İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi geçmiş dönem başkanı ve sektörün duayen isimlerinden inşaat mühendisi Necati Şahin, Çınarcık Barajı’nın suyunun Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi (TEKNOSAB) ve civarındaki OSB’ler tarafından kullanılmak istediğini söyledi.
Bursa’daki OSB’lerin atıksu arıtma konusundaki başarılı çalışmalarını örnek gösteren Necati Şahin, TEKNOSAB ve civarındaki OSB’lerin, BOSB ve DOSAB gibi altyapı, arıtma ve su ihtiyacını kendilerinin çözmesi gerektiğini belirterek Ekohaber’e özel açıklamalarda bulundu. Bursa’nın su ihtiyacını karşılamak adına 1983 yılında Doğancı – 1 Barajı ve 2007 yılında da Nilüfer Barajı’nın (diğer adı Doğancı-2) inşa edildiğini anımsatan Şahin, bu iki barajın Bursa’nın yıllık 185 milyon metreküp su ihtiyacını karşıladığını söyledi. Doğancı ve Nilüfer barajlarının inşası ile Bursa’nın nüfusu 2,3 milyona ulaşıncaya kadar yer altı sularını kullanmaya gerek duymadan içme suyu ihtiyacının karşılanmasının amaçlandığını dile getiren Şahin, “Bursa’da nüfus artış hızı, kaçak sanayi ve beraberinde kaçak ve çarpık yapılaşma ile kontrolsüz ve planlama dışı göç ile karşı karşıya kalmıştır. 39 bin hektar Bursa ovasının 19 bin hektarı göz göre göre yok edilmiştir. Bu nedenlerle barajdaki sular yetmemiş ve yeraltı kuyuları gerek sanayi tesisleri gerekse de içme suyu ihtiyacının karşılanması amacı ile kullanılmaya başlanmıştır” dedi. Necati Şahin, bu süreçte özellikle arıtma tesisi olmayan ve ovayı işgal eden kaçak sanayi yapılarının yeraltı sularını kullandıklarını ve yeraltı su seviyesinin düşmesine neden olduklarını ifade etti. Şahin, bu tip firmaların Nilüfer Deresi ile Marmara Denizi’ne zehir akıttıkları ve akıtmaya devam ettiklerini vurguladı.
Çınarcık Barajı’nın inşa sebepleri
Bu dönemde Çınarcık Barajı’nın inşasına başlandığını anımsatan Şahin şunları söyledi: “1996 – 2002 yılları arasında Bursa’lıların inşaatından pek farkında olmadıkları ancak stratejik öneme sahip ÇINARCIK BARAJI yapıldı. Türkiye’de benzeri olmayan Çınarcık Barajı ile Bursa için aynı anda hayati 5 fayda sağlanması hedeflenmişti. Bu hedefler; Mustafakemalpaşa ilçesinde bulunan ilçe merkezi ve bağlı 27 köy ve beldeye ait 6 bin 111 hektar tarım arazisinin su ihtiyacının karşılanması; 100 Megawatt kurulu güç ile yılda 422 Gigawatt/saat enerji üretilmesi; Bursa’nın 2050 projeksiyonlu olarak yıllık 145 milyon metreküp içme suyu ihtiyacının karşılanması; Orhaneli Çayı’ndan Uluabat Gölü’ne düzenli temiz su akışı ile göl suyunun ekolojik açıdan korunması ve rusubat tutularak taşkın probleminin önemli ölçüde engellenmesidir.” İMO Bursa Şubesi olarak barajın inşaatı döneminde sık sık çalışmaları yerinde incelediklerini ve teknik geziler düzenlediklerini anımsatan Necati Şahin, “Bursa’nın nüfusu 2,3 milyonu gelince Çınarcık Barajı’nda yapılacak ishale hatları ve arıtma tesisi kapasitesi artırılması Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin hep gündeminde olmuştur. Bu çalışmalar da BUSKİ tarafından yürütülmektedir” diye konuştu.
Yıllık 130 milyon metreküp su ihtiyacı karşılanacak
Çınarcık Barajı’nın rusubet nedeniyle Bursa’nın yaklaşık yıllık 130 milyon metreküp su ihtiyacının karşılamasının öngörüldüğünü dile getiren Şahin, “Çınarcık Barajı yapılırken Bursa’nın batısında yapılan sanayi alanları, tarım alanlarını ve Ramsar etkileşim alanını etkileyen TEKNOSAB ve civarındaki OSB sanayi bölgelerinin, onlarca milyon metreküp su ihtiyacının karşılanması asla amaçlanmamış ve böyle bir planlama yapılmamıştır” şeklinde konuştu.
Kurulmakta olan batı sanayi bölgelerinin su talebini Çınarcık Barajı’ndan karşılamayı talep ettiklerine dikkat çeken Şahin, “Şimdilerde TEKNOSAB ve çevresindeki OSB’lerin, Nilüfer Barajı kapasitesinden daha büyük, yıllık 70 milyon metreküp su ihtiyacını Çınarcık Barajı’ndan karşılamak için Büyükşehir Belediyesi’den talebi bulunmaktadır” dedi.
“Sanayi arıtma ve su ihtiyacını kendisi çözmeli”
Necati Şahin, batı OSB’lerin Bursa halkının içme suyu ihtiyacını karşılayacak olan ÇINARCIK BARAJI’ndan 70 milyon metreküp su talebinden vazgeçmeleri çağrısında bulunarak şunları söyledi: “Bursa’daki tüm OSB’lerin toplamında doluluk oranı yüzde 62,3 iken, Bursa OSB’nin birkaç katı büyüklüğünde, her biri milyonlarca metrekare olan sanayi bölgeleri, altyapılarını, su ihtiyaçlarını ve arıtma tesislerini öncelikle kendileri çözmelidir.” Şahin “Büyükşehir Belediyesi’ne planlama dışı talepte bulunarak, Çınarcık Barajı’nın yıllık mevcut su rezervinin yüzde 60’ına karşılık gelen 70 milyon metreküp suyuna el koymak isteyen, yüksek teknoloji üretme vaadi ile kurulan TEKNOSAB ve civarı OSB’lerin, milyonlarca metreküp suyu hangi yüksek teknoloji ürününü imal ederken kullanacak?” sorusunu gündeme taşıyan Necati Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bursa bu soruların cevabını arayacaktır. Madem Bursa’ya yüksek teknoloji getiriyorsunuz, bu yüksek teknolojinizi kullanarak Karacabey Boğazı’ndan, Marmara Denizi’nden, Nilüfer Deresi’nden suyunuzu alın, arıtın ve kullanın. Tarım alanlarını yok ettiniz, bari Bursa’lılara bir bardak suyu çok görmeyin” dedi. Büyükşehir Meclisi’ne ve Başkanı’na da seslenen Şahin “Kentin şehr-i eminlerinin vahşi, kirletici sanayileşme mi! yoksa sağlıklı, yaşanabilir bir kentten mi yana olacaklar buna karar vermeli, kentin menfaatleri için sessiz kalmamalıdırlar” dedi.
Örnek OSB’ler
Bursa’da su arıtmalarıyla örnek projelere imza atan çevreci OSB’leri hatırlatan Necati Şahin, “Bursa OSB 2007 yılında Nilüfer Deresi’ndeki atık sudan günlük 100 bin metreküp suyu arıtıp sanayicisine veriyor. Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) su ihtiyacının yüzde 40’ını kendi kullandığı suyu arıtıp tekrar sanayicisine döndürerek, Türkiye’de ilklere imza attılar ve en çevreci sanayii bölgesi ödülünü aldılar. TEKNOSAB ve civarındaki OSB’leri Bursa’nın en stratejik içme suyu rezervi olan Çınarcık Barajı’nın suyunu almaya çalışıyor. Bursa bu konuyu tartışacaktır” dedi.
Bursa’nın doğasını ve tarım alanlarını korumak için sanayi yönetimlerine altyapı ve arıtma tesisleri yaparak, çevreci bir şekilde üretim gerçekleştirmeleri tavsiyesinde bulunan Necati Şahin, sözlerini şöyle tamamladı: “Bursa’nın artık kirletici sanayiye verecek bir metrekare bile yeri yok. Umarız kirletici olmayan KOBİ’lerin, tarım ve tarımsal amaçlı yatırımların ve gerçek manada yüksek teknolojik yatırımların önü açılır. Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Yeşil Mutabakatın gündemde olduğu bugünlerde sanayi; enerji, tarım, orman, gıda, su, temiz hava, deniz velhasıl kıt kaynakların vahşice tüketilmesine neden olmamalıdır.” Şahin, sanayiye karşı olmadığını, ancak sanayileşmenin sürdürülebilir bir ekosistemin ve Bursa kent yaşamının korunması için planlı, bilinçli, çevreci ve sorumlu bir anlayışla, katma değerli ve yüksek teknoloji odaklı gelişmesi gerektiğini vurguladı.