Otomotiv sektöründe küresel çapta yaşanan çip krizi, dünya çapındaki birçok firmanın üretimlerini durdurmasına ya da büyük derecede kısmasına sebep oldu. Yarı iletken sektöründe yaşanan tedarik sorunları Türkiye’deki otomotiv üreticilerini de olumsuz etkiledi.
Oyak Renault Genel Müdürü Dr. Antoine Aoun, dünya genelinde yaşanan çip tedariki sıkıntısı nedeniyle 15 – 22 Mart tarihleri arasında üretime ara vereceklerini açıkladı. Ana sanayide yaşanan sıkıntılar, yan sanayi üretimini de durma noktasına getirdi.
Küresel otomotiv endüstrisindeki şirketler, özellikle Avrupa’daki otomobil üreticileri, elektronik bileşen eksikliği nedeniyle üretime ara vermek zorunda kalıyor. General Motors, Ford, Honda ve Nissan gibi otomotiv üreticilerinin üretimlerine ara verme kararının ardından Oyak Renault’un da üretime ara verme kararı alması, otomotiv yan sanayicilerini de düşündürüyor. Otomotivde yaşanan sıkıntıları sektör temsilcileri EKOHABER’e değerlendirdi.
Baran ÇELİK
OİB Başkanı
Bloomberg TV’de yaptığı
konuşmasından alınmıştır…
Dünya otomotiv endüstrisi son yıllarda teknolojik bir dönüşüm içinde. Otomobil artık, mobilite ekosisteminin içine dahil olan bir ürüne dönüştü ve içinde kullanılan çip modüller de her yeni nesil araçta daha fazla kullanılıyor. Bizim de sıklıkla dile getirdiğimiz otomotivdeki bu dönüşüm, şu an dünyada yaşanmakta olan çip sorunu gibi yeni riskleri de beraberinde getiriyor. Buna rağmen böyle bir krizle karşı karşıyayız. Bunun ana sebebi; pandemi. Pandeminin ilk aylarında otomotiv sektöründe kısmen üretime ara verme ya da üretimde yavaşlama söz konusuydu. Bu dönemde çipin kullanıldığı diğer alanlar olan elektrikli ev aletleri, akıllı telefon, tablet, oyun konsolları, TV gibi ürünlerin üreticileri, daha yüksek rakamlarla üretim yaptılar. Çip üreticileri de otomotivde kaybolan pazarlarını hemen diğer alanlara kaydırdı.Haziran ayından itibaren otomobil pazarı yeniden eski ivmesini yakalamaya başladı. Bununla birlikte çip üreticileri, ürünlerini otomotiv sektörüne hemen yönlendiremedi. Böylece sektörümüzde şu anda tedarik zincirinin içinde çok büyük bir payı olmayan çipten kaynaklı inanılmaz bir kayıp oluştu. Çip krizi nedeniyle 2021 ilk çeyrekte beklenen üretim kaybı küresel çapta 945 bin adet araç. Elektrikli araçlar yaygınlaştıkça gelişmiş çipler gerektiren otonom sürüş gibi özellikler arttıkça çip üreticileriyle otomotiv endüstrisi arasındaki ilişki daha da artacak.
Erol GÜLMEZ
NOSAB YKB
Yaşadığımız salgında, çip üreticilerinin hızlı tüketim ürünlerine yönelmesi otomotiv sektöründe aksamaya sebep oldu. Dijital dönüşümüne her gün bir yeni gelişme ekleyen ve son teknolojili elektronik bileşenlere ihtiyaç duyan sektör, doğal olarak, çip tedarik edemeyince üretimlerini yavaşlattı veya durdurdu. Avrupa’daki ana sanayi üreticilerinde bundan kaynaklı bir tedarik sorunu var, durumun Türkiye’ye de sıçraması kaçınılmazdı. Nitekim geldiğimiz noktada Renault üretimini bir haftalığına durduracağını açıkladı. Bu durum otomotiv sanayiinin kalbi olan Bursa’da pandemiden sonra hızlanarak toparlanmış olan otomotiv sektörünü elbette yavaşlatacaktır. Üretimi azalttığı gibi, üretim maliyetlerinin de artmasına sebep olacaktır. Üstelik yalnızca çip tedarikinde değil, çeşitli hammadde kalemlerinde de tedarik sıkıntısı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’de bu sorun henüz Avrupa’da olduğu kadar derinleşmedi. Bunun sektörel bir bunalıma dönüşmemesi için tüm ülkelerde aşılama çalışmalarının tamamlanması gerektiğine dair bir görüş var. Ben de bu görüşe katılıyorum. Zira tam anlamıyla normalleşmeden ekonomi ve üretim faaliyetlerindeki aksaklıkların önüne geçmek imkânsız. Bir ülke açılsa diğer ülkede vaka sayısı artıyor ve kapanma oluyor. Bunun etkileri aylar sonra ondan ürün tedarik eden diğer ülkenin üretim süreçlerine yansıyor, o da diğerini etkiliyor. Zinciri oluşturan tüm halkalar böylece güçlüğü yaşamış oluyor.
Ayhan KORGAVUŞ
Ünver Group YKB
İhracatı, ithalata dayalı bir ülke olarak, üretim hacmimizin artışa geçtiği bu günlerde küresel ölçüde oluşan hammadde tedarikindeki aksamalar üretimimizi ve buna bağlı olarak ekonomik göstergelerimizi de olumsuz etkilemeye başlamıştır.
Hammadde tedariki temininde aksamalar üretim duruşlarına yol açacağı gibi alternatif tedarik kaynakları oluşturulmaması halinde uzun süreli krizler oluşturabilir. Ülkemizin olumlu seyir gösteren ekonomik göstergeleri bu süreçten olumsuz etkilenebilir. Bursa’mız güçlü otomotiv yan sanayi kuruluşları ile kısa süreli üretim duruşlarını yönetecek bilgi deneyim ve tecrübeye sahiptir. Ancak tedarikte yaşanacak uzun süreli duruşlar üretimde olduğu kadar ihracat ve istihdamda da ağır kayıpların yaşanmasına sebep olacak ve otomotiv yan sanayi kuruluşlarında finansal krizlere yol açacaktır.
Ülkemizin içinde bulunduğumuz krizin etkilerini en aza indirmek amacıyla acil olarak tedarik zinciri önceliklerimizi gözden geçirmeli ve üretim operasyonlarımızın sürekliliğini sağlayacak şekilde alternatif tedarik stratejileri belirlemeliyiz. Otomotiv sektörü olduğu kadar katma değeri yüksek ürün gruplarında da sektörel büyümeye ihtiyacımız var. Bu büyümeyi sağlamak amacıyla yeni yatırımlara ve bu yatırımların sürekliğinin sağlanması için de güçlü bir finansal altyapıya ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim.
Ş. Eren ERTOKSÖZ
Oktay Holding YKB
Pandeminin ardından birçok pazarda durgunluk yaşanmaya başlandı. Fakat otomotiv sektöründe durgunluk az hissedildi. Sektörün bir yandan yaşadığı yıkıcı değişikliklere bir de belirsizlik süreci eklenmiş oldu. Belirsizliğin ortasında, tedarikçilerin kapsamlı bir yaklaşım benimsemesi ve bu çalkantılı zamanlarda ayakta kalmak için bir dizi senaryo ve sağlam acil durum planları geliştirmesi kritik önem taşıyor. Bu arada ham madde fiyatlarının büyük değişimi, arz talep dengesinin bozulması hammadde fiyatlarında büyük artışlara sebep verdi. Petrolden alüminyuma, bakırdan taşımacılık maliyetlerine kadar birçok girdi kaleminde ciddi artışlar yaşandı. Nakit akışının kar ve zararı ile bilanço etkisini anlamak için çevik ve doğru senaryo modellemesine erişim hiç bu kadar önemli olmamıştı. Bu dönemde çıkarılan en önemli derslerden biri, otomotiv endüstrisinin yerel tedarik zincirleri geliştirmeye öncelik vererek daha hızlı tepki verebilmeyi sağlaması gerektiği oldu. Salgın, küresel olarak optimize edilmiş bir tedarik zincirinin güvenlik açığını da ortaya çıkardı. Otomotiv üreticileri, süreçte kazanılan verimliliklerin esnekliği tehlikeye attığının farkına vardılar. Bunun dünyanın karşı karşıya kalacağı son salgın veya doğal felaket olmayacağı açık. Küresel aksamalar daha sık hale geldikçe, tedarik zincirleri de uyarlanabilir daha fazla vurgu yapacak şekilde gelişecek.
Ali Hakan SÜALP
İnsu Teknik YKB
Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs sürecinin küresel ekonomide en fazla etkilediği alanların başında tedarik zincirleri geliyor. Yaşanan pandemi nedeniyle tedarik sorunu hemen tüm sektörlerde kendini hissettiriyor ve maalesef bazı firmalar üretimine ara vermek zorunda kalıyor.
Küresel tedarik zincirlerinde yaşanan sıkıntılar, sanayimiz için sıkıntılı bir süreci beraberinde getirebilir ve salgının etkisiyle üretimde oldukça ciddi aksamalar yaşanabilir. Bu nedenle stratejik planlar yapılmalı ve ona uygun bir şekilde yol alınmalı. İnsu Teknik olarak, bu dönemi oldukça iyi yönettiğimizi söyleyebilirim. Korona virüs sürecine rağmen 2020 yılını hedeflerimize ulaşmış bir şekilde bitirdik. Yaşanabilecek her türlü olasılığı göz önüne alarak çalışmalarımıza devam ettik. Güçlü altyapımız sayesinde herhangi bir sıkıntı yaşamadan üretimimize devam ettik. Yılların verdiği deneyim ve uzman kadromuz sayesinde faaliyetlerimizde bir sıkıntı yaşamıyoruz.
Kaliteli ve esnek üretim kabiliyetimizle, sektörümüzde oluşabilecek her türlü duruma karşı planlarımızı oluşturuyor ve gerekirse revize ediyoruz. Tecrübeli ve güçlü yapımız, sektörün ihtiyaçlarına uygun tasarım kabiliyetimiz ve uygun çözüm sunma yeteneğimiz ile sürekli yeni projeler üretiyor ve kendimizi her geçen gün geliştiriyoruz. Ülkemizde tedarikte yaşanan her sorun hem üretimi hem de ihracatı olumsuz etkiliyor. Bu sıkıntının giderilmesi adına ülkemizde birtakım çalışmalar acil olarak yapılmalı. Örneğin bu sorunu aşmak adına Türkiye’deki kaynaklar daha doğru bir şekilde kullanılabilir. Hammaddede yurt dışı bağımlılığı ne kadar az olursa o kadar iyi olacaktır. Ülkemizdeki kaynakları mümkün olduğunca verimli bir şekilde kullanmaya özen göstermeliyiz. Alternatif tedarik zincirlerinin var olması da kurtarıcı olacaktır. Pandemiyle birlikte ticaretin kuralları değişti. Artık kuralları sürdürülebilir üretim, tedarik ve lojistik belirleyecek. Ülkemiz de buna uygun bir şekilde yol haritası belirlemeli, yeni planlar oluşturulmalı ve dışa bağımlılığı azaltacak hamlelerde bulunmalı.
İskender ULUSAY
Aktaş Holding İKB
Son dönemdeki normalleşme adımlarına rağmen global otomotiv endüstrisi artan tüketici talebine yanıt verebilmek için çip ve elektronik parça üreticilerine verdikleri siparişleri artırınca, arza yanıt veremeyen çip üreticilerinden parça tedariki noktasında çeşitli sıkıntılar ortaya çıktı. Ve bunun sonucunda, pandeminin ilk döneminde sektörde görülen üretim kesintileri, Renault gibi ana sanayicilerin de üretime ara vermesiyle yeniden başladı. 2021 ilk çeyreğinde arzın artmasına rağmen fiyatlar eski seviyelere inmediği gibi global ticaretin de lojistik kısıtlar sebebiyle normal düzene dönemediğini görüyoruz. Uzakdoğu’da Çin liderliğinde başta konteyner, sonrasında gemi trafiğinde yaşanan aksaklıklar devam etmektedir. Aynı şekilde, global pazarlarımıza ihracat için ana gemi rotalarında yaşanan yoğunluk kaynaklı aksaklıklar, otomotiv tedarik sektörünün tüm paydaşlarının ortak sorunu haline gelmiştir. Dünyada yaşanan bu sorundan öncelikle ana sanayi firmaları etkilendiği için buna bağlı olarak tedarik sanayisi de etkileniyor. Global bazda yaşanan bu sıkıntının giderilmesi adına ülkemizde kamunun hem hammadde arzında ve ithalatında regülasyon hem de lojistik kanalların geliştirilmesi yönünde çok önemli rolü olduğuna inanıyoruz.
Tülay H. ŞENGÜL
Maysan Mando Gn. Md.
Pandemi hayatımıza girdiğinden beri pek çok alanda çeşitli sorunları beraberinde getirdi.
Dünya ekonomisinin en önemli pay sahiplerinden biri olan otomotiv endüstrisinde yaşanan çip tedarik krizi de son günlerin en çok konuşulan konuları arasında yer alıyor. Normalleşme adımlarıyla birlikte artan talep, çip tedarikçilerinde ciddi bir arz sorunu ortaya çıkarmış durumda. Tabii bunun nedenleri olarak, çip üreticilerinin çok daha yüksek kârlar elde ettiği müşterileri tercih etmesi ve stratejik öneme sahip teknolojilerde kullanılan değerli madenlerle ilgili Çin-ABD arasında yaşanan sorunlar gibi ihtimaller üzerinde duruluyor. Neticede otomobillerin pek çok elektronik parçasında bulunması gereken mikroçiplerin üretimi, otomotiv endüstrisi açısından çok kritik bir süreç. Ve küresel otomotiv endüstrisinin yarı iletken tedarik sıkıntısının, yılın üçüncü çeyreğine kadar uzayabileceği endişesi söz konusu. Renault gibi Türkiye otomotiv endüstrisi için son derece önemli bir OEM üreticisinin üretime ara vermesi, Bursa’daki tedarik sanayicilerini de ister istemez etkileyecektir. Pandemi döneminde karşımıza çıkan belirsizliklere ve farklı iyileşme öngörülerine kendimizi ve finansal yapımızı hazır tutabilmek için geliştirdiğimiz farklı senaryolar çerçevesinde ilerliyoruz.
Şükrü ÖZKILIÇ
Pilotcar Genel Müdürü
Tedarik süreleri ortalama yüzde 50 uzamış, özellikle metal ve plastik hammadde maliyetleri yüzde 30 civarında artmıştır. Deniz, kara navlun maliyetleri bazı destinasyonlarda 3 katına çıkmış, boş konteyner bulmak büyük sorun haline gelmiştir.
Hava yolu navlunları da uçak seferlerinin azalması ve sektörün operasyonel maliyetlerini mal taşıma işlerine olduğu gibi aktarmasından dolayı %150’lere varan artışlar vardır. Bursa’da ara malı kullanarak OEM’lere üretim yapan tedarikçiler Renault’un yaşadığı sorunları yaşayacaktır. Çünkü tedarik zinciri bozulduğu anda büyük küçük tüm üreticiler aynı sorunları farklı etkilerle yaşayacaktır. Küçük ölçekli firmaların operasyonel maliyetlerinin artmasına yol açacaktır. Ara mal ithalatı vergi oranları düşürülmeli, ara malı ithalatında gümrüklerde kolaylık ve hızlı tahliye üreticilerin sorunlarını bir nebze hafifletecektir. Ara mal ithalatında yaşanan global sorunlar nedeni ile yerli muadil imalatçıların fahiş fiyat artışlarını kontrol edebilecek, her döviz yukarı hareketinde zam yapan ama döviz geri gelince yapılan zamları geri almayan yerli aktörlerin hesap verebileceği bir yasal düzenleme üreticileri koruyacaktır.
Taner YILMAZ
MAY Fren Genel Müd.
Küresel tedarik zincirinde yaşanan sıkıntılardan kaynaklı olarak maliyetlerimiz ciddi oranda yükseldi. Sektörümüz özelinde, ham maddelerimizin yüzde 80’ini ithal ettiğimizi söyleyebilirim. Dolayısıyla ham madde tedarikinde yaşanan sıkıntılar ve nakliye noktasında yaşanan zorluklar fiyat artışlarını da beraberinde getirdi. Bu durum rekabet gücümüzü de olumsuz etkiliyor. Tedarik sorununun kısa vadede çözümü olacağını düşünmüyorum. Dünya yeni süreci yaşıyor, buna adapte olabilmemiz için zamana ihtiyacımız var. Pandemiyle birlikte otomobil satışlarının ve üretimlerinin düşmesi, çip üreticilerini ev eşyaları, bilgisayar gibi üretimlere yöneltti. Çip üretimi dünyada sadece belirli ülkelerde yapılıyor. Bu üretim için ciddi yatırımlar gerçekleştirilmesi lazım. Devletimizin, bu konuda sunacağı destekler ve sanayicimizi yönlendirmesi ülkemizin bu konuda üretim yapmasını sağlayabilir. Ancak bunun için kısa vadeli değil, uzun vadeli yatırımlar yapılması gerekmektedir. Ekonomimizin kendi yetenekleriyle ayakta kalabilen bir yapıya kavuşması için ham maddeye olan bağımlılığımızı minimum seviyeye düşürmeliyiz. Bu anlamda özel sektöre bu konuda ciddi teşvik ve destekler verilmeli.
Hakan GÜNDOĞDU
Rollaktif Profil Metal Mak. Şirket Md.
Yaşanan tedarik sıkıntısının en büyük sebebi pandemiyle birlikte değişen tüketici talepleridir. Covid-19 tüm dünyada insanların evde kalma süresini artırınca, tüketicilerin elektronik cihazlara olan talebi de arttı. Hal böyle olunca, elektronik sektörünün devleri hem bu talebe cevap verebilmek için hem de otomotiv sektöründeki talep yavaşlamasının devam edeceğini düşünerek tablet, bilgisayar, telefon gibi cihazlara yöneldi. Ancak otomotiv sektörü dinamizmini yitirmiyor. Üretimin artmasıyla birlikte sektörün ihtiyaçları da çoğaldı. Yarı iletken üretimleri bu ihtiyacı karşılayamayacak düzeye indiği için tedarik sıkıntısı doğdu. Bu da sektör devi firmalar başta olmak üzere tüm otomotiv endüstrisini olumsuz yönde etkiledi. Ülkemizde de aynı sorunun izlerini görmeye başladık. Ben sektörde yaşanan tedarik sorunun bir süre daha devam edeceği kanaatindeyim. Ancak derinleşmemesi için devletlerin de bu konuda çeşitli önlemler alması gerekiyor. Çünkü yaşanan kapasite kaybı, fiyat artışından istihdam sorunlarına kadar pek çok sorunu beraberinde getirebilir. Umarım bu boyuta varmadan, çözüme ulaşılır.