GÖKSEL BAŞARAN - AYDIN DAĞTEKİN
Almanya, İspanya ve İtalya’nın yoğunluğu gerekçe göstererek Türkiye’deki randevuları Mayıs sonuna kadar ertelemesiyle zirveye çıkan vize krizi, iş dünyasının en önemli sorunları arasına yerleşti. İş dünyası temsilcileri ve şirket yetkilileri, sorunun çözümü için öncelikle yeşil pasaporta düzenleme yapılmasını isterken, bu çerçevede memurlar yerine iş insanlarına öncelik verilmesini, şartların da yumuşatılmasını istedi. Bursa iş dünyası, sorunun çözümü için diplomatik atağa geçilmesini talep ederken, aksi taktirde Türkiye ihracatının olumsuz etkileneceğini, bunun da ekonomiye olumsuz yansımalarının olacağını bildirdi.
Gürkan Uzunlar
Bölük Makine Genel Müdürü
Nakde ulaşma sorununun da önüne geçti
İhracat yapan firmaların vize sorununun, son zamanlarda yaşanan nakde ulaşma sorununun da önüne geçtiğini düşünüyorum. Vize onayları her geçen gün düşüyor ve vize süreleri kısalıyor diye hayıflanırken, randevu alamaz duruma geldik. Böyle olunca da mecburen istediğimiz ülke değil, hangi ülkeden vize alabileceksek oraya başvurmaya çalışıyoruz, dolayısıyla burada da bir yoğunluk oluşuyor ve sıkıntı yaşanıyor. İş görüşmeleri, müşteri ziyaretleri, fuarlar ve ihraç ettiğimiz ürünlerin satış sonrası kurulum ve servisleri için büyük sorunlar yaşıyoruz. Dolayısıyla işe alımlarda yeşil pasaportlular bir adım öne çıkıyor. Tır şoförleri de vize alamadığı için navlundaki artış, bizim rekabet gücümüzü oldukça düşürüyor.
Yaşanan vize sorunlarına mutlak bir çözüm bulmamız lazım. Sınırların kalktığı bir dünyaya evrilirken, ticari işlerimiz için bile yurt dışına çıkamıyoruz. Bu sorunların çözümüne odaklanmalıyız. Yeşil pasaport uygulamasında hak sahiplerinin gözden geçirilmesi bir çözüm yolu olabilir. Yeşil pasaport konusunda sanayiciye öncelik verilmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
Osman Güler
Elektroteks YKB
Vize problemleri, karşımızdaki en büyük engel
Biz sanayiciler olarak bir taraftan üretim, istihdam gibi faaliyetlerde bulunurken diğer taraftan da kıyasıya bir rekabetin olduğu dış pazarlarda ürünlerimizi satarak ülkemiz ekonomisine döviz kazandırmaya çalışıyoruz. Bunun için tabii ki yurtdışına çıkıp gerek müşteri görüşmeleri, gerekse fuarlara iştirak etmemiz gerekiyor veya sattığımız makinaların kurulumları ile bakımlarını yapmak üzere elemanlarımızı yurtdışına göndermemiz gerekiyor. Ama vize problemleri karşımızdaki en büyük engel. Bu anlamda sanki biz sanayicilere vize bahane edilerek gizli bir ticari kısıtlama uygulanıyor. Buna bir çare bulunması en büyük beklentimizdir.
Engin Çetiner
Bekamak YKB
Kabusa dönüştü, BTSO devreye girmeli
Son birkaç yıldır vize almakta zorluklarla karşı karşıya kalmaktayız. İş görüşmesi, makine kurulumu ve servis işlemlerinin yapılması için vize başvurularında sıkıntı çekmekteyiz. Bu yıl bu sıkıntı kabusa dönüştü. Şu an tüm müracaatlara ya olumsuz yanıt geliyor ya da randevu zamanı verilmesi için süresiz olarak bekletiliyoruz. Bunun başlıca sebepleri, üzülerek takip ediyoruz, gençlerin umutlarını yurtdışında araması ile oluşan vize talep yoğunluğudur. Ayrıca yabancılara verilen TC pasaport sayısındaki artış da, nedenlerden biri diye düşünüyoruz. İş çevresinde yaşanan bu olumsuz durum dış ticaretimizi olumsuz etkilemektedir. Çözüm olarak, Bursa için BTSO devreye sokulmalı ve BTSO üzerinden yapılan vize başvuruları öncelikli sıraya alınmalıdır. Diğer şehirler için de Sanayi ve Ticaret Odaları aynı sorumluluğu almalıdır. Firmamız, 90 ülkeye ihracat yapmaktadır. Birçok ülkede fuar ve sergilere katılıyoruz. İhracatımızın sürekliliği için bu ülkelere iş seyahatleri ve fuarlara katılmak durumundayız. Kurulum ve bakım gerektiren makineler için çalışanlarımız vize alamadığı için servis verememekteyiz. Bundan dolayı birçok siparişi alamıyoruz ya da başka ülke firmalarına karşı kaybediyoruz. Yaşanan global rekabette en zayıf konuma geldik. Bu durum bu yılki ihracat rakamlarında düşmeye sebep olacaktır.
Burak Aras
Gökçelik Strateji ve İş Geliştirme Müdürü
Çıkmaza girdik, AB ile yeni sayfa açmanın zamanı geldi
Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz inişli çıkışlı olmuştur. Son dönemde yaşadıklarımızla bir çıkmaza girmiş bulunuyoruz. AB en son aldığı karar ile ilişkilerin devam etmesi ve Gümrük Birliğinin yenilenmesi gibi konuları Kıbrıs sorununun çözümüne bağladı ve bir kördüğüme dönüştürdü. 50 yıldır çözülemeyen bir meseleye bağlanan ilişkiler, birçok alanda bizleri ve Avrupa'daki partnerlerimizi sıkıntıya sokacak cinstendir. Sesiz sedasız alınan bu karar sonucunda vize meselesi, önem sırasının çok altlarına itilmiştir. AB ticaretimizin önemli bir kısmını kapsamaktadır. Coğrafi ve tarihsel açıdan en yakın olan komşumuz konumundadır. Artık AB ile yeni bir sayfa açılması gerektiğinin zamanı geldiğini düşünüyorum. İlişkilerimizin ve anlaşmaların yapıldığı zamandan artık çok daha farklı şartlar ve bir Türkiye var. Bu yeni dünyanın ve şartların farkına varmadan ne AB, ne de Türkiye'nin ortak bir paydada buluşup eski kazan kazan durumuna geçemeyeceğini düşünüyorum. Vize sorunu bu problemli sürecin bir parçasıdır. Şirket olarak katıldığımız fuarlarda vize sorunu yaşamadığımızı söyleyebilirim ancak bireysel başvurular uzun sürmeye devam ediyor. Bunun nedenleri arasında pandemi sonrası artan seyahat ve evraksal süreçlerin zorluğu olduğunu düşünüyorum. AB ile yaşadığımız sorunların çözümü var ve diyalog ile çözülebilir. Dediğim gibi coğrafi, tarihsel ve ekonomik açıdan iki tarafın da başka şansı olmadığını düşünüyorum.
Yavuz Özdemir
Akrida Tekstil YKB
Stant malzemeleri gidiyor, arkadaşlarımız gidemiyor
Bu konuda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Fuara gidecek arkadaşlarımız, stant malzemeleri gidiyor, kendileri gidemiyor. İmaj açısından çok kötü bir durum. Bunu yaşayan arkadaşlarımız var. Geçmişte biz de müessese olarak Almanya’da çok büyük bir bedeli olan bir fuara gittik, daha doğrusu malzemelerimiz gitti, biz gidemedik. Müşteri ziyaretlerine gidilecek, gidilemiyor. Bunun Türkiye ihracatına olumsuz çok ciddi bir etkisi var. Bu siyasi bir durum ve bunun akılla, mantıkla izahı zaten mümkün değil. Tamamen Türkiye’ye diz çöktürmeye yönelik ara operasyonlardan bir tanesi. Bunun şöyle çözülür, böyle çözülür bir tarafının olduğunu da düşünmüyorum ben.
Ümran Ertaş
SKE Otomotiv Genel Müdürü
Vize süreci, fuar hazırlık sürecinden uzun sürüyor
Diğer firmalar gibi SKE grup olarak biz de yurt dışı seyahatlerimiz için vize randevusu bulmakta zorlanıyoruz. Son zamanlarda yaşanan vize sorunun nedeni, Avrupa’da artan mülteci problemidir. Buna önlem olarak Yabancı Temsilcilikler, yapılan vize başvurularını ince eleyip sık dokuyorlar. Bizim gibi iş insanları bu durumdan olumsuz etkileniyor. Vize başvuru evraklarımızın tam ve eksiksiz olduğundan emin olmak, yurtdışı seyahatlerimizi çok daha erken planlamak dışında yapabileceğimiz bir şey yok. Bu sorunun bir an önce çözülmesi için, Dışişleri Bakanlığı’nın vize sürecini kolaylaştırma adına Yabancı Temsilciliklerle bir araya gelmesi lazım. Firmamız düzenli olarak yurtdışı otomotiv fuarlarına katılmaya gayret gösteriyor. Vize süreci, fuar hazırlık sürecinden uzun sürüyor. Haftalarca süren vize değerlendirme sonucunda kısa süreli vizeler veriliyor ve bu sebepten tekrar tekrar vize başvurusunda bulunmak zorunda kalıyoruz. İhracat yaptığımız müşterilerimizle belli bir ilişki (yakınlık) kurmak için sık sık ziyarette bulunulması gerekirken, vize sorunundan dolayı senede bir kez ancak ziyaret edebiliyoruz.
Mustafa Gümüş
Gümüş Enerji Genel Müdürü
İş insanlarına yeşil pasaport şartları kolaylaştırılmalı
Sorun çok ciddi boyuttadır. Gri pasaport veya vizeli yurt dışına çıkan TC vatandaşlarının geri dönüşü sağlanarak ve güven oluşturularak Avrupa ülkelerinin vizeye sıcak bakmaları sağlanmalıdır. İş insanlarına yeşil pasaport şartları kolaylaştırılmalıdır. En azından iş insanlarına vize görüşme günü önceliği sağlanabilmelidir. Tekstil buharlama makinaları konusunda dünya lideri olan bir firma ile tamamen Türk fikri ve malı olan yüzde 94 enerji verimli makinamızı dünya pazarlarına sunma imkanını bu nedenle kaybetmiş olabiliriz. İtalya vizesi için aylardır beklememize rağmen ancak Haziran başına görüşme günü alabildik. Vize problemi Avrupa ticaretimizle birlikte dolaylı olarak dünya ticaretimizi de kötü yönde etkilemektedir. İş insanları yurt dışında kaçak olarak kalıp çalışmayacakları ile ilgili her türlü güvenceyi TC’ye ve tüm dünya ülkelerine vermeye hazırdır.
Yağmur Ertoksöz
Oktay Holding Dış Ticaret Sorumlusu
Konsolosluklar artık vize başvurularıyla geçiniyor
Göç alımı, pandemi dönemi ve sonrasında artan göç isteği ve ekonomik krizler vize alımını zorlaştıran en önemli etkenler arasında yer almaktadır. Bursa, 2023 yılında Türkiye'nin ihracatına yaklaşık 16 milyar dolarlık katkı sağlayarak özellikle otomotiv ve tekstil endüstrilerinde öne çıkıyor. Yoğun başvuru talepleri ve sınırlı yeşil pasaport imkanları nedeniyle kaçırılan fuarlar ve görüşmeler özellikle ihracatçıların rekabet gücünü azaltıyor. Bu süreçte, sevgili memurlarımızın ve ailelerinin yanı sıra, sanayicilere de tanınan yeşil pasaport imkanlarının, özellikle sanayiciler için kolaylaştırılması ve yeşil pasaport başvuru süreçlerinin hızlandırılması gerekmektedir. Bu sorunların çözümü için birlik olmalıyız. Konsolosluklar artık Türkiye’nin vize başvurularıyla geçimini sağlama noktasına gelmiştir. Sadece Yunan adaları ile başlatılan kapıda vize uygulaması, bu durumun en büyük örneğidir. Makro ekonomik düzenlemeler ve diplomatik anlaşmalar ile bu sorunu çözebileceğimize inanıyorum. Bu sorunun üstesinden gelinmesiyle birlikte, Türk iş dünyası daha geniş bir pazar erişimine sahip olacak, ticaret hacmi artacak ve uluslararası iş ilişkileri güçlenecektir. Bu da Türkiye'nin ekonomik büyümesini ve uluslararası rekabet gücünü artırarak ülkenin genel refahını yükseltecektir.
Ali Güzeldağ
AG Mensucat YKB
Aracı kurumlarla yürüyen bir sömürü düzeni var
Ülkeler vize kolay vermediği halde, bir de vize aracı kurumlarının sömürü düzeni var. Türkiye’nin yurt dışında artan ticari faaliyetleri nedeniyle olsa gerek, Avrupa Birliği başta olmak üzere bazı ülkelerin vize kısıtlamalarına maruz kalmaktayız. İş insanlarımız fuara gidecek, randevu yok! Ailen ile turistik gezi için gideceksin, randevu yok! Yurtdışında okuyan çocuğun okuluna gidecek, randevu yok! Hatta cenazen var, yine randevu yok! Asıl acı olan ise; vize işlemlerini yapan ülkelerin, resmi aracı kurumları eliyle soygun yapılmasıdır. Hem vize yok, hem de soygun düzeni kurulmuş.
Örneğin; Hindistan firması olan VFS Global, Hindistan Firması olan BLS, İspanya vize başvuru merkezi, Hindistanlı firması Tlscontact, İngiltere Başvuru merkezi ve IDATA aracı kurumu İtalya ve Almanya başvuru merkezi gibi. Bu firmaların yetkili mercilerce incelenmesi, el altından aldıkları yüksek paralar sayesinde randevuları aldıkları söylenilmektedir, yetkililerce doğruluğunun araştırılması gerekir.
Aslında konsolosluk ücreti 80 Euro civarındadır. Ama söylenen, bu aracı kurumların 15.000 TL-25.000 TL gibi ücretler talep ettikleri, el altından insanlara para ile randevu sattıkları konuşulmaktadır. Bir İngiltere vizesi için 90.000 TL ücret ödendiği gibi yaşanmış hikayeler duymaktayız. Tüm bunların acil olarak devletimiz eliyle kontrole alınması gerekmektedir. Bu tür vize oyunları sanayici ve iş insanlarının ticaretine etkileri büyük olmaktadır. Yetkilileri göreve davet ediyoruz.
Fatma Ayyıldız
Befase Tekstil YKB
Acil diplomatik çözüm bekliyoruz
Firmamız adına müşteri portföyümüzün bulunduğu ülkelerde yaşadığımız vize randevularının geçici bir süreliğine askıya alınması, ticaretimizi olumsuz etkileyecektir. Fuarlar haricinde sıklıkla seyahat ediyor ve ihracatımız arttırmak adına yeni pazarla bulmak ve müşteri ziyaretleri ile memnuniyeti üst noktaya taşımaya çalışıyoruz. Yurt dışı pazar dinamikleri değişmekte, dolayısıyla günümüzde en değerli olgu ise zamanı optimal bir şekilde kullanmaktır. Bu sadece bir vize kısıtlaması değildir, vaktimizin, emeğimizin kaybıdır. İş dünyasının görüşlerini dikkate alarak; bu konunun diplomatik çerçevede çözülmesi gerektiğini düşünüyor ve bunun ivedilikle yapılmasını umuyorum.
Ayhan Denizci
Ayhan Denizci Tekstil YKB
İhracatımızı kötü etkiler, rekabet gücümüz düşer
Biz iş insanları için vize çok ciddi bir sorun. Maalesef ülkemizin yaşadığı vize sorunu, işlerimizi önemli biçimde etkilemektedir. Vize hususunda hükümete çok ciddi görevler düşmektedir. Özellikle sorun yaşadığımız ülkeler ile ilgili yapılacak ciddi çalışmalar ile bu soruna bir çözüm getirebilirler. Firmaların alacağı ticari vizeler ile ilgili ayrı bir prosedür uygulanmalıdır. Zaten vize başvurusu esnasında firma evrakları veriliyor. Bu işlem değerlendirilirken, biz iş insanlarına bir öncelik ve kolaylık sağlanmalıdır. Bu durumun konsolosluklara bildirilmesi ve konsolosluklarında işlemleri buna göre değerlendirmesi gerekmektedir.
Diğer bir konu da yeşil pasaport. Maalesef devletimiz bu konuda çok cömert davranıyor. Maalesef ihtiyacı olmayan sadece meslek grubunda bulunan insanlara bile yeşil pasaport vererek bu pasaportun özelliğini kaybetmesine sebep veriyor. Halbuki ihracatçı firmalara tanınan yeşil pasaport hakkı prosedürünün biraz daha genişletilip kolaylık sağlanması bizler için daha büyük fırsatları yakalama imkânı verir. Şu an sadece firmadan 1 kişiye verilen yeşil pasaport ciro ile bağlantılı sayıca arttırılırsa, bizler için çok iyi olacaktır. Bence yeşil pasaport ile ilgili kanun ve uygulamalar yeniden gözden geçirilmelidir. Çünkü yeşil pasaport sadece Avrupa için bir kolaylık değil; Çin, Rusya ve dünyanın birçok ülkesinde bizlere olanaklar ve faydalar sağlamaktadır. Eğer bu vize sorunu yakın zamanda çözülmezse, ihracatımıza çok kötü bir etkisi olacaktır. Yurtdışında rekabet gücümüz azalacaktır. Çünkü dünyanın birçok noktasında sıcak satış yapılmakta ve firmalar yaptıkları seyahatler ile bu satışlarını arttırmakta ve geliştirmektedirler.
İlhan Özdemir
Mert Software & Electronics YKB
Gerekli tedbirlerin alınması taleplerimizdir
Biz vize sorununu en son, katılımcısı olduğumuz, Almanya'da 15-19 Nisan tarihlerinde düzenlenen Wire Düsseldorf fuarında yaşadık. Ülkemizi temsil etmek ve yerli milli yazılımlarımızı gururla yurtdışında tanıtmak için büyük bir umutla katıldığımız fuarda, ekip arkadaşlarımızın bazılarının vizeleri yetişmedi. Vize başvurumuzun, fuar katılımımız için gerekli olan stant, uçak bileti, otel gibi önemli masrafların yapılmasına rağmen fuar tarihine kadar çözülememesi, büyük bir mağduriyete ve iş sürecimizde sıkıntılara neden oldu. Yapılan harcamaların geri dönüşü olmamakla birlikte, ticari faaliyetlerimizi desteklemek amacıyla yapılan bu başvuruların sonuçsuz kalması, işlerimizin ve uluslararası ilişkilerimizin gelişmesini engellemektedir.
Ticari ilişkilerin sürdürülebilirliği için karşılıklı iş birliğinin artırılması ve iletişim kanallarının güçlendirilmesi, ticaretin sekteye uğramasına neden olan sorunların detaylı bir şekilde incelenerek çözüm odaklı adımların atılması, vize işlemlerinin hızlandırılması ve etkinleştirilmesi için gerekli tedbirlerin alınması taleplerimizdir. Bu taleplerimizin bir an önce değerlendirilerek gereğinin yapılmasını önemle rica ediyoruz. Ülkemizin ekonomik kalkınması ve uluslararası ticaretin gelişimi adına atılacak her adıma destek olmaya hazırız.
İbrahim Altıparmak
Nümerik Mühendislik & Oemak Kurucu Ortağı
İş dünyası üzerindeki olumsuz etkileri çok büyük
Sanayiciler ve iş insanları için yurt dışı seyahatleri, iş ilişkilerini geliştirmek, yeni pazarlara açılmak ve uluslararası işbirliklerini güçlendirmek adına kritik bir öneme sahip. Ancak bu vize sorununun iş dünyası üzerindeki olumsuz etkileri çok büyük. Özellikle İspanya, İtalya ve Almanya gibi önemli ticaret merkezlerinin, randevu taleplerinin yoğunluğu sebebiyle vize başvurularını kısıtlama kararı alması, uluslararası arenada rekabeti zorlaştırmakta ve potansiyel iş fırsatlarını azaltmaktadır. Bu sorunun çözümü için atılacak adımların, öncelikle işbirliği ve iletişim temelli olması gerekmektedir. İş dünyası temsilcileri olarak bizler, ilgili hükümet kurumlarıyla yakın diyalog içinde olmalı ve vize süreçlerindeki aksaklıkları tespit ederek çözüm önerileri sunmalıyız. Ülkeler arasındaki diplomatik ilişkilerin güçlendirilmesi ve işbirliğinin arttırılması, vize başvurularında karşılaşılan sorunların çözümüne yardımcı olabilir. Ticaret ve iş dünyası ile ilgili vize süreçlerinde öncelikli ve hızlı çözümler için diplomatik kanalların etkin bir şekilde kullanılması önem arz ediyor. İlgili hükümetler arasında diplomatik kanalların etkin bir şekilde kullanılması, vize süreçlerinde yaşanan sorunların çözümü için en önemli adım olabilir. Bunun dışında, vize başvuru süreçlerinde daha esnek politikaların benimsenmesi, iş dünyasının ihtiyaçlarına daha uygun çözümler sunabilir. Örnek vermek gerekirse, acil iş seyahatleri veya ticari etkinlikler için hızlı vize işlemleri gibi esneklikler sağlanabilir. Aynı zamanda vize başvuru merkezlerindeki randevu kapasitesinin artırılması, iş dünyasının taleplerine daha iyi yanıt verilmesini sağlayabilir. Esnek çalışma saatleri ve hafta sonu hizmeti gibi uygulamalar da düşünülebilir. Daha hızlı aksiyon alabilmek için de vize başvurularının durumu hakkında iş insanlarına düzenli ve güncel bilgi sağlayan hızlı takip ve izleme mekanizmaları oluşturulabilir. Bu önerilerin hayata geçirilmesi, Türkiye’de iş dünyasının uluslararası ilişkilerdeki rolünü güçlendirecek ve küresel rekabet gücünü artıracaktır. Ancak bu süreçte işbirliği ve iletişimin devam etmesi önemlidir. İş dünyası temsilcileri olarak, işbirliği içinde çalışarak vize sorunlarının aşılabileceği daha etkin ve verimli bir ortamın oluşturulmasına katkı sağlayabiliriz.
Son zamanlarda artan vize krizi, Bursa iş dünyasını da diğer şehirler gibi derinden etkileyen önemli bir sorun haline geldi. Bursa, Türkiye'nin önemli sanayi ve ticaret merkezleri içerisinde yer alırken, vize sorunu özellikle ihracatçılar için ciddi bir engel teşkil etmektedir. Özellikle ihracat odaklı çalışan firmalar, yurtdışındaki müşterileriyle olan ilişkilerini sürdürebilmek, yeni pazarlara açılmak, hammadde temin edebilmek gibi nedenlerden dolayı için sık sık yurtdışına seyahat etmek zorundalar. Ancak vize başvuru süreçlerindeki belirsizlikler, iş dünyasının planlama ve strateji geliştirmesini engellemekte, dolayısıyla da potansiyel ticaret fırsatlarını kaçırmasına neden olmaktadır. Ayrıca, uluslararası ticarette güven ve süreklilik büyük önem taşıdığından, bu tür vize sorunları iş dünyasının uluslararası ticaretteki ihracat potansiyelini ve rekabet gücünü de zayıflatabiliyor. Bu durum, Bursa iş dünyasının uluslararası pazarlardaki varlığını güçlendirmesini engelleyerek, ekonomik büyüme ve istihdamı da olumsuz etkilemektedir. Ayrıca, vize krizi sadece ihracatçıları değil, aynı zamanda Bursa'nın turizm ve hizmet sektörlerini de etkilemektedir. Turistler, iş seyahati yapanlar ve yabancı yatırımcılar için vize uygulamalarındaki karmaşıklıklar ve belirsizlikler, Bursa'nın turizm gelirlerini ve dış yatırımlarını azaltmaktadır. Bursa iş dünyası olarak bu süreçte daha fazla diyalog ve işbirliği içinde olmak, yerel yönetimlerle, ticaret odalarıyla ve diğer paydaşlarla bir araya gelerek ortak çözümler üretmek yararlı olacaktır. Ayrıca, ulusal düzeyde vize süreçlerinin iyileştirilmesi için gerekli adımların atılması da büyük önem taşımaktadır. Özetlemek gerekirse, vize krizi Bursa iş dünyasını olumsuz etkileyen ve ihracat konusunda çeşitli sorunlar yaşanmasına neden olan önemli bir faktördür. Bu sorunun çözülmesi, Bursa'nın uluslararası rekabet gücünü artırmak ve ekonomik büyüme potansiyelini maksimize etmek için önemli bir adım olacaktır.
Mesut Barut
Nümerik Mühendislik & Oemak Kurucu Ortağı
Bursa iş dünyası olarak ortak çözümler üretmeliyiz
Vize sorununun iş dünyası üzerindeki olumsuz etkileri artık daha belirgin hale geliyor. Özellikle İspanya, İtalya ve Almanya gibi ülkelerin randevu kapasitelerini doldurarak Türkiye'deki vize başvurularını kısıtlaması, iş dünyasının hareket özgürlüğünü önemli ölçüde sınırlayıp, uluslararası işbirliklerini zorlaştırmaya başlıyor. Bu sorunu çözmek için birçok alternatif mevcut olabilir ve bunların başında da daha etkin işbirliği ve iletişim geliyor. Bu konuda iş dünyası temsilcilerinin, hükümet kurumlarıyla yakın bir diyalog içinde olabilmesi önem taşıyor. Bu iletişim sayesinde vize süreçlerindeki aksaklıkların tespit edilmesi ve çözüm önerilerinin sunulması mümkün olabilir. Ayrıca, ülkeler arasındaki diplomatik ilişkilerin güçlendirilmesi ve işbirliğinin artırılması da vize sorunlarının çözümüne katkı sağlayabilecektir. Bu önerilerin hayata geçirilmesi, iş dünyasının uluslararası ilişkilerdeki rolünü güçlendirecek ve küresel rekabet gücünü arttıracaktır. Ancak bu süreçte işbirliği ve diyaloğun devam etmesi önemli. İş dünyası temsilcileri, hükümetlerle işbirliği içinde çalışarak vize sorunlarının aşılabileceği daha etkin ve verimli bir ortamın oluşturulmasına katkı sağlayabilirler.
Bursa, Türkiye'nin önemli sanayi merkezlerinden biri olarak, özellikle otomotiv, tekstil, makine ve mobilya gibi sektörlerde güçlü bir üretim potansiyeline sahip. Bu firmaların birçoğu da, dış ticaret odaklı faaliyet gösteriyor. İhracat odaklı firmalar için, yurtdışındaki müşterilerle olan ilişkilerin sürdürülmesi ve yeni müşterilerle bağlantı kurulması oldukça önemli. Özellikle müşteri ziyaretleri, servis ve hizmetlerin sunulması için düzenli olarak yurtdışına seyahat etmek gerekiyor. Ancak, vize başvuru süreçlerinde yaşanan aksaklıklar, bu tür ziyaretlerin gerçekleştirilmesini zorlaştırmaktadır. Seyahatlerde yaşanan belirsizlikler ve gecikmeler nedeniyle potansiyel müşterilerle yapılan görüşmelerin ve ticari anlaşmaların tamamlanması gecikebilir veya riske girebilir. Ayrıca müşteri memnuniyetini olumsuz yönde etkileyebilir. Bunun yanı sıra, Bursa'daki ihracat odaklı firmalar için önemli bir diğer sorun da uluslararası fuarlara katılım olacaktır. Uluslararası fuarlar, yeni müşterilerle tanışma, ürünlerin sergilenmesi ve işbirliği olanaklarının değerlendirilmesi için önemli bir platform sağlıyor. Bu durumun devam etmesi halinde bu tür etkinliklere katılım sağlamak da güçleşebilecektir. Bu nedenle, yerel ve ulusal düzeyde çözümler bulunması ve iş dünyasının uluslararası ilişkilerini güçlendirecek adımlar atılması önemlidir. Bursa iş dünyası olarak, bu süreçte paydaşlarla bir araya gelerek ortak çözümler üretmeliyiz. Bu sorunun çözülmesi, Bursa'nın uluslararası rekabet gücünü artırarak ekonomik büyümeyi teşvik edecektir.
Ayşe Köksal
ERA Alüminyum YKB
Çalışanlarımız fuarlara katılmakta zorluk çekiyor
Vize konusundaki sıkıntılar son dönemde daha da arttı. Bu konunun çözümü için ilgili ülkelerle diplomatik ilişkilerimizin güçlendirilmesi gerekiyor. Çünkü mağduriyetlere sebep olan vize meselesi ticari ilişkilerimizi sekteye uğratıyor, yeni başlayacak ticari ilişkilerimizi de zorlaştırıyor. Çalışanlarımız fuarlara katılmakta zorluk çekiyor, yurt dışı satış ekibimiz de bu durumdan etkileniyor. Bu nedenle yeşil pasaport uygulamasının yaygınlaştırılmasını bekliyoruz.
Nazan Akıncı
Akka Kalıp Enjeksiyon YKB
267 milyar dolar ihracat hedefi nasıl tutacak?
İş insanlarımızın vize sorunu, finansman sorununun çok daha önüne geçti. İhracat, ülke ekonomimizin en önemli kalemlerinde biridir. İhracatın tüm karmaşık süreçlerinin üstesinden gelerek hacimli satışlar yapan iş insanlarımızın dış ticarete ulaşımının önündeki engellerin acilen çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Sanayici ve iş insanlarının vize sorunlarını minimize etmek için; devlet organları karşılıklı girişimlerde bulunmalı, iş insanlarımız hakkında devlet makamları garantörlük yapmalı, gerekli durumlarda teminat vb. güvenceler istenmesi gibi çözümler yaratılarak bu sorun çözüme kavuşturulmalıdır.
İş insanları ve sanayiciler olarak ürettiğimiz ve ihraç ettiğimiz mallarımızı dünya genelinde serbest dolaştırıyoruz ancak bunları üreten sanayicilerimiz sınırda bekletiliyor. Bu durum orta ve uzun vadede dış ticaret açığı olarak karşımıza çıkacaktır. Biz sanayiciler için; yeni pazarlara ulaşamaz, fuarlarda ürünleri sergileyip pazarlayamazken, 2024 ihracat hedefimiz olan 267 milyar dolara, 2026 hedefimiz olan 300 milyar dolara nasıl ulaşacağız?
İhracatımızı olumsuz etkileyecek
Bursa’daki Oda, SİAD ve STK yöneticileri, vize sorununun kısa zamanda çözülmesini beklediklerini dile getirdiler. Sıkıntı nedeniyle ihracatın olumsuz etkilendiğine işaret eden iş insanları, Dışişleri Bakanlığı’nın bir an önce aksiyon alması gerektiğini kaydettiler.
İsmail Kuş
BTSO YKB Yrd.
İnşallah en kısa sürede sıkıntıyı aşarız
Vize problemi bizim açımızdan ciddi bir soruna dönüştü. Ama bundan sonraki dönemde eğer farklı bir kolaylık sağlanırsa, yani ben tahmin ediyorum, inşallah önümüzdeki dönemde herhalde birkaç ay içinde Avrupa Birliği ülkeleri, Schengen vizelerini almaya tekrar başlarız. Almanya, bildiğim kadarıyla Fransa gibi ülkeler yine vize randevularını vermemeye başladılar. İnşallah en kısa zamanda bunları da aşarız diye ümit ediyorum.
Yavuz Uğurdağ
İTSO YKB
İhracatımız olumsuz yönde etkileniyor
Aslında vize sorununu pandemi sürecinden beri sanayicilerimiz üst seviyede yaşıyorlar. Birçok ülkeden vize randevusu dahi alınamıyor. Hatta programlarının başlangıç tarihinin 7-8 ay ötesine randevular veriliyor. Bu randevular verildikten sonra vizenin verilip verilmeyeceği de belli olmuyor. Bu bizim özellikle yurtdışına ihracat yapan firmalarımızı çok olumsuz yönde etkiliyor. Biz İnegöl iş dünyası olarak özellikle mobilya sektörü her daim yurtdışına pazarlamaya ve ikili iş görüşmelerine çıkan sanayicilerimizle ihracatımızı gerçekleştiriyoruz. Bu vize sorununun üst makamlarımızca gerek hükümetimizle gerek bakanlarımızla irtibata geçerek zaten mütemadiyen dönemlerde bu sorunu aktarıyoruz. İnşallah hükümetimiz ve muhatap bakanlıklarımız bu konuda bir girişim yaparak bu sorunun ortadan kalkmasını sağlayacaklardır. Bütün ümidimiz bu yönde. Çünkü sanayicimiz ihracat yapmak durumunda, sanayicimiz yurtdışına ikili iş görüşmeleri için seyahat etmek durumunda. İnşallah problem ülke gündemimizden kısa sürede kalkar. Yoksa bu noktada firmalarımız da çok sıkıntı yaşayacaklar. Özellikle ihracatta dış ticarette yapılan projeler, programlar çok üst seviyede aksamayla karşı karşıya kalacak. Bunun da ihracatımızı negatif yönde etkileyeceği düşüncesindeyiz.
Enes Çelik
Uludağ OSB YKB
Bursa’nın ihracatı sekteye uğruyor, çözüm şart
Son zamanlarda gündemde olan vize sorunu, iş dünyasını da olumsuz etkilemektedir. İspanya, Almanya ve İtalya gibi Avrupa ülkelerinin randevu taleplerini askıya alması, ihracat yapan firmaları etkilemiştir. Bu durum Türkiye’nin uluslararası ticareti ve iş ilişkilerini engellemektedir. Özellikle uluslararası fuar ve toplantılara katılım için vize sorunu ile karşı karşıya gelen sanayiciler, ticari anlamda sıkıntılar yaşamaktadırlar. Türkiye’nin ihracat kapasitesi ve mevcut potansiyeli göz önüne alınarak sorunun acil çözüme ulaştırılması gerekmektedir.
Vize sorununun çözümü için Türkiye'nin diplomatik girişimlerde bulunarak ilişkilerini güçlendirmesi, ülkelerle ikili görüşmeler ayarlanarak karşılıklı vize muafiyeti anlaşmaları yaparak çözüme gidilmesi gerekmektedir. Ayrıca yine vize süreçlerinde dijital platformlara geçilerek işlemleri daha hızlı ve verimli hale getirmesine yönelik çalışmalar başlatılmalıdır. Hükümet ile iş dünyası ortak hareket ederek, çözüm için etkili adımlar atmalıdırlar. Aksi taktirde vize krizi devam ederse ihracat yavaşlayacak ve üretim düşecek, bu durum ihracat hacminde ciddi düşüşlere neden olacaktır.
Sanayinin kalbi olan Bursa’mız otomotiv, tekstil, mobilya ve gıda gibi sektörlerde önemli potansiyele sahiptir. Yaşanan vize krizi özellikle ihracat potansiyelini ve şehrin ekonomisini etkileyerek, ihracat yapan firmalara engel oluşturmaktadır. Avrupa’da büyük bir müşteri potansiyeline sahip olan kentimiz, vize krizi sonrası mevcut potansiyeli sekteye uğramaktadır. Vize krizi nedeni ile yaşanan belirsizlikler, müşteri ilişkilerinde zorluklar ve gecikmeler ticari faaliyetleri de olumsuz etkilemektedir. Özellikle ihracatçılar, vize almakta yaşadıkları güçlükler nedeniyle uluslararası pazara girişte zorlanmaktadırlar. Bu durum gösteriyor ki, global iş dünyasında iş insanları için vizenin serbest olması oldukça önem taşımaktadır. Konunun diplomatik yollarla çözülmesi gerekmektedir.
Zarif Alp
RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
Son yıllarda Schengen vizesi başvurusu yapan ülkeler arasında en fazla ret cevabı alan ülkelerden birisi maalesef Türkiye’dir. Schengen vizesi ile ilgili yaşanan sıkıntılardan dolayı Avrupa ülkeleri ile ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve iş olanaklarının değerlendirilmesi noktasında sanayiciler pek çok zorlukla karşı karşıya kalıyor. Açıkçası bu problemin en kısa sürede çözüme kavuşturulmasını bekliyoruz.
Çünkü iş dünyası temsilcileri olarak, yıl boyunca pek çok kez gerek fuar gerek ticari iş birlikleri gerekse de eğitimler kapsamında AB ülkelerine ziyaretler yapma durumundayız. Özellikle ekonomik aktiviteler küresel anlamda her geçen gün daha da zorlaşırken, vize problemleri de iş dünyasının hareket alanını daha da kısıtlıyor. Bu durum, Türk iş insanlarının Avrupa’da yatırım yapma isteklerini ve fırsatlarını değerlendirme süreçlerini de geciktiriyor.
Karşılıklı diyalog ve diploması ile bu sürece çözüm odaklı yaklaşılması ve bu gidişata kalıcı bir çözüm getirilmesi gerekiyor. Avrupa Birliği ve Schengen bölgesi özelinde yaşanan vize problemlerinin giderilmesi için gerekli adımların ivedilikle atılması en büyük temennimiz. Hazine ve Maliye Bakanımız Sn. Mehmet Şimşek, Türkiye’nin haziran ayında gri listeden çıkacağını açıklamıştı. Bu listeden çıktığımızda vize kolaylığının da geleceğine inanıyoruz. Bu noktada, başvuruların tek bir kanal üzerinden ve dijital ortamdan gerçekleşmesi sürecinin tamamen oturması ile önümüzdeki dönemde bu tür engellerin azalacağına inanıyoruz.
Fatih Şakir
BALKANTÜRKSİAD YKB
Hiç bu kadar vize reddi görmemiştik
400 civarında iş insanımız var. Tabi biz bunlarla sürekli temastayız, yurt dışı sinerjilerimiz sürekli oluyor ama hiç bu kadar vize reddi görmemiştik. Arkadaşlarımız Polonya ve Yunanistan’dan Schengen alamadılar. Bunlar özellikle işle ilgili, yani ellerinde davetiyesi olan insanlar. Davetiyelere cevap bile verilmedi, direkt ret verildi, bu da çok üzücü. Turistik vizede ne kadar otel rezervasyonu varsa o kadar vize veriliyor. Örneğin üç günse, üç gün veriyor vizeyi, o da üzücü. Türkiye maalesef Rusya – Ukrayna savaşında Rusya’ya sırtını dönmediğimiz için, bunun bedelini ödüyor. Bir ticari kısıtlama var. Hatta ürünlerde de Rus çeliği gibi hammadde varsa, ürünleri bile almıyorlar. Aynen geriye gönderiyorlar, bunları da yaşadık. Diğer yandan Batı’nın, Balkanlar’ı çok hızlı bir şekilde önce serbest dolaşım, arkasından da Avrupa Birliği’ne 2025 yılı itibariyle dahil etme hedefleri var. Böylece biz Kapıkule’nin kapısını göreceğiz gibi geliyor bana.
Burada siyasilere görev düşüyor. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın demek olmaz. Avrupa Parlamentosu’nda çifte vatandaş olan milletvekillerimiz var Avrupa’da, onlar rahat gidip geliyor ama sıkıntı ülkemiz adına, ticareti engellemek adına her şey yapılıyor. Diğer taraftan Türk insanı çok hızlı bir şekilde Ortadoğu, Doğu Asya, Türk ülkeleri, Afrika gibi diğer ülkelere, bölgelere kanalize olabiliyor. Tekstilciler gibi, Mısır’da olduğu gibi. Cıva gibiyiz, sağa sola çok hızlı kayıyoruz.
Osman Akın - MARSİFED YKB
Yeşil pasaport memurlar yerine, iş insanlarına verilmeli
Bir süreden beri, özellikle pandemi sonrası vize sorunu giderek artıyor. Ama buradaki asıl problem, turistik vizeden ziyade, iş insanlarının yaşadığı sorun. Burada en önemli konu, devletin girişimde bulunması lazım. Özellikle yeşil pasaport konusunun, devlet memurlarından ziyade, iş insanlarına yönelik olmasıyla ilgili düzenleme yapılmalı. Bir de ihracatçıya verilen yeşil pasaportun sınırları genişletilmeli, belli düzeyde ya da ihracat yapmaya niyetli KOBİ statüsündeki işletmeler de yeşil pasaport uygulamasına dahil edilmeli. Zaten ihracat yapan firmalarımız örneğin davetiye alarak vize sorunu çözüyorlar ama asıl KOBİ düzeyindekiler, gerçekten çok büyük sıkıntı yaşıyorlar. Yeşil Pasaport uygulamasında bir düzenlemeyle sıkıntının daha hızlı bir şekilde çözülebileceğini düşünüyorum.
Tolga Papatya
GESİAD YKB
Sanayicilerimiz sınırda bekletiliyor
Başta ihracatçılar olmak üzere yurt dışı ile iş yapanlar ciddi sıkıntı içindeler. Malların serbest dolaşımı için karşılıklı imza atıyoruz, mallarımızı serbest dolaştırıyoruz ancak bunları üreten iş adamlarımız, sanayicilerimiz sınırda bekletiliyor. Bu uygulama, iş dünyamıza yönelik adeta bir kısıtlama haline dönüştü. Bizler yeni pazarlara açılamazken, fuarlarda ürünleri sergileyip pazarlayamazken, ülkemizin ihracat hedeflerine nasıl ulaşacağız? Sorunun çözümünü bekliyoruz.
Yavuz Kazangil
TOSYÖV Bursa YKB
Yeşil pasaportta kapsam genişletilmeli
Türkiye’nin gerçekten büyümesi için dış pazarlara açılması gerekiyor. Bunun için de firmalarımızın yalnızca ürün satmak değil, sektörü takip etmesi, güncel gelişmeleri yerinde görebilmesi adına seyahatler yapması gerekiyor. Ama vize ciddi bir sıkıntı. Bunun için de devletin önlemler alması lazım. Böyle zorluklarla mücadele ederek ihracatçı yoruluyor. Arkadaşlarımız, vize çok geç çıktığı için fuara gidemedi örneğin. Belli düzeyde ihracat yapan insanlara yeşil pasaport veriliyor. İhracatçıya yeşil pasaport uygulamasının genişletilmesi gerekiyor. Halen var olan vize engelleri Türkiye’nin dış ticaretine gizli bir sınırlama anlamına geliyor. Turistik olarak gitmeyelim belki, ama sanayicinin gitmesi önemli.
Şeyda Şençayır
BUİKAD YKB
Büyük kayıplara neden olacak, önlem alınmalı
Vizelerin üç aylığına kapandığını biliyoruz. Bu noktada iş insanlarının oldukça zorlanacağı bir döneme gidiyoruz. Çünkü fuarlarla, ihracatla veya farklı işletmelerle ilgili görüşmeler nedeniyle yurt dışına çıkacaklar için bu sorun bizim gerçekten önümüzü kapatıyor ve hem moral açısından, hem de parasal açıdan bizlerin gerçekten motivasyonunu düşürmekte. Bu konuda mutlaka açıklık getirilmesi gerekiyor ve nedenleri araştırılıp çözüm üretilmesi lazım. Zaten vize problemleri, retler çok geliyordu ama bununla ilgili bir anda vize sistemlerinin kapatılması, ötelenerek vize randevularının verilmesi bizleri oldukça zora soktu.
Servet Yılmaz
BEKSİAD YKB
Mağduriyet var, iş dünyasına ayrıcalık sağlanmalı
İş dünyasının, ihracatçının yurt dışı programları için gideceği ülkelerden vize alamaması önemli bir problem ve bu konuda ciddi mağduriyetler yaşanıyor. Bizler sürekli olarak yurt dışı ile bağlantılıyız. Pazar araştırması yapmamız gerekiyor, fuarlara iştirak etmemiz veya yurt dışındaki müşterilerimiz ile yerinde görüşmemiz gerekiyor ama vize alınamadığı için gidilemiyor. İş dünyasına bir ayrıcalık sağlanmalı.
Hasan Eker
TÜRSAB YKB Yrd.
İnsan haklarını önemseyen AB, bunu çözmeli
TÜRSAB olarak büyükelçiliklerle, bakanlıklarla ve konsoloslarla en üst düzeyde görüştük, ayrıca yazılı olarak da sorunları bildirdik. Buradaki ana sorunumuz, büyükelçiliklerin bildirdikleri yoğunluktan dolayı vize veremediklerini belirtiyorlar, fakat ülkeler çok büyük sorunları çözüyor, bu da önemli bir sorun. 5-6 fazla personel istihdamıyla çözülebilecek bir konu, bunun çözülmemesi bize çok büyük zarar veriyor. Sadece turizme değil, ticarete de büyük zarar veriyor. Türkiye’de birçok şirket Avrupa’yla çalışıyor ve bunların sözleşmeleri var, taahhütleri var, personellerini gönderemiyorlar veya bazı ihracatları yapamıyorlar, fuarlara katılamıyorlar. Dolayısıyla ülke ticaretine de büyük zarar veriyor. Beklentimiz, bu konunun mutlaka çözülmesi ve çok kolaylıkla da çözülebileceğini düşünüyoruz. Acentalarımıza da kefil olup konsolosluğu da bu konuda güvence altına alabiliriz, yani bize de kota verilerek bizimle beraber hareket edebilirler. Bu uluslararası insan haklarına aykırı bir durum, dolayısıyla her konuda insan haklarını çok önemseyen özellikle Avrupa ülkelerinin bu insan hakları sorununa en kısa sürede çözüm bulacağına inanıyoruz. Zaten vize geliri de büyük bir gelir. Buradan elde edilecek gelirle, buraya istihdam edilecek ek personeli rahatlıkla karşılayabilirler.
Ömer Kula
UTİYAP YKB
Bu gidişle Balkanlar’a da vizesiz giremeyiz
Vize meselesi aslında milyon dolarlık ihracat yapanlar için ya da yakın geçmişte Schengen vizesi almış olanlar için çok da büyük bir problem değil. Ama ticarete yeni başlamış ve büyütmek isteyenler için çok büyük bir handikap. Yani Avrupa pazarına hiçbir şekilde adım atamamak, vize alamamak büyük problem. Özellikle son dönemde Almanya, İtalya ve İspanya’nın vize randevularını Mayıs 2024 ayı sonuna kadar kapatması rahatsızlık verici. Halen Kosova, Makedonya’ya yaptığımız ziyaretleri pasaportla yapabiliyoruz ama Avrupa Birliği uyum çerçevesinde büyük ihtimalle yakın gelecekte oralara da vizesiz giremeyeceğiz. Bununla ilgili Dışişleri Bakanlığı’nın aksiyon alması gerekiyor. Firmalara kesinlikle destek olmaları gerekiyor. Biz, Uluslararası Ticaret İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği (UTİYAP) olarak bir şekilde kolaylık sağlanması gerektiği düşüncesindeyiz, yoksa bu kriz daha da büyüyecek. İnsanlar vize alamadığı için fuarlara katılamaz hale geldi. Umarım bakanlık sorumluluk alır ve vize kolaylığı sağlanır.
Erdinç Acar
ARSİYAD YKB
Hükümet nezdinde bir uygulama yapılmalı
Türkiye için son 5-6 aydır Avrupa ülkelerine vize sorunu git gide büyüyor. Son birkaç haftadır Almanya, İspanya ve İtalya vizeleri yoğunluk gerekçe gösterilerek öteleniyor. Ama şöyle söyleyeyim, Türkiye aslında bunu hak etmiyor. Buna karşılık hükümet nezdinde bir uygulama yapmak lazım, bu konuda çok mağduruz. Özellikle ihracat yapanların vize peşinde koşması gerçekten üzücü.
Recep Öztürk
BUDSİAD YKB
Vizelerin kolaylaştırılması lazım
Bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için vizelerin zorlaştırılması bir yana daha da kolaylaştırılması gerekir. Bununla ilgili ülkemizi ve markaları daha tanıtabilir pozisyonda olmamız açısından vizelerin bize çok çok daha kolaylaştırılıp, ülkemizi ciddi anlamda iyi yerlere taşımamız gerekiyor ve ürünlerimizi satabilmemiz gerekiyor. Sanayicilerimize vizelerin kolaylaştırılıp, desteklerin sağlanması gerektiği kanaatindeyim.
İlker Duran
AFSİAD YKB
Ticari ilişkileri zarar görmektedir
Bilindiği üzere Bursa’nın Avrupa ile çok sıkı ticari ilişkileri var. Bu nedenle de Avrupa ülkelerine seyahat için özellikle iş dünyasının vize sorunu yaşamaması çok önemli. Her ne kadar Almanya, İspanya ve İtalya gibi ülkeler vize konusunda artan şikayetler üzerine böyle bir sorununun olmadığı ve vize işlemlerinin askıya alınmadığı yönünde açıklamalar yapsalar da, iş dünyası olarak Avrupa ülkelerine seyahat etme konusunda ciddi sorunlar yaşamaktayız.
Son dönemde sıkça yaşadığımız vize gecikmelerinden dolayı, birçok işletmemiz Avrupa’da gerçekleşen fuarlara katılamamakta, ticari ilişkileri zarar görmektedir. Müşteri ziyaretleri, fuarlar, ve ikili iş görüşmeleri gibi faaliyetler yapabilmek adına hızlı ve çabuk Schengen Vizesi alma ihtiyacı bulunmaktadır. Bu sorun bir an önce kalıcı bir şekilde çözüme kavuşmalıdır. Global ticari ahlaka ve sisteme yakışmayan bu uygulamalardan Avrupa ülkeleri bir an önce vazgeçmelidir.