İlk baştan belirteyim ki, ben bir bilim adamı değilim. Yazılarım da bir tez değil; bilim adamlarınınki gibi uluslararası akredite edilmiş yazılar ise hiç değil.
Yazılarım, fikir yazılarıdır ve fikirler tamamen bana aittir. Yazılarım, genel olarak gördüğüm ve okuduğum konuların veya köşe yazılarıma konu olan meselelerin; araştırılarak gerçeğe dayalı bir şekilde, topluma, gençliğe veya geleceğe mesaj verir şekildedir. Eğer bir robot hakkında yazı yazarsam; mutlaka ya robotu görürüm ya yakından ilgilenirim ya da çok detaylı olarak okurum.
Tek bir cümle için veya bir cümlelik tarif için bile sayfalar okurum. Bunun yanında yazımda bir başkasının kullanmış olduğu cümle var ise mutlaka belirtirim. Bazen de yazılarımda hayal ile gerçeği birleştirerek; geleceği görmeye çalışırım.
Son iki hafta içindeki köşe yazılarıma gelen yorumlardan sonra ‘Tek kişi ile gökdelen inşaatına doğru’ adlı yazımla ilgili nereden esinlendiğimi anlatmak istiyorum.
Avrupa’nın gelişmiş bir ülkesinde iki ay önce endüstri 4.0 teknolojisi uygulamalı makineler yapan bir fabrikada alüminyum, metal, paslanmaz, poliüretan köpük ve çok sayıda birleştirme kompetanları birleştirerek otomatik kapılar yapan bir makinenin yapımına şahit oldum. Makineyi görünce şaşırmıştım, çünkü neyin nereden gittiğini ve nasıl üretime dönüştüğünü anlamak için bile çok zordu. Kapıların en büyük özelliği otomatik, fotoselli ve alıcılar tarafından Lego gibi birleştirilerek yapılıyor olması. Sadece telefon ile sipariş veriyorsunuz ve dünyanın her yerine paketlenmiş olarak gidiyor, kapıları bir çekiç, tornavida ve el matkabı ile yapabiliyorsunuz. Makinayı sizlerle paylaşmak için resim bile çektim, karmakarışık çelik konstrüksiyonlar, elektronik cihazlar, kablo yığınları, yazılım ile donatılmış gösterge kutuları, panolar ve kablolar…
Bir iş insanı olarak topluma faydalı olmaya çalıştığım için, o makineyi görünce, gördüklerimi ve bildiklerimi birleştirerek ‘Tek kişi ile gökdelen inşaatına doğru’ yazımı iki hafta önce kaleme aldım ve bu bir gerçek. İşte o makinadan yola çıkarak bir kompozisyon oluşturmak koşulu ile yazı yazdım…
Genelde yazılarımı bir konu üzerine oturtturarak hikayemi oluşturmaya çalışırım. Tekrar ediyorum yazmış olduğum her şeyin altında bir bilimsel gerçeklik vardır ve tek kelimelik yanlış ile siz okuyucuların karşısına çıkmamak benim en büyük ölçümdür.
Her şeyden önce faydalı bir konuyu toplumla paylaşmak benim için duyguların en iyisi ve güzelidir.
Saygılarımla…