Genel Ekonomik Durum:
Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) yılın ikinci çeyreğinde %9,9 azaldı. Sanayi sektörü ise bir önceki yıla göre %16,5 azaldı. Hizmet sektöründe ise bu oran %25 oldu. Bu önemli düşüşlerin temel nedeni koronavirüs salgınından dolayı alınan önlemler.
-İthalat; ikinci çeyrekte %6,3; ihracat ise %35,3 azaldı. 2019 yılının zaten sıkıntılı bir dönem olduğu hatırlanırsa bu küçülmenin ekonomi üzerindeki etkisi daha iyi anlaşılır. Haziran ayı müstakilen ele alındığında ise ihracatın bir önceki yıla göre %15,7; ithalatın %8,3 arttığı görülüyor. Bunu yaratan temel faktör kısıtlamaların kısmen gevşetilmesidir.
-Haziran 2020’de farklı bir gelişme daha oldu ve dış ticaret açığı %17 azalarak 3,4 milyar dolardan 2,8 milyar’a geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2019 Haziran ayında %77,2 iken 2020 Haziran ayında %82,6’ya yükseldi.
-Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya 1,3 milyar dolar, ilk yarı toplamında ise 7,1 milyar dolar oldu.
-İthalatta ise Çin ilk sırayı aldı. Haziran ayında 1,9 milyar dolar, ilk 6 ayda ise 10,3 milyar dolar.
-Cari Açık; Haziran’da 2,9 milyar dolar oldu ve bu eksi değer ikinci çeyrekte devam etti. Sonuçta ilk 6 ayın Dış Ticaret Açığı 23,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.
-Döviz kuru: 2020 yılı Haziran ayında 1 ABD doları ortalama 6,82 TL olurken, 1 Avro 7,68 TL oldu. Bu yükselme günümüzde devam ediyor ve 7,5 TL/$ seviyesini aştı.
-Enflasyon bir diğer sıkıntılı durum. TÜİK’in 2003 bazlı verilerine göre Haziran ayı itibarıyla yıllık enflasyon TÜFE’de %12,62, Yİ-ÜFE’de %6,17 arttı. 12 aylık ortalamalara göre yıllık enflasyon ise TÜFE’de %11,88, Yİ-ÜFE’de %7,7 artmıştır.
-İşsizlikte de ciddi sorunlar var. 15 yaş ve daha yukarısında işsiz sayısı gelişmekte olan bir ülke için mutlaka çözülmesi gereken toplumsal bir darboğaz.
Genç işsizlik oranının %24,9 olduğu göz önüne alındığında her 4 kişiden birinin boş oturduğu görülüyor.
Bunun azaltılması için yapılan cılız girişimlerle konu halledilebilir mi bilemiyorum.
-Kapasite kullanım oranı, imalat sanayi için: %14,4 azalmış ve %66 olarak gerçekleşmiştir.
-Tüketici Güven Endeksi; TÜİK ve TCMB ortak çalışması ile yapılan değerlendirmede Haziran ayında %62,6 olarak gerçekleşti.
Bu endeksin 100’den büyük olması iyimser durumu, 100’den küçük olması kötümser durumu göstermektedir.
Son 10 yılda bu oran %80’in üzerine çıkamamıştır. Market ve pazar fiyatlarındaki olumsuz gelişmelere bakınca daha epey zaman 100 rakamını yakalayamayacağımızı söyleyebilirim.
-Petrol fiyatları Brent Oil olarak 40 ABD doları civarında seyrediyor. Karadeniz’de keşfedilen 320 milyar metreküplük doğalgaz bize umut verdi ama ne zaman sisteme dahil olabilir bilemiyorum.
Umarım iki, üç yıl içinde kullanılabilir hale getirebiliriz.
Sonuç itibariyle Sanayi ve İnşaat sektörü özelinde resmi rakamlar yakın gelecek için çok umut vermiyor.
Ama karamsarlıkla bir yere varmamız da mümkün değil. Herkes kendine düşeni en iyi şekilde yapmaya çalışmalı.
Sağlıklı günler diliyorum.