Sınai Mülkiyet Hakları bir işletmenin ve hatta bir ülkenin geleceğini şekillendiren önemli etkenlerden biridir. Her gün ismini zikrettiğimiz birçok uluslararası firmanın markalarının, patentlerinin toplam değeri kalan tüm mal varlığının toplam değerinden onlarca kat fazla.
Bu oyundaki en önemli aktörlerden biri de teknik alandaki buluşlarınızın korunması, bu alandaki patentlerin analizi gibi kritik görevleri müvekkilleri adına gerçekleştiren patent vekilleridir. Patent vekilliği dünyada bariyeri en yüksek mesleklerden biri olarak bilinir. Zira iyi bir patent vekilinin mühendislik ya da temel bilimlere ilişkin bilgilerle fikri mülkiyet hukukunu tek bir potada eritmiş olması ve kendini de bu alanda sürekli güncel tutabiliyor olması gerekir.
Ülkemizde fikri mülkiyet danışmanlığı alanında faaliyet gösteren binden fazla patent danışmanlık ofisi mevcut ve bu şirketler içinde marka ve tasarım tescillerinde yetkin çok sayıda danışman da var. Ancak konu mühendislik ve hukuk bilgisini bir arada gerektiren patente geldiğinde, olması gereken standartlarda hizmet verebilecek şirket sayısı ne yazık ki hala çok düşük.
Bu konuda yetersizlikler genelde son derece haksız bir fiyat rekabetiyle örtülmeye çalışılıyor. Oysa doktor, avukat ya da mali müşavir seçilirken gösterilen hassasiyet patent vekilinizi seçerken de gösterilmeli, salt hizmet bedelinden ziyaret fiyat-performans-yetkinlik oranına dikkat edilmeli.
Sonucunda ülkemizin değeri olacak birçok değerli buluş yetkin olmayan danışmanlar tarafından yazılan ve dolayısıyla da çok kolay delinebilir patentler ile korunamaz hale geliyor. Ya da şirketler danışmanları tarafından doğru yönlendirilmedikleri için tescil olmayacağı daha baştan belli olan bir patente on binlerce dolar para harcayabiliyorlar ya da dünyada benzeri olmadığını düşündükleri bir buluşu piyasaya sürdüklerinde ağır yaptırımları olan bir patent ihlal davası ile yüzleşebiliyorlar.
Uzun yılladır Sınai Mülkiyet alanında çalışan profesyonel biri olarak ne yazık ki pek çok kez bu durumlara şahit oldum, hala da olmaktayım. Bu noktada çalışılacak patent ofisini seçme kararını verecek kişilere kılavuzluk edecek temel bir kontrol listesi hazırlama ihtiyacı hissettim. Liste şöyle:
Patent ofisinde şirketinizin faaliyet gösterdiği teknik alanda mı eğitimli (mühendislik ya da temel bilimler) bir patent uzmanı/vekili var mı?
İşlerinizi yapacak patent uzmanı/vekili ile buluşunuzla ilgili hususları görüşebilmek üzere direk iletişim kurabiliyor musunuz? Patent ofisinin kurucusu/ortakları arasında asgari 10 yıl ve ötesi tecrübeye sahip tecrübeli bir patent vekili var mı? Patent ofisinin referansları arasında patent aktivitesi yoğun firmalar/üniversiteler var mı? (Yanıltıcı beyanlara karşı belli referansları mutlaka arayınız) Firma ulusal ve uluslararası düzeyde hatasız bir fikri hak portföy takibi yapabilmek adına güçlü bir insan kaynağı ve/veya yazılım altyapısına sahip mi?
Aslında buna ilave bir bu kadar daha kriter olsa da ben burada en olmazsa olmaz olanları belirtmek istedim. Buna göre bu temel şartları bile sağlayamayan bir patent danışmanlık ofisinin buluşunuzun korunması ya da patent tarafındaki farklı danışmanlıklar noktasında sağlıklı bir iş çıkarması ne yazık ki düşük bir ihtimaldir.
Buluşlar ülkemizin geleceğini şekillendirecek önemli milli servetlerimizden biridir, dolayısıyla hem buluş sahipleri hem de biz patent vekillerinin konuya hep bu hassasiyetle yaklaşması gerektiğini düşünüyorum.
Umarım faydalı bilgiler aktarabilmişimdir.
Sevgi ve saygılarımla.