Kıymetli okurlar, hepimizin malumu üzerine Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/52). İle bir takım mevzuat değişiklikleri yapılmıştır. Bu değişiklikler ile dövizli sözleşmeler ve döviz cinsinden ödemelere ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Danışmanlığını yürüttüğümüz bazı şirketlerin serbest bölgelere yapmış oldukları mal ve hizmet teslimleri ise mevzuat hükmünün uygulamasında bazı karışıklıklara sebebiyet vermektedir. Tebliğin 19 uncu madde hükmünde “Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin işveren veya hizmet alan olarak taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür” hükmü yer almaktadır.
Bunun yanında 2 Mayıs 2018 tarihli Sermaye Hareketleri Genelgesi’nin 18’inci maddesinin üçüncü fıkrası “6/6/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun 6’ncı maddesi uyarınca serbest bölgeler kambiyo mevzuatının uygulanması bakımından Türkiye Gümrük Bölgesi dışında kabul edildiklerinden serbest bölgede yerleşik firmalar bu Genelge kapsamında yurt dışında yerleşik kişi olarak kabul edilecektir” hükmü de açıktır.
Ayıca Katma Değer Vergisi Kanunu İhracat Teslimi ve Yurt Dışındaki Müşteriler için Yapılan Hizmetler başlıklı 12’nci maddesinde;
1- Bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır:
a) Teslim yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya veya 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 95’inci maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre faaliyette bulunan gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılmalı veya mallar yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmelidir.
b) Teslim konusu mal Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olmalı ya da gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına veya yetkili gümrük antreposuna konulmalıdır. Teslim konusu malın ihraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki firmalar veya bizzat alıcı tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde değerlendirilmesi durumu değiştirmez hükümleri son derece açıktır.
Bu doğrultuda muhtelif mevzuat hükümleri serbest bölgelere yapılan teslimlerin ihracat sayılan teslim olduğu ve dövizli ödeme kısıtlaması kapsamında olmadığı açıktır.
Bu doğrultuda özellikle ithalatçı şirketlerin mağduriyet yaşamasının önüne geçilmesi amacıyla mali idarenin serbest bölgelerde şubesi kurulu şirketlerde dahil olmak üzere tebliğ hükmünde açık bir düzenleme ile soru işaretlerini ortadan kaldırması tarafımızca son derece elzem görülmektedir.