Diğer binek araçlarına göre daha pahalı olduğu için, Türkiye’de çok yaygın olarak kullanılmasa da en lüks araç deyince ilk olarak akla gelen markaların başında İngilizlerin Rolls Royce’u gelmektedir. 1904 yılında, mühendis ve pilot Charles Stewart Rolls, tasarımcı ve mühendis Henry Royce ve Claude Johnson adında üç ortak tarafından kurulan Rolls-Royce Holdings PLC (Public Limited Company) diğer adıyla Rolls- Royce Limited Şirketi otomotiv, mühendislik, havacılık ve savunma alanlarında faaliyet gösteren Londra merkezli çok ünlü bir şirketti. Henry Royce, 1904’te ilk otomobili imal ettikten sonra, araba satıcısı Rolls ile tanıştı ve arabaların satış işini ona verdi. Arabanın markası da iki ortağın soyadını içeren Rolls-Royce cümlesinden oluştu.
Şirketin ilk amacı ileri teknolojiyle lüks otomobil üretmekti, fakat uçağı yapan Wright Kardeşler ile tanıştıktan sonra uçak motoru üretiminde ilk sırayı aldılar.
Şirket, zırhlı araç, savaş uçağı ve motor üretiminde büyük başarılara imza attı.
Tüm bu başarılara rağmen, Rolls-Royce şirket ne yazık ki, 1971 yılında iflas etti.
Daha sonra farklı bir oluşumla uçak motoru imalatına devam eden Rolls-Royce, bugün dünyanın en büyük, önde gelen uçak motoru üreticilerinden biri olma başarısını da sürdürmektedir.
Trent 500, Trent 600, Trent 700, Trent 900, Trent 1000 ve Trent XWB serisiyle yüzlerce motora imzasını atmıştır.
Birleşik Krallık topraklarında doğan ve gelişen bu şirketin binlerce çalışanı arasında tüm dünyadan farklı ülkelerden beyaz ve mavi yakalı insanlar görev yapmaktadır. Bunların arasında değişik kademedeki Türkler’in olduğu gerçek.
Rolls-Royce’da tepe noktalara yükselen Türklerden biri de Tufan Erginbilgiç oldu. Bir süre önce vefat eden ünlü gazeteci Hıncal Uluç’un dayısının oğlu olan Tufan Erginbilgiç, Rolls-Royce’un CEO koltuğuna oturma başarısını göstererek memleketi Kilis’i ve ülkemiz Türkiye’yi onurlandırdı. Kendisine müteşekkiriz.
1982 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği Bölümü’nü bitirip, 1986’da Boğaziçi Üniversitesi’nde MBA programını ve 1989’da da Ohio State Üniversitesi’nde Ekonomi üzerine yüksek lisans eğitimini tamamlayan Erginbilgiç ünlü petrol şirketi BP’nin Avrupa Perakende Operasyonları Başkanlığı görevinden sonra,Madeni Yağlar Bölümü Dünya Başkanlığı görevlerinde bulundu.
2009 yılında BP Global Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı’na getirilen Erginbilgiç, 2014-2020 yılları BP Genel Müdürü (CEO) olarak atandı.
2011-2018 yılları arasında GKN PLC. Yönetim Kurulu üyesi olarak görev aldı ve 2020 yılında Global Infrastructure Partners’a (GIP) ortak olarak katıldı.
Tufan Erginbilgiç, DCC PLC ve New York Borsa’sında kote CNH Industrial şirketlerinde Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptı. 2017’den bu yana Surrey Üniversitesi Stratejik Danışma Kurulu’nda görev yapan Erginbilgiç, 31 Mart 2021 tarihinden itibaren Tüpraş’in Yönetim Kurulu Bağımsız Üyesidir.
Ataması geçen yıl yapılan ve Warren East’ın yerine 1 Ocak 2023 tarihinde Rolls-Royce Holdings PLC’nın CEO’luk koltuğuna oturan Tufan Erginbilgiç, ilk gün 4 bini aşkın beğeni alan sosyal medya hesabındaki paylaşımında tatlı heyecanını ve haklı gururunu şöyle dile getiriyordu. “Herkese merhaba. Rolls-Royce ‘in CEO’su olarak ilk günümün sonu, buradaki ilk yazım için doğru zaman gibi geliyor. Rolls-Royce, güçlü bir markaya sahip karmaşık, çok bölümlü bir küresel işletmedir ve yeni bir fırsat çağını karşılamak için şirketimizi acilen geliştirmeliyiz. Burada, LinkedIn’de aktif olmayı planlıyorum, sadece bu yeni bölümü yazarken Rolls-Royce’un inanılmaz hikayesini anlatmaya yardımcı olmak istediğim için değil, aynı zamanda sizden haber almak istediğim için. Yeni meslektaşlarım tarafından enerjilendirildim ve önümüzdeki aylarda küresel ekibimizin mümkün olduğunca çoğuyla tanışmak için sabırsızlanıyorum. Büyük şirketler zorlu zorlukların üstesinden gelir. Kazanmak kolay olmayacak, ama birlikte olağanüstü şeyler yapabiliriz.”
Bir süre önce yazdığım “Dünyayı yöneten çok uluslu Türkler” başlıklı yazımda havacılık ve turizmde global meslek örgütlerinde seçilerek görev yapan Türk ve Türkiye kökenli isimlerden bahsetmiştim. Dünya devi olan ticari kuruluşlarda kimin hangi şirkette hangi göreve, nasıl yükseldiklerinin hikayesini yazmak bana da ayrı bir keyif veriyor.
Tıpkı Tufan Bey’i yazdığım gibi. Yeni ve yazılmayı bekleyen
başarı hikayelerinde görüşmek üzere.
Mutlu yarınlar Türkiyem.