Güneş enerjisinde gelişmeler

2015 yılında, dünyanın 197 ülkesinin imzaladığı Paris İklim Sözleşmesi uyarınca ülkeler 2050 yılına kadar sera gazı salınımlarını sıfırlamayı taahhüt ettiler. Bu sözleşmeye imza koyan Avrupa Birliği ülkeleri, ‘’Avrupa Yeşil Mutabakat Çağrısı’’ ile 2030 yılına kadar karbon salınımlarını %50 azaltmayı, 2050 yılında ise, sıfır karbon salınımını hedefliyorlar. İşte bu hedefe ulaşma yolunda güç kazanan enerji kaynaklarının başında güneş ve rüzgar enerji sistemleri koşmaya başladı. 2020 yılında, Covid-19 salgınına rağmen, küresel güneş enerjisi pazarı, pandeminin neden olduğu fırtınayı başarıyla atlatıp sağlam bir büyüme yörüngesine girdi. Uluslararası Enerji Ajansı’nın raporuna göre, Ekim 2020’de dünya çapındaki şirketlerin hisseleri, Aralık 2019 seviyelerine göre iki kattan fazla değer kazandı. Yıl boyunca ABD, Çin, Brezilya, Almanya ve İspanya gibi ülkeler, güneş enerjisi piyasalarının yönlendirilmesinde etkili oldular. Sürdürülebilir enerji çözümlerine olan talebin artması, güneş paneli kurulumları için hızla azalan maliyetler, güç şebekelerinin genişlemesi ve güneş enerjisi çözümlerinin geniş çaplı dağıtımının neden olduğu gelişmiş modül verimliliği, küresel ölçekte büyümeyi artırmıştır. Ayrıca, kurulumu teşvik etmek için vergi indirimlerini içeren hükümet girişimleri ve güçlü politikalar, küresel güneş enerjisi pazarının büyümesini hızlandırdı. Özellikle üretim firmalarının son piyasa görünümüme göre, küresel fotovoltaik kurulumların 2020’in sonunda 115 GW’a ulaştığı, bunun da 2019’da yapılan toplam küresel kurulumlara göre %5’lik bir büyüme anlamına geldiği, görülmüştür. 2021’de küresel güneş enerjisi piyasasının beklentilerine bakacak olursak, küresel güneş enerjisi paneli talebinin %15 artması ve Tayvanlı bir Pazar araştırma şirketinin bulduğu sonuçlara göre, 145 GW kapasiteye ulaşması bekleniyor. Büyüme, öncelikle pandemi nedeniyle ertelenen ve gelecek yıl gerçekleşmesi beklenen projelerin tamamlanmasından kaynaklanıyor. Özellikle Çin, ABD, Hindistan ve Avrupa, geliştirdikleri üretim ağı ile güneş enerjisi pazarının %70’inden fazlasını doldurarak, sistemin büyüyerek yer küre üzerinde yayılmasına öncülük edecekler. Pazarda üretimin atar damarlarını oluşturan şirketler de, talebin büyümesine paralel büyümektedir, bu büyümelerinin paralelinde şirketlerin hisse senetleri de %200’ün üstünde değer artışı kazanmaktadır. Geçen haftalardaki bir yazımda, Bursa İş Dünyasının Avrupa Yeşil Mutabakat Çağrısı karşısında ‘’Yeşil Enerji’’ye dönüş sürecini değerlendirmiştim. Yeşil Enerji’nin iki önemli kaynağı rüzgar ve güneş, ülkemizin coğrafi konumu ve doğa değerleri, bu her iki enerji kaynağı için çok zengin üretim imkanları sunmaktadır. Bursa iş dünyası için kanımca güneş hemen üretime sokulabilecek hazır bir enerji kaynağı, hatta sadece kaynak değil, çok verimli ve zenginlik yaratacak bir üretim alanı. İnanıyorum ki halen bu sektörde üretim yapan firmalar büyüyecek ve daha büyük kapasiteli yeni firmalar oluşacak. Yine inanıyorum ki, Bursa iş dünyasının gücü, bu sektörde de yeni oluşumlarla dünya pazarına açılmayı gerçekleştirecek.