Kur farkını talep hakkı

Hiper enflasyon, döviz kurlarındaki sıçrama ve oynaklıklar, piyasalarda yaşanan fiyat dengesizliklerinin hukuk dünyasında da pek çok yansıması oluyor şüphesiz.  Allahtan bizim sistem bu konuda epey talimli, 80’ler ve öncesi-sonrasında sıkça denk gelinen bu evrelerde mahkemeler, hukuk bilimciler karar ve görüşleriyle epey yol gösterici oldular. 

Aynı süreçler söz gelimi bir Almanya’da yaşansa maazallah Alman hakimler ve hukukçular darmadağın olurlar. Bu talimler de bizim şansımız. Esnafımız talimli, sanayicimiz talimli, ticaret erbabımız talimli, hatta memur-işçimiz bile hem talimli hem de dünyanın hiçbir yerinde bulunamayacağı kadar kanaatkâr da. Yönetilenlerin bunun kıymetini iyi bilmesi lazım. 

Döviz kuru üzerinden yapılan alışverişlerde, faturaların dövizle kesilmesi, ya da TL’nin yanında dövizle belirtilmesi durumunda, ödemelerin TL ile yapılması halinde arada geçen sürede meydana gelen kur artışları istisnai durumlar dışında talep edilebiliyor, dava edilebiliyor. Ancak özel bir hale dikkat çekmek isterim. 

2020 yılı ortalarında kapatılan (ancak görevleri 11. Hukuk Dairesi’ne devredilen) Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nden çıkan bir karara göre TL cinsinden çeklerle ödeme yapıldığında durum değişiyor ve kur farkı istenemiyor.  

Daire diyor ki; kur farkı alacağından kaynaklanan davada davacı tarafından düzenlenen faturaların Amerikan Doları cinsinden olduğu görülmekle kural olarak kur farkı istenebilmesi mümkün ise de dava konusu uyuşmazlıkta davalının çekle ödemede bulunduğu hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Çek bir ödeme vasıtası olup, döviz üzerinden düzenlenmesi mümkün olduğu gibi, bedel hanesi verildiği andaki döviz satış kuru üzerinden hesap edilerek de doldurulabilir. < b>Buna rağmen, ödemeyi TL üzerinden çek olarak kabul eden davacının bu aşamadan sonra kur farkı isteyemeyeceğinin kabulü gerekirken, mahkemece delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Çekin ödeme aracı olduğu, borçlanma aracı olmadığı konusunda bir ilkeye dair bilgimizi tazeliyoruz. 

Buradan çıkan sonuca göre de eğer satışlar döviz cinsinden sözleşilmiş, ya da faturalara döviz kaydı girilmiş, karşılığında da TL çekleri alınmış ise kur farkı talep edebilmek artık mümkün değil.

Yine de tarafların çek teslimine dair sözleşmeye, ya da aralarında yapacakları özel sözleşmeye yahut da başta yaptıkları kontrata bunun aksini iliştirmeleri mümkün. Zira Yargıtay kararından aksine bir sözleşmeye işaret edilmediğini anlıyorum.

Özetle siz, siz olun işinizi şansa bırakmayın.  Döviz karşılığı iş yaptığınızda süreci  küçük ayrıntılara kadar detaylandıracak şekilde yazılı protokole edin,  süreç devamında dahi ara yazılı teatilerle teyit edin. Hatta adetlerimizde geleneklerimizde bulunmasa da görüşme tutanaklarınızı dahi Almanların yaptığı gibi notlar altına alıp imzalayın.

Atalarımız ne demişler?  “Söz uçar yazı kalır.” Salt bu atasözünü kulağa küpe etmek bile milyonlarca ihtilafı başlamadan sona erdirecek güçte.

Yurtta dünyada barış ve huzurun hakim kılınacağı, kadınlarımızın da hak ettikleri özgür bağımız üretken ve mutlu bir dünyada yaşadıkları zamanlar  özlemiyle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü de  anıyor ve kutluyorum.   

Saygılarımla.