Cumhuriyetin ilanından sonra Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yoğun çabaları ile her alanda önemli atılımlar yapıldı. Bu atılımlar arasında şüphesiz en dikkat çekici olanlardan birisi de, o kadar yoksulluk ve ekonomik sıkıntılar içerisinde yapılan ve büyük başarı sağlanan uçak ve motor sanayileridir. Kurulan uçak fabrikası ile çok sayıda ve çeşitte uçak üretilirken ilerleyen yıllarda yanlış politikalar sonucu ne yazık ki kapatılan uçak ve motor fabrikalarının akıbeti, kim tarafından neden kapatıldıkları gibi sorular, en çok merak edilen konuların başında geliyor.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında uçak fabrikası kurulması öncesinde ilk uçak, Türk Havacılığı’nın sembol ismi olan ve günümüzde üretilen yeni nesil temel eğitim uçağına adı verilen Vecihi Hürkuş tarafından 1924 yılında üretilmiştir.
Türk Hava Kurumu, Cumhuriyetin ilanından 16 ay sonra 16 Şubat 1925’te Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün emirleriyle “Türk Tayyare Cemiyeti” adıyla kurulmuştur. Cemiyet’in kuruluş amacı; Türkiye’de havacılık sanayisini kurmak, havacılığın her yönüyle gelişmesini sağlamak, bunlar için gerekli araç ve gereci hazırlamak; personeli yetiştirmek ve “Uçan Bir Türk Gençliği” yaratmaktı.
THK’nın kurulmasından sonra uçak fabrikası kurulması için harekete geçildi ve Alman Junkers firması ile ortaklaşa olarak 15 Ağustos 1925 yılında Kayseri’de Tayyare, Otomobil ve Motor Anonim Şirketi (TOMTAŞ) kuruldu. Fabrika 1930 yılından sonra seri üretime geçti ve Kayseri fabrikasında 212 adet, bilahare kurulan Etimesgut tesislerinde ise 10 yıl içinde 5 ayrı tipte 134 adet uçak üretildi. Bu dönemde Ankara’da dönemin ve dünyanın en gelişmiş rüzgâr tüneli inşa edilmişti. Sonrasında Alman firması ile yaşanan anlaşmazlıklar sonucu sözleşme feshedildi ve Junkers hisseleri Türk tarafınca satın alındı. Kayseri fabrikasında üretilmiş ve 1951 yılında Danimarka’ya satılmış THK-5A modeli ambulans uçaklardan birisi hala Kopenhag sağlık müzesinde sergilenmektedir. Danimarka daha sonra 1953 yılında 26 adet daha sipariş vermek istemiş, ancak bizim siyasi zihniyet, kendisi ABD’den savaş uçağı almazmış gibi bir taraftan “uçak harp silahıdır, yurt dışına satılamaz” diye bir gerekçe ile siparişi engellerken, diğer taraftan her türlü desteği keserek fabrikaların zor duruma düşmesini seyretmiş. Danimarkalı yetkililer 1958’de sipariş için yeniden gelmişler ancak o tarihte fabrika kapatılmış, hem de jet motorlu model çalışmaları başlatılmış iken.
1936 yılında Türkiye’de pek çok ilke imza atmış, ileri görüşlü iş adamı Nuri Demirağ, havacılığın önemini görmüş ve uçak fabrikası kurma girişimine başlamış. Millî uçak fabrikası kurmanın önemi üzerinde durmuş ve servetinin büyük kısmını bu konuya vakfetmiş.
Demirağ, uçak fabrikasını memleketi Divriği’de kurmayı planlamış. Öncelikle İstanbul’da bir deneme atölyesi kurmuş. Beşiktaş’ta Barbaros Hayrettin Paşa Türbesi yanındaki fabrika binasının temeli 17 Eylül 1936 tarihinde atılmış ve inşaat hızla tamamlanmış. Bu arada Demirağ, deneme uçuşları için Yeşilköy’deki Elmas Paşa Çiftliği’ni satın almış. Yeşilköy’deki arazi üzerine büyük bir uçuş pisti, hangarlar ve uçak bakım atölyesi inşa ettirmiş Kurulduğunda “Gök Okulu” olarak adlandırılan ve günümüzde Uluslararası İstanbul Atatürk Havalimanı olarak kullanılmakta iken, yeni yapılan İstanbul Hava Limanı nedeniyle boşaltılarak âtıl duruma getirilen Yeşilköy tesisleri, döneminde Avrupa’nın en büyük havaalanı olan Amsterdam Havaalanı’ndan daha büyük ölçekte inşa edilmişti.
Uçakları kullanacak Türk pilotların yetiştirilmesi için kurulan Gök Okulu’nda 1943 yılına kadar 290 pilot yetiştirildi. Demirağ, Yeşilköy’deki Gök Okulu’ndan önce Divriği’de bir Gök Ortaokulu açmış ve 150 yataklı öğrenci yurdu yaptırmıştı. Sivas’ın hiçbir ilçesinde ortaokul yokken Divriği’deki okulda öğrencilerin her türlü ihtiyacı karşılanıyor, öğrencileri havacılığa özendirmek için İstanbul’a getiriyor ve onlara uçuş dersleri verdiriyordu. Demirağ’ın hedefi Divriği’de bir Gök Üniversitesi kurmaktı ancak devletten yeterli yardımı göremedi. İstanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde Uçuş Mühendisliği Bölümü kurulması için çaba sarf etti.
Devam edecek.