Dolarda Yön Yukarı mı Aşağı mı?

TCMB’nin 18 Mart’taki PPK faiz toplantısında politika faizinin 200 baz puan artırılmasının ardından dolar/TL kuru bir gün sonra 7.20 seviyesine inmişti. Ardından TCMB’de görev değişimi sonrasında iç piyasalarda başlayan belirsizlikle birlikte Pazar gecesi kur 8.48 seviyesine ulaştı. Pazartesi sabahı piyasaların açılması, yeni başkanın ve Lütfi Elvan’ın fiyat istikrarından taviz yok açıklamalarının ardından 7.70 seviyesini gördü. Hafta içinde kurun genel seyri 7.80-8.00 arasında olsa da Cuma günü 7.90’ının üzerinde tutunmayı başararak haftayı 8.10 TL işlem seviyesinden kapadı. Bu performansıyla TL dolar karşısında Kasım ayından bu yana elde ettiği tüm kazançları silmesinin yanı sıra bir de dolara karşı % 8 değer kaybederek 22 Mart haftasını kapadı.
TCMB yeni Başkanı’nın 29 Mart Pazartesi günü yayınlanan yazılı röportajında, piyasaların 15 Nisan ve sonrasındaki PPK’larda faiz indirileceği beklentisinin hayli önyargılı olduğunu dile getirdi. Biz % 5 enflasyon hedefine sıkı sıkıya bağlıyızın altını bir kez daha çizdi. Reel faiz politikası belirlenirken bize benzer ülke reel faiz uygulamalarının yanı sıra yurtiçi yerleşiklerin portföy tercihleri de dikkate alınacak dedi. Yeni başkan Kavcıoğlu’nun bu açıklamalarının ardından kur sabah saatleri itibariyle 8.00 düzeyine geri çekildi. 
Geçen haftanın ilk yarısında kurda yön yukarıydı. Özellikle 30 Mart Salı günü itibariyle kur 8.46 düzeyini test eder hale geldi. Peki ne oldu da geçen hafta kur yeniden yükselişe geçti? Kurun geçen hafta yükselmesinin arkasındaki en temel neden bu kez dolar endeksindeki yükselme oldu. Dolar endeksi doların Euro, Japon Yeni, İngiliz Poundu, Kanada Doları, İsveç Kronu ve İsviçre Frangı gibi 6 para birimi karşısındaki değerini gösterir. ABD ekonomisinin son dönemde çok hızlı bir toparlanması, Biden’ın 100 gün dolmadan 59. gününde söz verdiği 100 milyon aşı hedefine ulaşıp hedefi 200 milyona çıkarması gibi gelişmeler dolar endeksini güçlendirdi. Tüm bu gelişmelerle kur Perşembe gününe kadar yükselişine devam etti. 
Perşembe günü Biden 2,25 trilyon dolar tutarındaki “Amerikan İstihdam Planını” adı verilen teşvik paketini açıklamasının ardından ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde ve dolar endeksinde bir miktar gevşeme oldu. Ayrıca yine aynı gün içeride TCMB Başkanı Kavcıoğlu yatırımcı, ekonomist ve analistlerle telekonferans yöntemiyle toplantı yaptı. Bu toplantıda mevcut enflasyon göstergeleri ve ileriye dönük beklentilerin sıkı duruşun devam etmesine işaret ettiğini ve her halükarda faizin enflasyonun üzerinde belirleneceğini yinelemesi dış kaynaklı dolar/TL’deki gevşemeye katkı sundu ve geçen Cuma kur 7.97’yi gördü. Fakat Cuma öğleden sonra ABD tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin oldukça üzerinde gelmesi dolar endeksini yeniden 93 seviyesine çıkarınca dolar/TL 8.16 seviyesine yükselerek geçen haftayı % 0,6’lık kazançla kapadı. Ayrıca 5 Nisan Pazartesi açıklanan enflasyon beklentilere paralel artış göstermiş olsa da piyasada enflasyonda yükselişin devam ettiği yönünde bir algı hakim oldu. Her ne kadar açıklanan enflasyon dolar/TL’yi ilk anda etkilememiş olsa da hafta içi itibariyle enflasyon verisinin yankıları dolar/TL üzerinde de etkili olabilir.
Teknik görünümde 8.12 seviyesinin destek konumunda olduğu görülüyor.  Kurun kısa vadede bu destek seviyesinin üzerinde olması yukarıda 8.20, 8.32 ve 8.47 direnç seviyelerini işaret ediyor. 8.12 desteğinin yeniden aşağı yönlü kırılması durumunda sırasıyla 8.04 ve 7.95 destek seviyeleri önemli hale geliyor. Kurda son birkaç haftadır meydana gelen dalgalanmanın bir nebze olsun sakinleşebilmesi için 7.70 kritik destek seviyesinin altına geri çekilmesi gerekiyor.
Gelelim asıl merak edilen konuya. Bundan böyle kurda yön ne olur, aşağı mı yukarı mı? Peşinen söyleyeyim, bu cevaplaması çok zor bir soru. Ama öngörülerimi sizinle paylaşmak isterim. Kısa vadede kurun seyrini içeride en çok TCMB başkan değişimi kararının etkileri belirleyecek gibi görünüyor. Bu bağlamda 15 Nisan’da TCMB tarafından alınacak faiz kararı kurun yönünü bir hayli etkileyecek. Kanımca TCMB bu ayı faiz artırmadan veya indirmeden pas geçecek yani faizi sabit tutacak. Bu açıdan piyasa bu hafta itibariyle 15 Nisan’da faiz indirilmeyeceğini fiyatlamaya başladı. Burada bir parantez açma ihtiyacı hissediyorum. Piyasada yeni başkanın gerçek para politikasının Mayıs ayındaki faiz toplantısında ortaya çıkacağını düşünüyor. Hatta geçen haftaki yatırımcılar toplantısında yeni başkanın beni asıl 15 Nisan sonrasında değerlendirin dediği öğrenildi. Bu nedenle öyle zannediyorum ki 15 Nisan sonrasında da Mayıs ayı faiz toplantısına kadar para politikasına ilişkin belirsizlik kur üzerinde etkili olmaya devam edecek. Bu nedenle benim de asıl düşüncem kurdaki gerçek dengelenmeyi Mayıs toplantısı sonrasında görmeye başlarız diye düşünüyorum. Bu süreçte dışarıda da güçlü dolar ve yükseliş trendindeki ABD 10 yıllık tahvil faizleri dolar/TL kuru için kısa dönemdeki en önemli riskler. Öyle anlaşılıyor ki en iyi ihtimalle yılın ikinci yarısına kadar hem dolar endeksindeki hem de ABD 10 yıllıklarındaki artış sürecek gibi görünüyor. Bu da kuru artırıcı etki yaratmaya devam edecek gibi. 
Bu koşullarda önümüzdeki günlerde yükseliş eğiliminin bittiğinden ve düşüş trendinin başladığından söz etmek mümkün değil. Fakat kısa vadede dalgalanmaların azalmasını ve devam eden süreçte kurda dengelenme bekliyorum. Fakat bu dengelenmenin belirginleşmesi zaman alacak gibi görünüyor.