşebiliyor. Ben de ailemin, kadının eğitimi ve iş hayatındaki yerine verdiği önem sayesinde şu anki göre-vimi yapabilmekteyim. Kadın olarak hem iş hayatında hem de güncel yaşantıda pozitif ayrımcılığa dahi gerek kalmadığını savunmaktayım.
Kendi işini kuran, evden çalışan, sektör fark etmeksizin her alanda istihdam edilen ve istihdam yaratan, üreten kadınların ekonomik özgürlüğü elde etmenin yanı sıra bu kadınların yetiştirdiği çocukları geliştirdiğini dolayısıyla kadının gelişiminin toplum gelişimine çok büyük katkı sağladığını düşünüyorum.
Kadının üzerindeki ev ve aile sorumluluğun azaltılabilmesi için tam zamanlı eğitim sisteminin, okul öncesinden başlayarak devam ettirilmesi gerektiğini savunuyorum. İşveren ve devlet iş birliği ile işyerindeki kreşlerin yaygınlaştırılması da kadın istihdamını olumlu yönde etkileyecektir.
Yepsan İcra Kurulu Üyesi
Kadın liderler çoğalıyor
Otomotiv ile savunma sanayi ve havacılık sektörüne yönelik imalat yapan Yepsan firmasının İcra Kurulu Üyesiyim. Makine mühendisi olarak, kadın azınlığında eğitim hayatım oldu. Son 20 incelersek kadınların makine mühendisliği tercihinin arttığını görüyorum, erkek mesleği düşüncesinin ortadan kalktığını görmek beni memnun ediyor. Sektörümüzde de kadın liderlerin çoğaldığını ve çok başarılı işlere imza attıklarını görüyoruz. Şirketimizde kadın çalışanlara pozitif ayrımcılık yapıyorum. Çünkü çoğu kadının iş görüşmelerinde yarışa aynı koşullarda başladığını düşünmüyorum. Kadınların sabırlı, düzenli, titiz, detaycı gibi yönlerininiz işletmelerdeki bazı pozisyonlar ile birleştirilerek daha verimli çalışma ortamı sağlamayı katkı koyacağına inanıyorum.
Bursa Türkiye genelinde kadın nüfusun çalışma hayatına önemli ölçüde katkı sağlayan şehirlerden biridir. Özellikle otomotiv sektörünün standart ve düzenli iş ortamı, kadınların evlilik, annelik sonrası dahi çalışma fırsatı sağlıyor. Teknolojinin gelişimi ile ülkemizde eğitim alan kadınların iş hayatına katkısı Ar-Ge, yazılım, bilişim, ERP sistemleri ile iş hayatında kendilerini daha rahat gösterebilecekleri sektörlerin oluşması ile artmaktadır.
Yeşilova Holding YK Üyesi
Kadınlar bizim zenginliğimiz
Kadınların hayatın her alanında eşit hak ve fırsatlara sahip olmasını, cinsiyet eşitsizliği engelinin ortadan kalkmasının yanında toplumun ekonomi ve refahına katkı sağlamak açısından da çok önemli görüyorum. Daha güzel bir gelecek için, bu eşitlikçi bakış açısını yaşamın tüm katmanlarına yaymak zorundayız. Çünkü her zaman, her yerde birlikteyiz.
Biz de bu bakış açısını tüm insan kaynakları süreç ve politikalarımıza yansıtıyoruz. Kadın istihdamını artırmak, onların iş-özel hayat dengesinin sağlanması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik Grubumuzda birçok uygulamayı hayata geçiriyoruz. Geçtiğimiz yıl imzaladığımız BM Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEPs) de bunun somut bir örneği. Kadın çalışma arkadaşlarımız bizim çok büyük bir zenginliğimiz. Onları sadece bir gün değil, her zaman destekliyoruz.
Kadınların iş hayatında daha aktif olduğu bir gelecek umuduyla, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.
VGE Tekstil Genel Müdürü
Ekonomik gelişmenin şartı
30 yılı aşan sektör tecrübemle 2007 yılında VGE Tekstil’i kurdum.
Beni çalışma ve eğitim hayatında destekleyen bir ailem olması ve işimi severek yapmam nedeni ile karşılaştığım zorlukları, zorluk olarak değil, çözülmesi gereken problemler olarak algıladım ve çözüm odaklı oldum. Cumhuriyetimiz 100 yaşına girmişken, en büyük kazanımı elde edenlerin kadınlar olduğuna hiç kuşku yok. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, kadının olmadığı toplumda ilerlemenin olmayacağını anlamasıyla başlayan süreçte, Türk kadını, yavaş da olsa bir ilerleme sağlamıştır. Atatürk’ün ilerici tutumunun meyvelerini bugün hala yiyebiliyoruz.
Kadının ekonomik hayatta hak ettiği yeri bulması, salt bir toplumsal görev değil, aynı zamanda ekonomik gelişmenin de şartıdır. Kadının ekonomik ve toplumsal hayatta yer alması için her işin başı olan eğitime ağırlık vermeliyiz.
Kadın ve erkeğin yan yana omuz omuza birlikte üretimin içinde olduğu ortamlarda verimliliğin arttığını yaşayarak biliyoruz. Eğitimle sağlanacak kadının iş hayatındaki yerinin yükselişini, kadına erkekle eşit haklar vererek taçlandırmalıyız.
EPSA YK Başkanı
Kadınlar ekonomik gelişmede tetikleyici role sahip
EPSA, ısı yalıtım sistemleri, ambalaj ve yapı kimyasalları sektörlerinde 24 yıldır faaliyet gösteriyor. Ayrıca beni çok heyecanlandıran turizm sektöründe de faaliyetlerimiz var. Ortaklarımızla birlikte hayata geçirdiğimiz Nefes Dağyenice yatırımımız da tamamlandı ve hizmete açıldı.
Ülkemiz kadınlarının ekonomik, siyasi ve toplumsal yaşamdaki yeri ne yazık ki hala istenilen ölçüde değil. Oysa ülke olarak öne geçmenin en önemli koşulu kadınların çalışma hayatında aktif olarak yer almasıdır. Çünkü kadınlar toplumsal ve ekonomik gelişmede tetikleyici rol sahibidir.
Pandeminin etkilerini kırmaya çalıştığımız bu dönemde, yeniden sürdürülebilir bir büyümeye geçmeye çalışırken kadınlar iş dünyasında hala belirli iş kollarıyla sınırlandırılmış durumda. Toplumsal baskının çalışma hayatındaki dayatması nedeniyle günümüz kadınları belirli alanlarda çalışamamaktadır. Oysa erkek işi ya da kadın işi diye bir ayrım yoktur. Zor koşullarda emeğini ortaya koyarak, ekmeğini taştan çıkaran kadınlarımız vardır.
Toplumumuzun süregelen sorunlarından biri olan toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle mücadelede; kamu, özel sektör ve sivil toplum olmak üzere tüm paydaşlar birlikte çalışmalıdır. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde, sağlıklı bir demokrasinin var olması için kadınların her alanda eşit konumlanması büyük önem arz etmektedir.
Bunu gerçekleştirebilen ülkeler, gelecekte de önde olmaya devam edeceklerdir. Cumhuriyetimizin 100.yılında “kadın”kelimesinin hayatın her alanında yüksek sesle söylenmesi dileğiyle, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.
Destek Otomotiv YK Üyesi
Dengeleri sağlamak önemli
2018 yılından bu yana Destek Amortisör firmasında Yönetim Kurulu Üyesi olarak Genel Müdür pozisyonunda görevimi sürdürmekteyim.
Mesleki çalışma hayatımda 10’uncu yılı geride bıraktım. Uludağ Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği ana bilim dalında doktora tez aşamasındaki eğitimim sona yaklaşmış bulunuyor. Aile – eğitim – çalışma hayatı üçgeninde dengeleri sağlamak önemli. Çalışmakta olduğum Destek Amortisör firmasının üretim gamında yer alan ürünler, başlıca otomotiv, medikal, raylı sistemler, endüstriyel uygulamalar, havacılık ve yapı – inşaat gibi birçok sektörde kullanım yeri olan orta-yüksek teknoloji ürünler. Haliyle güncel teknolojik gelişmeleri takip etmek, sektörün dinamizmine uyum sağlamak ve yönetimin sorumlulukları oldukça stresli ama bir o kadar da keyif verici. Değişime adapte olarak stresi yönetebilmek, inandığım ilkeler doğrultusunda kararlı çalışmak, iş ve sosyal dengeyi sağlamak zorluklarla başa çıkabilmeyi kolaylaştırıyor. Kadının çalışmasındaki temel unsur ekonomik zorluklar olarak algılanıyor. Aksine ekonomik faydanın ve eve katkının yanı sıra kadınların iş yaşamında olmasının sosyal, psikolojik hatta politik yararları var. İster temel düzeyde bir çalışma şekli, isterse üst düzey yöneticilik olsun, aileden- eşten bağımsız bir gelir elde edebilen kadınlar sosyal yaşamda söz sahibi olabiliyor, özgüveni artıyor ve daha sağlıklı karar alabiliyor. Kadınların çalışma hayatındaki sayısının artması için başlangıçta eğitimde fırsat eşitliği şart. Çalışma hayatında üretim sektörü için işyerlerinin sağlamış olduğu esneklik ve teşvikler ne yazık ki bir yere kadar. Üretimde kadın çalışanların sayısının artabilmesi için devlet tarafından verilen teşvikler artmalı ve istihdama katkı anlamında belediyeler, yerel yönetimler, OSB yönetimleri ve işverenler birlikte hareket etmelidir.
Bursa Çimento YKB Vekili
Kadın yoksa ekonominin mümkün değil
Bursa Çimento ve bağlı ortaklıklarımızın yönetim kurullarında yönetim kurulu başkan vekilliği ve yönetim kurulu üyeliği yapmaktayım. Ayrıca 2001 yılından bu yana Bursa Baro’suna bağlı olarak serbest avukatlık yapmaktayım.
Avukatlık mesleğine başlamak ile kadın olmanın zorlukları ile tanıştım. Yine Bursa Çimento ve grup şirketleri, erkek egemen sektörlerde faaliyet gösteriyor. Bu sektörlerde salt kadın olmak dahi zor.
Yapılan birçok istatistikte kadın eli değmeyen ekonomilerde kayıpların yüzde 30 mertebelerinde olduğu açık ve seçik olarak tespit edilebilmekte. Kadının yerinin evi olduğu düşüncesi, kadının girişimcilik veya istihdam yolu ile ekonomiye katılımının önündeki en büyük engeldir. Nüfusunun yarısı kadın olan ülkemizde sadece erkeklerin üretmesi yetersizdir. Çalışma hayatında kadın yoksa ekonominin gelişebilmesi ve büyüyebilmesi mümkün değildir.
PMS Alüminyum YK Üyesi
Toplumsal refah eşitlikle yükselir
Alüminyum sektöründe 1988 yılından beri üretim yapan PMS Alüminyum’da Pazarlama – Satış ve Finans Bölümlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyorum.
Kadınlar, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de geçmişten beri ekonominin önemli aktörleri arasında yer alıyor.
Kadınların titiz, düzenli ve özverili çalışmalarıyla, inovatif bakış açılarıyla iş yaşamında fark yarattıklarını düşünüyorum. Tabii kadınlar, toplumda daha çok ‘anne’ ve ‘eş’ olarak ön planda yer aldığından, kendilerine verilen geleneksel rolleri yerine getirmeye çalışırken, iş hayatında pek çok zorlukla karşılaşabiliyor. Buna bağlı olarak kadınların sorumlulukları daha da artıyor. Bu bakımdan, kadınların iş hayatında karşılaştıkları engellerin ve özellikle cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılması ile kadınların ekonomiye katılım seviyelerinin artması ve buna bağlı olarak da toplumsal refahın yükselmesi sağlanabilir.
Bu noktada, ülkemizde özellikle son yıllarda kadın girişimciliğinin artırılması için atılan adımlar sayesinde kadınların iş hayatına dahil olma oranı da gün geçtikçe artıyor.
MUBİTEK Üst Düzey Yöneticisi
Kadın erkek arasındaki eşitsizlik devam ediyor
Ülkelerin ekonomik büyüme ve gelişmeleri için; Ar-Ge, inovasyon, girişimcilik, dijitalleşme ve istihdamın artırılması gibi temel konular önem arz etmektedir. Güçlü ekonomilere sahip ülkelerle ilgili yapılan araştırmalar ve ölçümler incelendiğinde; bu ülkelerde saymış olduğumuz temel ilkelere ilave olarak kadınların diğer ülkelere göre daha çok iş hayatına katılmış olduklarını, girişimci kimlikleriyle fark yarattıklarını görmekteyiz. Dolayısıyla güçlü ve sürdürülebilir bir ekonomi için iş hayatında kadın varlığı bir gereksinimdir. Ancak bu süreç kolayca tesis edilmemiştir. Kadınlar asırlar öncesinden daha iyi ve eşit şartlarda çalışmak adına bir varoluş mücadelesi vermişlerdir.
Ülkemiz açısından bakıldığında ise gerek idari, gerek iş gücü ve gerek girişimcilik adına kadınlarımızın yeterli bir temsiliyeti mevcut değildir. Cinsiyet ve fırsat eşitliği adına söylenen sözlerin ve vaatlerin içinin doldurulmadığı aşikardır. Bürokrasiden siyasete, istihdamdan ticarete kadar bu eşitsizlik devam etmektedir.
Tüm olumsuzluklara rağmen dün olduğu gibi bugün de kadınlarımız üretmek, değer yaratmak adına hem kırsalda hem kentlerde daima bir mücadele içindedir. Bunun yanı sıra aile sorumluluğu ve çocuklarına güvenli yarınlar hazırlama adına gayretleriyle fedakar eşitlerden birisidir.
TTI Pharma Genel Müdürü
Yapabileceklerimize olan inancımızda cinsiyet olmamalı
TTI PHARMA olarak, takviye edici gıda sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Kurucusu ve ortağı olduğum firmamız, 2020 yılında Bursa-Nilüfer’ de 1500 m2 kapalı alanda kuruldu. Ayrıca kendi markamız olan “Dulylife“ markalı gıda takviyeleri ile de tüm online platformlarda, doktor klinikleri ve eczanelerde yerimizi almaya başladık. İş ya da eğitim hayatımda, bir kadın olarak yaşadığım zorluklar olmadı açıkçası. 1995 yılında ODTÜ Gıda Mühendisliğinden mezun oldum ve sonrasında kendi aile şirketimizde çalışmaya başladım.
28 yıllık aktif iş yaşantımda hep kendi firmalarımız bünyesinde faaliyet gösterdim. Dolayısıyla, sistemi ve çalışma kurallarını kendinizin dizayn ettiği bir yapı içinde, görece daha şanslı oluyorsunuz. Şunu söylemeliyim ki kadınlar olarak başarabileceğimize dair inancımız çok önemli. Yapabileceklerimize olan inancımız da cinsiyet olmamalı.
Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımlara rağmen hala olmamız gereken noktada değiliz. IMF’ ye göre dünya ekonomisinin hızla büyümesi için “kadın eli” değmesi gerekiyor. Türkiye de milyarlarca dolarlık kadın iş gücü potansiyelini kullanamayan ülkelerden biri.
Kadınların iş hayatına katılımı bir ayrıcalık değil, toplumları başarıya götürecek bir zorunluluk.
SKE Otomotiv Genel Müdürü
Kadınlara güven artmalı
Bursa’da 1978 yılında kurulan SKE Grup, otomotiv sektörü metal bileşenleri yanında, hava süspansiyon körüğü metal bileşenleri ve ticari araç koltukları metal bileşenleri imalatı yapıyoruz. Firmada Genel Müdür olarak aktif görev yapmaktayım. Bunun yanında yönetim kurulu başkan yardımcılığı pozisyonum da devam ediyor.
Ataerkil bir toplum olduğumuz için maalesef kadınların eğitim seviyesi düşük ve iş hayatına katılmalarının önünde ciddi zihinsel engeller var. Genç yaşımda da iş hayatıyla babam sayesinde tanıştım ve kendimi ciddi anlamda geliştirme fırsatı buldum.
Kadın ve ülkemizin kalkınması arasındaki bağlantı karşılıklı etkileşim içerisindedir. Ekonomik kalkınma hızlandıkça, biz kadınların ekonomik ve buna bağlı olarak sosyal ve toplumsal statüsü daha da güçlenecektir. İş dünyasına kadın eli değmeyen ülkelerin ekonomik kaybı yüzde 30 seviyelerinde. Öncelikle biz kadınlara toplumsal güvenin ciddi oranda artması gerekiyor. Gelişmiş ülkelere baktığınız da kadın erkek ayrımı yok. Biz, Türk toplumu olarak bu eşiği tam anlamıyla kırdığımızda, kadına hem aile içinde hem de toplumda daha itibarlı bir statü kazandırdığımızda, eminim ki global ekonomiye hükmeden ülkeler arasında yerimizi alacağız.
Burçak Metal Genel Müdürü
Eşitlik sağlandığı zaman başarı geliyor
Talaşlı imalat sektöründe Burçak Metal Otomotiv Yan San. Firmasında Genel Müdür olarak çalışmaktayım.
Toplumsal cinsiyet eşitliğine ve çeşitliliğe büyük önem veriyorum. Burçak Metal, tüm çalışanlarının iş hayatında kendi kimlikleriyle, kendi renkleriyle var olmasını destekleyen bir şirket. Dolayısıyla hiçbir kadın çalışanımızın cinsiyetinden ötürü bir engelle karşılaşmasına müsaade etmiyoruz.
Cumhuriyetimizin kuruluşunda dahi cinsiyet eşitliğini temel taşları arasına koymuş bir ulusun günümüzde dahi kadınlarını hak ettiği değere kavuşturamaması çok acı. Dünyada ve ülkemizde toplumlarda cinsiyet eşitliği sağlandığı zaman kadınların birçok başarıya imza atabildiğini görüyoruz. Ülke ekonomisine can damarı olan sanayi kuruluşlarında da durum aynı. Ön yargılarımızı kaldırıp, imkanlarımızı eşit bir şekilde ortak amaçlar doğrultusunda kullandığımız zaman cinsiyetlerinin bir anlamı olmadığını, ülkesi için çalışan, üreten ve katkı koyan insanların olduğunu görüyoruz. Erkek erkil bir toplum zihniyetinden çıkıp, kadın ya da erkek fark etmeksizin insanların başarılı olabilecekleri ortamları sağlamak, iş dünyasında kadınlarımızın girişimci, üst düzey yönetici ve kadın çalışan sayılarını artırmış olacaktır.
ERENER Otomotiv YK Üyesi
Kadınlar sanayide ve üretimde fark yaratıyor
Üniversiteden mezun olur olmaz 21 yaşında iş hayatına atıldım. 2010 yılında; hafif ticari araç segmentinde Mercedes ve Iveco gibi markaların onaylı üst yapıcısı konumundaki bir karoseri firması olan aile şirketimiz ERENER‘de, 10 yıl boyunca edindiğim tecrübeler ışığında Dış Ticaret Departmanını kurdum.
Dünyanın her yerinde kabul görmüş bir gerçek var ki o da ülke ekonomisi için kadın olmazsa olmaz. Üstelik ‘erkek işi’ ‘kadın işi’ diye bir şey de yok. Türkiye genelinde yüzde 30’lar civarında olan kadın istihdam oranını OECD ülkeleri ortalamasına çıkarılmasına yönelik çalışmalar yapmalıyız. Biz kadınlar istersek her işin altından kalkarız. Kadınlar sanayide ve üretimde fark yaratıyor, süreklilikleri ve iş sadakatleri erkeklere göre çok daha fazla. Önemli olan ilk adımı atmak, ne istediğini bilmek ve asla pes etmemek.
Kadınların özgürce toplumsal hayata dahil olduğu, korkmadan var olabildiği, her alanda eşit koşullarda kendilerini ifade edebildikleri, yine korkmadan haklarını savundukları, erkek egemen zihniyetten kurtulup sosyo-ekonomik hayatta daha aktif rol alabildikleri, sosyal bilincin geliştiği ve en önemlisi de kadına saygının olduğu bir dünya diliyorum.
Zerrin Özgüle İnş. YKB
Birlikte güçlenmeliyiz
İki ana sektörde, uzun yıllardır faaliyet gösteren firmalarım da işveren ve yönetici olarak aktif çalışmaktayım. Ömel Mühendislik Elektronik ve Otomasyon sektöründe 30 yıldan bu yana faaliyet gösteren şirketimiz ile Zerrin Özgüle inşaat olarak da 18 yıldan bu yana işyeri plazalar, villa projeleri ve yatırımlık evler gibi alanlarda inşaat sektöründe aktif faaliyet göstermektedir.
Erkeklerle çalışmak onların hep saygısını hissettirdi bana. İnşaat sektöründe kalfalar ve inşaat işçilerimiz uzaktan geldiğimi gördüklerinde davranışlar konuşmalar hep ölçülü oldu. Elektronik sektörü ise zaten genelde eğitim düzeyi çok yüksek bir sektör.
Kadınların beyin yapısının çok yönlü olması, aynı anda birkaç konuya adapte olabilmesi ve organizasyon yeteneği bizleri öne çıkaran özellikler, aile yapısının korunması ve çocuklarla olan iletişimin güçlendirilmesi anne ve babaya eşit sorumluluklar yüklediği andan itibaren kadınların iş hayatında çok daha ileri gideceğini düşünüyorum ve kişisel özellikleri sebebiyle ülke ekonomisine kadınların daha çok katkı sağlayacağından eminim.
Erkeklerin düşünce yapısının değişmesi gerekiyor. Yani ilk hedef erkeklerimizin kadınlarımız ile kol kola, omuz omuza yürüyebileceklerine inanmaları ve onlara gereken saygı ve zamanı tanımalarıdır. Bunun için illaki yüksek eğitim almaları gerekmez, herkesin içinde farklı yetenekler var. Önemli olan bu yetenekleri içimizde keşfedip, cesaretle yola çıkmak. Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken, artık kadın erkek farkını bırakarak, hepimizin yetenek önceliklerimize odaklanması eşdeğer fırsatlar yaratarak hep birlikte güçlenmemiz gerektiğine inanıyorum.
Erdem Kaya Patent Kurucu Or.
Eğitimle fark yaratıyoruz
Erdem Kaya Patent olarak Fikri ve Sınai Mülkiyet Haklarına ilişkin hizmet veriyoruz ve bu hakların yurt içi ve yurt dışında taklitlere karşı hukuki olarak korunmasını sağlıyoruz. Firmanın kurucu ortaklarından biri olarak Kurumsal Servisler Direktörlüğü görevini yürütüyorum.
Kadınların toplumsal alandaki ile ilgili hâlâ süregelen geleneksel davranışlar ve düşünceler, kadınların ev içinde kalarak çalışma hayatına atılmasına engel oluşturabilmektedir. En sıklıkla karşımıza çıkan sorun erkeklerle benzer işleri yapmalarına rağmen daha düşük ücrete maruz kalmaları ve ikincil konuma düşürülmeleri oluyor. Kadının eğitim seviyesinin artması iş hayatındaki mücadelesinde etkin rol oynuyor kesinlikle. Böylelikle erkek egemen sektörlerde de fark yaratabiliyoruz.
Ülke nüfusunun yarısını oluşturan kadınların eğitilmiş iş gücü olarak istihdam edilmeleri ülke gelişimi ve ekonomik verimlilik açısından oldukça önemlidir. Yapılan araştırmaların da bunu doğrular nitelikte olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Üst düzey kadın yönetici oranı fazla olan şirketlerin diğer şirketlere oranla daha başarılı oldukları yapılan tüm araştırmalar neticesinde ortaya çıkan bir sonuçtur.
Pozitif ayrımcılıktan ziyade adil bir yönetim anlayışı, haklara ve fırsatlara eşit erişim imkanı kadınların önünde bir engel olmamalıdır. Kadınların istihdamda yer almalarını kolaylaştıracak eğitim politikaları geliştirmeli ve eğitim sistemi sosyal ve ekonomik değişime ayak uyduracak şekilde ve çalışma yaşamının istediği nitelikli kadın işgücü yetiştirmeye odaklı olmalıdır.
Befase Tekstil YKB
Kadınlar farklı bakış açısı getiriyor
Kurucu Ortağı olduğum Befase Tekstil’in Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütmekteyim. Ev tekstili alanında tasarım ve üretim faaliyetlerimize devam etmeyiz.
Sektöre atıldığım ilk yıllarda kadın olmamın verdiği bakış açısıyla üretimlerimi estetik, güzellik, incelik ve detaycılık alanında desteklerken; toplumun alışılagelmiş kalıplarının dışında olduğumdan ayrımcılığa maruz kaldım. Toplumumuzda bir kadının yeri evidir; algısını yıkmak birçok meslek meslektaşım gibi beni de zorladı. Fakat hiçbir zaman karamsar düşünmedim ve hiçbir zaman pes etmedim.
Kadınlar zekâları, yeteneklerinin çeşitliliği ve yaratıcılıklarıyla; bulundukları her sektöre farklı bakış açısı getirmiştir. Sanayinin her sektöründe kadın varlığı demek; doğru, planlama, maksimum verim, insancıl yaklaşım demektir. Son yıllarda gerek sektörümüzde gerekse diğer alanlarda kadınların ön plana çıkmasıyla insan haklarını gözeten, dinamik ve vizyoner anlayış ön plana çıktı.
Hayat Hastanesi YKB Yrd.
Sürdürülebilir büyümenin yolu kadınların iş gücüne katılımında
Sağlık sektörüne 1978 yılında poliklinik olarak adım atan Hayat Hastanesi’nde Hayat Hastanesi’nde Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Koordinatör olarak görev yapıyorum.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de kadınların temel rolünü anne, eş ve ev kadını olarak çizen genel görüş, kadının işgücüne katılımı ile birlikte değişim göstermeye başlamıştır. Evlilik ve çocuk sahibi olma, kadınların çalışma yaşamında belirleyici rol oynamaktadır. Kadınların iş hayatında yaşadıkları zorlukların bir diğeri de kendilerini ispat edebilmek için erkeklere göre daha fazla çalışmak ve özveride bulunmak zorunda olmalarıdır. Halbuki kadınların güçlü önsezileri, sorumluluk duyguları, birçok işi bir arada yapabilmeleri, kolay iletişim kurabilmeleri ve sabırları iş yaşamında büyük avantaj olarak yer aldığını düşünüyorum.
Sürdürülebilir bir büyüme ve kalkınma için nüfusun yaklaşık yarısını oluşturan kadınların işgücüne katılımında artış sağlanması gerekmektedir. Günümüzde birçok ülke ve uluslararası kuruluş, kadınların işgücüne daha fazla oranda dâhil edilebilmesi amacı ile çalışmalar yapmaktadırlar.
Türkiye’deki kadın CEO oranı yüzde 2, şirket yönetim kurullarındaki kadın oranı yüzde 9. Kadın istihdamının ve şirketlerin yönetim organlarındaki kadın varlığının artırılması ile farklı fikir, bakış açısı ve tarzların bir araya gelmesi şirketlerde performans artışına ve geniş bir yetenek havuzuna ulaşmayı sağlamaktadır. Dahası, başlamış olan dijital sanayi çağı, ağırlıklı olarak kadınların sahip oldukları empati kurma, duygusal zekâ, başkalarıyla iş birliği yapma, müzakereye ve hizmet anlayışına açık olma gibi özelliklere ihtiyaç duymaktadır.
Sanver Mühendislik Kurucusu
Başarının cinsiyeti yoktur bazen yollar biraz daha engebelidir
Endüstriyel otomasyon ve özel makine imalatı alanında hizmet veren Sanver Mühendislik firmasının kurucusu ve yöneticisi olarak çalışmaktayım.
Sanver Mühendislik olarak, global otomotiv, havacılık ve savunma sektörüne yüksek teknoloji içerikli makineler, robotik üretim hatları, test makinaları ve otomasyon yazılımları alanında hizmet vermeye odaklandık.
Bir kadın mühendis olarak teknolojinin kalbinde yer almak ve bunları ürettiğiniz sistemlerde kullanmak gurur verici. Bildiğiniz üzere başarılarımızı 2022 senesinde Türkiye genelinde iki ödül ile taçlandırdık.
Kadın bir mühendis olarak hem okurken hem de iş hayatında hemcinslerinizden çok erkek egemen bir grubun içinde oluyorsunuz.
Açıkçası üniversitede yaşadığım bir zorluk olmadı; olduysa da bir engel oluşturabilecek düzeyde değildi. İş hayatında ise özellikle işimizi kurduğumuz ilk yıllarda; “Şirket babanızdan mı kaldı?”, “Siz kaçıncı kuşaksınız? “gibi sorulara maruz kaldığım çok oldu ve gülerek açıklama yapıyorduk.
Sonrasında işinizde iyi olunca ve işiniz ile ön planda olunca artık sorgulanmaya değil örnek alınmaya başlıyorsunuz. Böylelikle bir kadın olarak zorluklara keyifle bakmayı zamanla öğreniyor ve yolunuza devam edebiliyoruz. Bu da kadın olmanın en güzel yanı.
Doğada nasıl ki su olmadan yaşam olmaz, insanlık için de kadın varsa hayat vardır. Mustafa Kemal Atatürk’ün annesinin hayatını incelediğinizde Mustafa Kemal Atatürk’e duyduğumuz minnet duygusu kadar kendisinin de saygıyla anılması gerektiğini anlıyorsunuz.
Tüm liderlerin, başarılı insanların annelerine bakın, hepsi lider bir evlat yetiştirecek nitelikte azim dolu bir ruha sahiptir. Kadın ekonominin; üreterek bunun dışında çocuk yetiştirerek, aile kurup, koruyarak omurgasını oluşturmaktadır.
Kadını destekleyen teşviklerin olması, bankaların ayrıcalıklı kredi imkanları yaratması ve devlet kurumların destekleyici olması ülkemiz açısından gurur vericidir.
Şahsım adına ise özellikle genç girişimci kadınlara mentorluk hizmeti sunmak, meslek tercihinde bulunan öğrencilere ve iş hayatında kariyeri için yol arayan üniversite öğrencilerine mesleğimizi tanıtmak, onlara yol göstermek görevlerimizdendir.
Fırsatlara odaklanmak, girişimcilerin ve yeni nesillerin önlerini açacak şekilde desteklemek gerekir. İşe alım süreçlerinde bir erkek yapabiliyorsa bunu bir kadın da yapabilir felsefiyle bakılmalı. Bu felsefe ile okumuş ve kendi firmasını yöneten bir kadın olarak bu anlamda neredeyse tüm departmanlarımızda kadın istihdamına öncelik veriyoruz.
Her zaman savunduğum gibi “Başarının cinsiyeti yoktur” bazen yollar biraz daha engebelidir.
Metropol Yapı Sahibi
Rol model kadınlar örnek gösterilmeli
İnşaat sektörünün önemli paydaşlarından, yapı denetim kuruluşlarından biri olan sahibi olduğum Bursa Metropol Yapı Denetim firmasında aynı zamanda da proje ve uygulama denetçisi makina mühendisi olarak görev yapıyorum.
Bulunduğum sektör ve okuduğum mühendislik bölümünde erkek yoğunluğu yüzde 90’larda.
Ama ben hiçbir zaman kadın olmanın ne eğitim hayatımda ne de iş hayatımda dezavantajını yaşamadım. Yaptığınız iş hakkında bilgi ve donanımınız ne kadar fazla ise cinsiyet noktasında bir sıkıntı yaşamayacağımızı düşünüyorum.
Kadınların girişimcilik konusunda sağladığı en önemli katma değerin, toplumda kaybolmaya yüz tutmuş bazı değerlerin korunması adına yatırım yapılması gereken sektörlere girmesini, burada istihdam yaratmasını ve ekonomiye katkı sağlamasını çok değerli buluyorum.
Kadın elinin değdiği her şey gerçekten de bambaşka şekilleniyor. İş hayatında da kadın gerek detaycılığı gerek ailedeki aslında gerçek karar verici olması nedeni ile idareciliği ve gerekse bir fedakarlığı nedeniyle başarılı yöneticiler olarak karşımıza çıkıyor. Her anlamda desteklenmesi ve başarılarıyla rol model olan kadınların örnek gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yavuzlar Dişli YK Üyesi
Birlikte daha güçlüyüz
Yavuzlar Dişli demir-çelik, taşıma sistemleri, otomasyon sistemleri, tekstil ve savunma sanayisine her türlü özel dişliler ve talaşlı üretim parçaları ile hizmet sunuyor.2013 yılında Finans Müdürü olarak başlamış olduğum görevime 2021 yılından itibaren Yönetim Kurulu Üyesi olarak devam etmekteyim.
Yaşadığımız sorunların en başında cinsiyet ayrımcılığı, iş bulma ve yükselmede eşitsizlik gelmektedir. Bu eşitsizliği ortadan kaldırmak için, kadın örgütlenmelerinin güçlendirilerek kız çocuklarının okumalarına destek olup, çalışma ve sosyal hayatın birçok alanında biz de varız diyebilmelerini sağlamalıyız. Biz kadınlar birlikte çok daha güçlüyüz.
Ülkemizde kadınların çeşitli mesleklerde çalışamayacakları gibi gereksiz bir algı da kadınların mesleklerini icra etmelerinin önünde kocaman bir engel teşkil etmektedir. Cumhuriyetimizin 100. yılında daha çok çalışıp, üretmeye devam edeceğiz.
Kadın istihdamının önündeki en büyük engel toplumsal olarak kadına biçilen roller. Tabi ki en başında annelik geliyor. Kadınlar, işe devam etmek ve iş yaşamlarında daha verimli olmak için özellikle annelik döneminde daha fazla desteğe ihtiyaç duyuyor. Bu sebep bakım hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması ve esnek çalışma modelinin yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Thierry Diniz Otomotiv Genel Müdürü
Ekonomik büyüme için kadına ihtiyaç var
30 yıldır otomotiv sektöründe profesyonel olarak çalışıyorum. Thierry Diniz Otomotiv’in Genel Müdürüyüm. Firmamız; Diniz Holding ile Sage Automotiv iştiraki olan; otomotiv yan sanayi olarak faaliyet gösteren sektörünün lider kuruluşlarındandır. BUİKAD’ın 2015-2019 yılları arasında Yönetim Kurulu Başkanlığı yürüttüm. Çağdaş Eğitim Kooperatifi Yönetim Kurulu üyesi ve Kır Çiçekleri yürütme kurulu üyesiyim. Nüfusun ve ekonominin yüzde 50’sini oluşturan kadınların ekonomik yaşama daha fazla katılmaları, kalkınma ve büyümeden daha fazla pay almaları ve aile içindeki konumlarında iyileşme sağlanması, kalkınmışlığın gerekleri arasında yer almaktadır. Kadınların iş gücüne dolayısıyla ekonomiye kazandırılması; tüm ülke için bir kazanç, kalkınmanın hızlandırılması ve büyümenin dengeli bir yapıya kavuşmasında da önemli bir etken olacaktır. Ekonomik büyüme için kadına ihtiyaç var. Ekonomi alanında tüketim kararları açısından güçlü bir konuma sahip olan kadınların, iş hayatındaki konumlarının da güçlendirilmesi için adımların atılması ve her alanda eşitliği kapsayıcı politikalar geliştirilmesi zaruridir.
Cinsiyetlerimize göre değil de emeklerimize ve yetkinliklerimize göre değerlendirildiğimiz bir çalışma dünyası olmasını diliyorum.
CSA Kaplama Fabrika Müdürü
Beyin gücü cinsiyet ayırmıyor
Çalışmaya başladığım ilk andan bu yana otomotiv sektöründeyim, şu anda da CSA Kaplama şirketinin fabrika müdürlüğünü yapıyorum.
İş dünyasında karşılaştığım en büyük zorluk erkekler yetkinlikle değerlendirilirken; kadınlar için duygusal, fiziksel, iş-özel yaşam dengesi gibi ekstraların da gereklilikmiş gibi sunulması oldu. Kadınlar için aşılması gerektiği söylenen yollar görünürlük için daha fazla emek sarf etmeyi gerektiriyor.
Beyin gücü cinsiyet ayıran bir kavram değil, emekle ve inançla desteklendiğinde kadınların ülke ekonomisindeki varlıklarının gün geçtikçe daha aktif hale geleceğine inancım sonsuz.
Kadın çalışan sayısının arttırılması için öncelikle iş ve özel yaşam dengesinin olamayacağı algısı kırılmalı; kadın çalışanlar için esnek, evden veya uzaktan çalışma şartları ve konforlu çalışma koşullarının oluşturulabildiği söylem ve eylemlerle desteklenmeli diye düşünüyorum.
Kadına verilmiş olan eğitim, tüm topluma verilmiş bir armağandır aslında. Her zaman bunun bilincinde olmamız gerekiyor.
Lamia E
BYB Etiket YK Üyesi
Kadınların ekonomik kalkınmada katkısı büyük
BYB ETİKET ANONİM ŞİRKETİ, 1988 yılında, Bursa ve Türkiye'nin ilk Rulo Etiket üreticileri arasında yer almaktadır. Tüm sektörlere baskılı ve baskısız rulo etiket tasarlıyor ve üretiyoruz. Firma ortağıyım ve aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyesiyim.
Muhtemelen yaşadığım en büyük zorluk, kabul görmek ve işin içine dahil edilmek olmuştur. Ülkemizde yıllardır, hatta şu anda bile; kadının yeri evidir anlayışı benimsenmiş ve kadınların iş dünyasındaki rolü engellenmiştir. Fakat zaman gösterdi ki, Kadın-Erkek eşitliği, eğitim ve iş hayatında da sağlanabildiği sürece, kendi ayakları üzerinde duran kadın sayısı gün geçtikçe artar, ekonomimiz kazanır, Türkiye kazanır.
Cumhuriyetin 100'üncü yılına geldiğimizde, Türkiye'nin kalkınmasında kadınların ekonomik katkısının önemi büyüktür. Kadınlar ülkemiz ekonomisinde farklı sektörlerde çalışarak, işletmeler kurarak ve girişimci olarak ekonomik büyümeye katkı sağlamaktadırlar. Kadınların işgücüne katılımı, ekonomik büyümenin anahtar unsurlarından biridir. Kadınların işgücüne katılımı arttıkça, üretkenlik ve istihdam oranları yükselir. Kadınlar ayrıca, ülkenin genel ekonomisine katkıları yanı sıra aile ekonomisine de katkı sağlamaktadırlar. Aile içinde çalışan kadınlar, ailenin gelirinin artmasına yardımcı olur ve bu da ekonomik büyümeye olumlu bir etki yapar.
Cinsiyet eşitliği bilincinin artırılması, Eğitim ve destek programlarının oluşturulması, Toplumsal ve kültürel değişim, Kadınları destekleyen politikaların uygulanması, Rol modellerin öne çıkarılması gibi faaliyetler arttırılabilir.
Sonuç olarak, Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında kadınların ekonomiye katkısı, ülkenin kalkınması için önemli bir faktördür. Ancak, cinsiyet eşitliği sorunları çözülmeden, kadınların ekonomiye katkısı tam olarak gerçekleşemeyecektir. Bu nedenle, kadınların toplumsal ve ekonomik olarak eşit haklara sahip olduğu bir Türkiye yaratmak için çalışmaya devam etmeliyiz.
Serpil Sal Sigorta Genel Müdürü
Başarılı kadınları değerlendirmeli
Sigorta acentesi sahibiyim. Acentelik olarak tüm branşlarda hizmet veriyoruz Ülkemizde ne yazık ki yeterli sigorta bilinci olmadığı için hala büyümekte ve gelişmekte olan bir sektörüz.
Sektörde kadın erkek sigortacı dağılımı birbirine yakın gibi görünse de yöneticiler arasındaki dağılım ne yazık ki böyle değil. En basit örnek olarak acenteliğini yaptığımız şirketlerde kadın yönetici sayısı oldukça az. Terfi etmeniz için çok daha fazla çalışmanız gerektiğini bu sayılar anlatıyor bence.
Ulu Önder Atatürk’ümüzün bizlere açtığı yolda, çalışan, üreten, ekonomiye, gündeme, hayata değer katan milyonlarca kadın var artık ülkemizde. Bu katkı vergi ödeyerek ve istihdam yaratarak parasal olarak ölçülebilen bir değer haline gelirken, çalıştığı iş yerinde nezaketi, zerafeti, ince fikirliliği ile çalışma koşullarını iyileştirerek ölçülemez büyüklükte bir katma değere ulaşıyor. Pek çok alanda, çok başarılı iş kadınlarımız, akademisyenlerimiz, derece ile mezun kızlarımız var. Asıl bu kadar başarılı kadınların ülkemizde yeterince değerlendirilmiyor olması israf. Bilgi ve becerilerini kullanarak ülkemizin ekonomisindeki verimliliği ve başarıyı arttırmaları için kadınlarımızın işletmelerimizde, firmalarımızda daha etkin pozisyonlarda değerlendirilmesi gerekir.
Özhan Marketler İdari İşler M.
Çalışan kadın, değer yaratan kadındır
Toplumuzdaki kadına yönelik olumsuz algıyı yönetmek ve zihniyetin değişimi için eğitim şart. Ailem bana her zaman, omurgalı, ahlaklı ve dik durmayı öğretti. Bu noktada hemcinslerimin her daim yanında yer alarak kadın dayanışmasıyla güzel günlere yaklaşacağız.
Kadının varlığı iş dünyasını daha bereketli, verimli, istikrarlı ve yaratıcı hale getiriyor. Kaynak kıtlığı yaşayan dünya ekonomisinin bu güce ihtiyacı var. Kadının ekonomi ve iş dünyasında olması, üretime çok önemli bir güç ve esneklik katıyor. Türkiye’de kadın çalışan maalesef nitelikli bir alana gönderme yapmıyor. Kadın hayatın her alanında olmalı. Çalışan, yöneten, girişim yapan kadın, değer yaratan kadındır. Kadın girişimci zekasıyla, enerjisiyle, bilgisiyle ve yaratıcılığıyla işin her alanında olmalı. Yükselen trendleri iyi okumalı, rekabet üstünlüğünü iyi bilmeli. Yeni dünya ekonomisinin, ülkemizin ve Bursamızın kadın iş gücü, cesareti, yaratıcılığı ve zekasına ihtiyaç var. İşletme sahipleri ve üst düzey yöneticiler, kadın emeği ve bilgisini işin her alanında iyi değerlendirmeli.
SKAL Bursa Başkanı
Mentörlük ve bilinçlendirme önemli
Turizm sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Şirketlerimizde 3. nesil olarak Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmekteyim. İş dünyasında bir kadın olarak, pek çok hemcinsim gibi pek çok kimliği bir arada taşımanın verdiği zorlukları yaşadım. Annelik ve iş insanlığını aynı anda yürütmek gerçekten zor olabiliyor. İş hayatında bazı durumlarda erkek egemen bir topluluğun içinde kadın olarak yadırganabiliyorsunuz. Ancak bunların hepsi aşılabilir zorluklar.
Cumhuriyetimizin 100. yılında geçmişten bugüne baktığımızda iş hayatında kadın emeği ve üretiminin çok fazla arttığını görebiliyoruz. Ülke ekonomisinde kadın katkısı oldukça yüksek ancak henüz yeterli seviyede değil. İş dünyasında kadın girişimci sayısının arttırılması için 2 temel kriter çok önemli. İlki; girişimci ruhu olan ancak cesareti olmayan ya da finansal kaynağı olmayan kadınlarımız için mentörlük desteği verilmesinin gerekliliği. Kadın çalışan sayısının artması için en önemli bir diğer unsur da kadınlarımızın bilinçlendirilmesidir.
Özbay Eğitim Kurumları YK Üyesi
Kadın sürdürülebilir kalkınmanın önemli unsuru
34 yıldır Bursa’da özel ve ticari araç sürücü eğitimlerinde faaliyet gösteren aile şirketimiz Özbay Eğitim Kurumlarında ikinci kuşak olarak yöneticilik yapıyorum. Aynı zamanda Ulaştırma Hizmetleri Mesleki Eğitim ve Geliştirme Kursu Müdürlüğü görevini yürütüyorum.
Erkek egemen bir sektörde çalışmanın avantajları olduğu kadar dezavantajları da oldu elbette. Başarılı ve iş odaklı, yaptığı işe güvenen insanların bulunduğu çalışma ortamlarında cinsiyet unutuluyor. Keyifle ve verimle çalışılıyor. Ancak aksi durumlarda, daha güçsüz olduğu düşünülen ekip üyeleri ikinci plana atılabiliyor. İş dünyasındaki pek çok erkek, kadınlarla iletişim kurma konusunda erkeklerle olduğu kadar rahat olamadığından kadınların tepeye yükselişinde sorunlar yaşanıyor. Kadınların işgücüne katılımı sürdürülebilir kalkınmanın önemli bir unsuru. Kadın istihdamının artması, kadınların sosyo-ekonomik konumlarının güçlendirilmesi, ekonomik kalkınma ve büyümenin dengeli bir yapıya kavuşmasına katkı sağlıyor. Kadının çalışmasının öncelikle kadının kendisi için önemi büyüktür. Özgüvenini ve ekonomik özgürlüğünü kazanan kadın, ayakları yere daha sağlam basan bir birey ülke ekonomisine ve ekonomik kalkınmaya her zaman olumlu katkı sağlayacaktır.
BenMaker Müdürü
Gençlere fırsatlar yaratılmalı
21. Yüzyıl becerilerini topluma kazandırma vizyonunu taşıyan ve 2017 yılında kurulan BenMaker şirketinin Kurucu Müdürü ünvanını üstlenmekteyim.
İş ve eğitim dünyasında cinsiyetten bağımsız her daim zorluklar bulunmakta. Özlü bir söz şöyle der; “Zaferin büyüklüğü mücadelenin zorluğu ile ölçülür.” Zorluklar geliştiren, düşündüren ve sürekli öğreten olduğu sürece zafer daha anlamlıdır. Mühim olan, hedefe giden doğru yolda olduğumuzu bilerek geliştiren mücadeleden vazgeçmemek…
Bizler Cumhuriyetin 100. Yılında iş dünyasında aktif olarak; ilke ve inkılaplarımıza sahip çıkıyor, birlik, beraberlik, dayanışma, esneklik, yaratıcılık ve adalet tanımları ile katkı sağlıyoruz. Post-modern kültürün getirisi olan dijitalleşme ve bilişim teknolojilerinin aktif rol aldığı bu dönemde cinsiyete dayalı işgücü kavramının gölgelendiğini görmekteyiz. Bu sayının artması için toplum olarak üstlenmemiz gereken sorumluluklar elbette ki var. Başta gençlerimize fırsatlar yaratılmalı.
Türker Danışmanlık YK Üyesi
Adil toplumun oluşumuna katkı
Türker Finansal Danışmanlık A.Ş Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesiyim. Firmamız devlet destek ve hibe ve teşvikleri alanında danışmanlık hizmeti vermektedir.
Yaklaşık 15 yıldır iş hayatında olduğumdan söyleyebilirim ki; kadınların iş hayatına katılımlarının ailelere, topluluklara ve nihayetinde ekonomilere önemli katkıları vardır. Biz kadınların ekonomik faaliyetlere katılımları yoluyla güçlenmeleri, daha istikrarlı ve adil toplumların oluşmasına katkı sağlar. Bir fikrim var diye girişimci kadınların inovatif yaklaşımları ile projelerini hayata geçirmeleri; güçlü ekonomiler inşa edilmesine, toplumların ve ekonomilerin rekabet edebilirliklerinin artmasına neden olur.
Güçlenme; kadın, erkek tüm insanların yaşamlarını kontrol edebilmesi, kendi gündemlerini belirleyebilmesi, beceri kazanması, öz güvenlerinin artması, sorunları çözebilmesi anlamına gelir. Tüm dünyada kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine bağlı olarak birçok engel ile karşılaşmaktadır. Bunun yanında kadınların güçlenmesi, onurlu ve özgür bir hayat sürmeleri, özsaygı ve özgüvenlerinin artması, kendilerine özgü bir kimlik bulmaları, toplumda ve ailede saygın bir yer edinmeleri, finansal olarak bağımsız olmaları, toplumun iyiliği ve refahı için katkı yapmaları, ülke ekonomisinin büyümesine katkı sağlamaları, ülke kaynaklarından adil ve eşit olarak faydalanmaları gibi olumlu sonuçlar sağlamaktadır.
Marsala Tekstil Marka Direktörü
Kadınların başarıları desteklenmeli
Marsala Tekstilde Kurumsal İletişim ve Marka Müdürü olarak 3’üncü yılıma girdim. İş dünyasında özellikle de tekstil sektöründe bir kadın olarak çalışmanın zorlukları var elbette. Öncelikle bir kadın ve en önemlisi de bir anne olarak çalışmanın en büyük zorluğu evden ve çocuğumdan ayrı kaldığım uzun saatler. İşim gereği çok seyahat ediyorum en büyük zorluğu bu. Ama kadın doğasından güç alan bir iş hayatını her zaman çok sevdim ve hep diledim. Kadınların iş hayatındaki yerini kabul etmek ve cinsiyet eşitliğinin olduğu bir çalışma ortamı yaratmak için; ilk olarak kadınlara saygı duymak ve kadınların başarılarını desteklemek gerekir. Çalışan bir kadın olarak, kendi doğama ait olduğumu her zaman hissediyorum ve iş ortamında kadın doğasından gelen özelliklerimi bastırmaya çalışmıyorum. Bunları bastırmak yerine güçlü yönler olarak ele alıp daha da geliştirerek kariyerime nasıl katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Koçaslanlar Motorlu Araçlar Gn. Md.
İş kadını savaşçı ruha sahip olmalı
Koçaslanlar Holding grup şirketlerinden olan ve otomotiv sektörünün öncü markalarından Renault ve Dacia’nın yetkili bayisi olan Koçaslanlar Motorlu Araçlar’da Genel Müdür olarak hizmet vermekteyim.
Öncelikle kişilerin, karşısına gelen zorlukları aşabilmek için kişinin ilkelerini belirlemesi ve bu ilkelerden şaşmaması gerekiyor. En önemli iş ilkesinin disiplin olduğunu düşünüyorum. Kadınların iş hayatında savaşçı bir ruha sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Karşısına çıkan tüm sorunları işinin bir parçası olarak görüp bununla mücadele etmeli.
Kadınların fikir dünyası ve güçlerininin hayata aktarıldığında, hayatın ne kadar güzelleştiğine hep birlikte şahit oluyoruz. Yani, daha güzel, daha adil ve inceliklerle dolu bir dünyanın formülü kadınların güçlendirilmesi ve onlara her türlü destek olabilmekten geçiyor.
Kadın istihdamının, bir ülkenin gelişmişlik düzeyinde yoldukça büyük bir önemi olduğu bilinen bir gerçektir. Kadının, çalışma hayatına etkin ve insan onuruna yakışır bir şekilde katılımının yalnızca kişisel bir kazanç değil, ailevi ve sosyal dönüşümü de sağlayan temel değer olduğu gerçeğini kolektif olarak kabul etmemiz gerekiyor.
Ce-Tek Nozzle YKB
Türkiye’deki tek kadın nozul üreticisi
Ce-Tek Spray Nozzle firmasının kurucusu ayrıca aktif olarak her departmanın yetkilisi olarak görev almaktayım. Gıda, otomotiv, tekstil ve savunmacılık sanayi gibi üretim alanı bulunan fabrikalar ile nozul ve yedek parça konusunda çalışmaktayız.
Alışılmış olan kalıpları yıkmak oldukça uzun bir süreç aldı. İletişim kuvveti, çalışkanlık ve azmimle sektördeki kalıpları kırdık ve Türkiye’deki tek kadın nozul üreticisi olarak yer aldım.
Kadın olarak daha detaylı bakış açısı ve düşünme kabiliyetine sahip olduğumuzu düşünüyorum, bundan dolayı gelişimi daha kolay kabullenip aktif hale getirebiliyoruz.
Ce-Tek firmasının kurucusu olarak takım arkadaşlığı için önceliği deneyimsiz arkadaşlardan yana kullanmaktayım. Özellikle iş hayatına atılamayan anne çalışanlarım benim için çok kıymetli. Türkiye’de son yıllarda oldukça bu kalıplar kırıldı fakat daha da arttırmak için gerekli bütün eylemlerimize devam edeceğiz.
Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde, Anadolu köylü kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkânı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını ‘Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim’ diyemez.
Mert Dijital Baskı YK Başkanı
Çalışkan kadınlara ihtiyacımız var
14 yıldır Bursa’da tekstil sektöründe Mert Dijital Baskı firması olarak faaliyet göstermekteyiz. Mert Dijital Baskı, desen çizimini kendi bünyesinde gerçekleştiren desen firması olarak tekstil sektörüne ilk adımını 2009 yılında attı.Kararlı ve istikrarlı büyüme sürecimizin bir sonucu olarak 2022 yılında internet satışına markamız NESSCARF ile çıktık.
Kadınların ekonomiye sağladıkları katkıları görmek ve bu kadınlardan birisi olmak kesinlikle gurur verici. Kadınlarımızın çok daha fazla alanda ve sektörde çok daha iyi işler yapacağına inanıyorum. Bu konuda her kız çocuğumuzun eğitim alma imkanlarını desteklemeliyiz. Bu ülkedeki en önemli konulardan birisi kız çocuklarımızın eğitim alma hakları. Her ne kadar şu anda ülkemiz için çalışıyor üretiyor olsak da ülkemiz genç nesillere emanet ve kız çocuklarımız çok önemli bir faktör.
Ekonomi olarak gelişiyor olsak da eğitimi her zaman en üst seviyeye koymalıyız.
Çalışkan kadınlarımıza her alanda ihtiyaç var. İş anlamında eğitim olarak ve deneyim olarak çok fazla emek veren kadınlarımız var. İş dünyasında kadın çalışan olmak çok daha fazla fedakârlık gerektiriyor. Ve bunu çok başarılı bir şekilde taşıyabilen kadınlarımız var. Sonuçlarını, getirdikleri başarıları ve güzellikleri her gün görüyoruz. Kesinlikle eğitime önem verilmeli ve bu alanlarda kadın girişimcilerimiz için teşvik olmalı.
EILA Marka Kurucusu
Başarıda kadınlar ön saflarda
13 yıldır kozmetik sektöründe farklı ürün gruplarında üretim yapan firmalarda Ar-Ge, Kalite yönetim sistemleri kurulumu, Sağlık Bakanlığı gerekliliği olan kozmetik sorumlu teknik elemanlık görevlerinde çalışan bir Kimyagerim. EILA Kozmetik ve EILA Mağazacılık grup şirketleri kurucusu olarak uluslararası pazarda dikkat çeken parfüm formülasyonları geliştirmenin mutluluğu içerisindeyiz. Türkiye’de bir kadın olarak öğrenci olmanın ve çalışmanın her geçen gün daha da zorlaştığını üzülerek takip ediyoruz. Eğitim aldığımız dönem için şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Özellikle kariyerimin son 7 yılında kozmetik sektörüne danışmanlık hizmeti verdiğimden kurumsal olanların yanı sıra yeni kurulan, kurumsallaşma yolundaki bazı firmalarla da iş birliği konusunda deneyim kazanma fırsatı buldum. Kadın olarak eşitsiz bakış açısına sahip işletmelere en güzel cevabı her zaman teknik bilgi birikimim ve alanıma son derece hakim oluşumla verdiğimi düşünüyorum.
Cumhuriyetimizin Türk kadınlarına getirdiği sayısız haklar ve kazanımlar sayesinde 80’li yıllardan beri Türk ekonomisinin global ekonomide yakaladığı başarıda Türk kadınlarımız ön saflarda yer almaktadır.