AYDIN DAĞTEKİN
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (KOSGEB) Küresel Rekabetçilik ve Kapasite Geliştirme destek programları ile işletmelere çeşitli tutarlarda destek sağlanacak.
Geçtiğimiz günlerde ayrıntıları paylaşılan programlara göre, Küresel Rekabetçilik Destek Programı ile işletme başına kredi alt limiti 5 milyon lira, üst limiti ise 50 milyon lira olarak belirlendi. Krediler 36 ay vadeli olacak. Programdan yararlanılabilmesi için işletmenin, sistemde kayıtlı, aktif durumda ve beyanının güncel olması gerekecek. Başvuru yapacak işletmelerin, limitet veya anonim şirket statüsünde olması talep ediliyor.
Kapasite Geliştirme Destek Programı ile de KOBİ'lerin verimliliğini, dayanıklılığını, üretimini, pazar büyüklüğünü ve kurumsal kapasitesini artırmaya yönelik ölçek büyütme yatırımlarına ve büyük işletmelerin tedarikçilerinin geliştirilmesine katkı sağlanması hedefleniyor. İşletme başına kredi alt limiti 1 milyon lira, üst limiti 20 milyon olarak belirlendi. Kredilerin azami vadesi 36 ay olacak.
KOSGEB ayrıca emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lere çalışan başına aylık 2.500 TL’lik istihdam desteği sağlamaya hazırlanıyor.
EBRD’den 300 milyon Euro
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ise, işletmelerin teknolojik altyapılarını güçlendirmesi, verimliliği artırması ve küresel pazarlarda rekabet gücü kazanması için 300 milyon Euro’luk kaynak ayırdığını duyurdu.
Nilüfer Çevikel
DOSABSİAD Başkanı
Daha kapsayıcı mekanizmalar gerekli
KOSGEB’in istihdam desteği, emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’ler için olumlu bir gelişme olsa da, yüksek enflasyon ve artan üretim maliyetleri göz önüne alındığında bu destek tek başına yeterli olmadığını düşünüyorum. Mevcut durumda İşletmelerin finansmana erişiminin kolaylaştırılması, enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve daha kapsayıcı destek mekanizmalarının geliştirilmesi gereklidir.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın 300 milyon avroluk dijital dönüşüm desteği de, işletmelerin teknolojik altyapılarını güçlendirmesi, verimliliği artırması ve küresel pazarlarda rekabet gücü kazanması için önemli bir fırsattır. Ancak Türkiye’deki dijitalleşme ihtiyacı düşünüldüğünde bu miktarın sınırlı kaldığı görülmektedir. Dijitalleşme yatırımlarıyla birlikte, markalaşma süreçlerinin de teşvik edilmesi kritik bir öneme sahiptir. Markalaşma, hem küresel pazarlarda sürdürülebilir bir varlık göstermek hem de rekabet avantajı sağlamak için temel bir unsurdur. Sonuç olarak, KOSGEB’in bu destekleri olumlu ve umut verici olsa da, daha kapsayıcı ve uzun vadeli stratejilerle güçlendirilmesi, işletmelerin sürdürülebilir büyüme ve küresel rekabette daha güçlü hale gelmesine katkı sağlayacaktır.
Ekonomimizin temelini oluşturan KOBİ’lerimize verilecek destekler, sürdürülebilir üretim yapmaları için elzemdir. Öncelikle, finansmana erişim kolaylaştırılmalı ve işletmelere düşük faizli, uzun vadeli kredi imkanları sunulmalıdır. Vergi teşvikleri de işletmelerin üzerindeki mali yükleri hafifletecek önemli bir araçtır. Ayrıca, ihracat yapan işletmelere pazar araştırma desteği, uluslararası fuar teşvikleri ve ihracat kredileri sunularak dış pazarlara erişimleri kolaylaştırılabilir. Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji yatırımları teşvik edilerek işletmelerin maliyetleri düşürülmeli ve sürdürülebilir üretim hedeflerine katkı sağlanmalıdır. Son olarak, çalışanların niteliklerini artırmaya yönelik eğitim programları düzenlenerek, iş dünyasının yenilikçi ve rekabetçi bir yapıya kavuşması sağlanmalıdır.
Arif Demirören
BARSİAD Başkanı
İşletmelerin üzerindeki finansman ve maliyet baskısı artıyor
KOBİ’lerin desteklenmesi, sürdürülebilir üretim ve ülkemizin ekonomik büyüme hedefleri açısından büyük önem taşımaktadır. Ancak mevcut ekonomik konjonktür işletmelerimizin karşılaştığı finansman ve maliyet baskılarını daha da artırıyor. Bu nedenle, kapsamlı ve sürdürülebilir destek mekanizmalarının devreye alınması, bu firmalarımız için hayati önem taşımaktadır. Bursa gibi Türkiye’nin sanayi ve üretim üssü olan bir şehirde, özellikle finansmana erişim zorlukları ve yüksek üretim maliyetleri, işletmelerin büyüme potansiyelini sınırlayan temel unsurlardır. Daha etkin bir destek modeli için kapsamlı stratejilerin uygulanması gerekiyor.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) dijital dönüşüm projelerine yönelik 300 milyon avroluk finansman desteği de, ekonomik koşullar sebebiyle çağın gereksinimlerini karşılamakta zorlanan KOBİ’lerimizin, teknolojik altyapısını modernize etmesi için önemli bir fırsattır. Dijitalleşme yalnızca üretim süreçlerini hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda verimliliği artırarak maliyet avantajı sağlayacak ve global pazarlarda daha rekabetçi bir konuma gelinmesine katkıda bulunacaktır. Ancak bu desteğin etkili olabilmesi için işletmelere erişim kolaylığı sağlanmalı ve daha geniş bir kapsayıcılık hedeflenmelidir.
İş dünyasının finansman sorunlarının çözümü, sürdürülebilir büyüme için kritik bir adım olacaktır. Bu doğrultuda, uzun vadeli ve düşük maliyetli kredi imkânlarının artırılması, kredi garanti mekanizmalarının güçlendirilmesi ve işletmelere yönelik vergi teşviklerinin çeşitlendirilmesi, firmalarımızın rekabet gücünü artırmak adına büyük bir önem taşımaktadır. Özellikle çevre dostu üretim gerçekleştiren, dijital dönüşüme yatırım yapan ve istihdam sağlayan firmalara yönelik vergi indirimleri ve muafiyetlerin, işletmelerimizin geleceğini güvence altına alacağına inanıyoruz. Bununla birlikte, nitelikli iş gücü sıkıntısının her sektörde kendini hissettirdiği günümüz koşullarında, bu önemli sorunun çözümü için somut adımlar atılmalı, bu kapsamda eğitim programları düzenlenmeli ve bu doğrultuda gerekli teşvikler sağlanmalıdır.
İlker Duran
AFSİAD Başkanı
2500 TL’lik destek daha gerçekçi olabilirdi
Bu tür desteklerin KOBİ’ler için önemli bir katkı sunduğu hepimiz biliyoruz. Özellikle emek yoğun sektörlerde, işletmelerin maliyetlerini azaltarak istihdamı koruma amacı taşıyan bu tür teşvikler, ekonomik dalgalanmalara karşı firmaların dayanıklılığı artırabilir. Ancak, 2.500 TL’lik destek, güncel ekonomik koşullar ve yaşam maliyetleri göz önüne alındığında yetersiz diye düşünülebilir. Asgari ücretteki artışlar ve enerji gibi işletme giderlerinin sürekli yükselmesi, işletmelerin üzerindeki yükü arttı ve dolayısıyla, destek miktarının daha gerçekçi bir seviyede olabilirdi.
Dijital dönüşüm, işletmelerin rekabet gücünü artırmada kritik bir unsur. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın sunduğu 300 milyon avroluk finansman, özellikle teknolojik altyapısını güçlendirmek isteyen KOBİ’ler için önemli bir fırsat sunuyor. Bu destek, süreçlerin dijitalleştirilmesi, verimliliğin artırılması ve uluslararası pazarlarda daha rekabetçi bir konum elde edilmesine katkı sağlayacaktır.
İşletmelerin rekabet gücünü artırmak için daha kapsamlı ve sürdürülebilir bir yaklaşıma ihtiyaç var. Öncelikle, KOBİ’ler için düşük faizli kredi imkanlarının genişletilmesi ve finansmana erişim süreçlerinin sadeleştirilmesi kritik öneme sahiptir. Bunun yanı sıra, dijitalleşme ve Ar-Ge yatırımlarına yönelik hibe ve teşvik programlarının artırılması gerekiyor.
Alparslan Şenocak
MÜSİAD Bursa Şube Başkanı
Sürdürülebilir üretim için güçlü adımlar şart
KOSGEB tarafından emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lere çalışan başına aylık 2.500 TL’lik istihdam desteği sağlanması, işletmelerin maliyet yükünü hafifletme açısından memnuniyet verici bir adım. Ancak, içinde bulunduğumuz yüksek enflasyon ortamında, üreticilerimizin artan maliyet baskısı dikkate alındığında bu desteğin tek başına yeterli olmadığını da vurgulamak isterim. Bursa gibi Türkiye’nin üretim üssü olan bir şehirde, işletmeler hâlâ finansmana erişim konusunda ciddi zorluklarla karşılaşmaktadır. Bu nedenle, desteklerin kapsamının genişletilmesi ve üretimin sürdürülebilirliğini sağlamak için daha güçlü adımlar atılması gerektiğine inanıyoruz.
Diğer yandan, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) iş birliğiyle dijital dönüşüm projelerine sağlanacak 300 milyon avroluk finansman desteği de son derece değerli bir hamledir. Dijitalleşme, işletmelerin üretim süreçlerini hızlandırmanın ötesinde, verimliliklerini artıracak, maliyetlerini düşürecek ve global pazarlarda daha rekabetçi olmalarını sağlayacaktır. Bu finansman desteğinin etkinliği, işletmelere erişim kolaylığı sağlanmasına ve yeterli bir kapsayıcılık içinde uygulanmasına bağlıdır. Bursa iş dünyası olarak, bu tür desteklerin hızla hayata geçirilmesini ve geniş bir fayda sağlamasını bekliyoruz.
Finansmana erişim sorunlarının çözülmesi adına, düşük faizli ve uzun vadeli kredi imkânlarının artırılması ve kredi garanti mekanizmalarının güçlendirilmesi işletmeler için büyük bir rahatlama sağlayacaktır. Bunun yanında, vergi teşvikleri de işletmelerin üzerindeki mali yükleri hafifletebilir. Özellikle istihdam sağlayan, dijital dönüşüme yatırım yapan ve çevre dostu üretim gerçekleştiren işletmelere yönelik vergi indirimleri ve geçici muafiyetler sağlanması oldukça teşvik edici olacaktır. Ayrıca, ihracat yapan firmalara yönelik pazar araştırma desteği, ihracat kredileri ve sigorta olanaklarının geliştirilmesi ile uluslararası fuar katılım teşviklerinin artırılması, işletmelerimizin dış pazarlara erişimini kolaylaştıracaktır. Bursa iş dünyasının daha güçlü bir geleceğe ulaşması için tüm bu adımların hayata geçirilmesini önemsiyoruz.
Servet Yılmaz
BEKSİAD YKB
Açıklanan destekler de çok kıymetli
KOBİ’ler için destek her zaman kıymetlidir. Devletimiz projelere veren el olmaya gayret ediyor. Açıklanan destekler de çok kıymetli, özellikle istihdama yönelik olması bizleri memnun etti. Sektörümüzün zor günler geçirdiği bu dönemde, gelen destek uygulamaları yararlı olacak.
Recep Öztürk
BUDSİAD YKB
Firmalarımızın rekabet gücü artacak
İstihdamın yoğun olduğu sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’ler için çalışan başına uygulanacak nakdi destek elbette önemli. Firmalarımızın rekabet avantajlarını artıracak bir uygulama olarak değerlendiriyoruz. İmkanlar dahilinde destek miktarının artması faydalı olacaktır.
Emre Yıldız
ASKON Bursa Şube Başkanı
2500 TL nakit destek oldukça yetersiz
Emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lerimize çalışan başına aylık 2.500 TL destek sağlanması, işletmelerin yükünü bir nebze hafifletebilir bir adım olmakla birlikte, mevcut ekonomik koşullar göz önüne alındığında bu miktar daha fazla artırılabilir. Çünkü işletmeler enflasyonist baskılar ve artan enerji, hammadde ve lojistik gibi maliyetlerle mücadele etmektedir. KOBİ’ler, yalnızca istihdamı değil, aynı zamanda yerel ekonominin dinamizmini ve üretim kapasitesini de besleyen yapı taşlarıdır. Bu bağlamda, destek miktarının artırılması ve uygulamanın tüm KOBİ’leri kapsayacak şekilde genişletilmesinin ülke kalkınmasına daha güçlü bir katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası iş birliğiyle sunulan 300 milyon avroluk dijital dönüşüm finansmanı, KOBİ’lerimize teknolojiye erişim, süreçlerin modernizasyonu ve küresel rekabet avantajı sağlama açısından önemli bir fırsat sunuyor. Ancak Türkiye’nin dijitalleşme potansiyeli ve KOBİ sayısı göz önüne alındığında, bu miktar sınırlı kalabilir. Daha yüksek ölçekli fonlar ve özel sektörle iş birliği projeleri, dijital dönüşümün hızlandırılmasına ciddi katkı sağlayabilir. KOBİ’lere rekabet avantajı sağlamak için yalnızca finansal destek değil, aynı zamanda kurumsal kapasitelerini geliştirmeye yönelik eğitim programları, ihracat teşvikleri ve enerji maliyetlerini düşürecek altyapı yatırımlarının da gerekli olduğunu düşünüyorum. Daha sürdürülebilir bir büyüme modeli için teşviklerin artırılması ve çeşitlendirilmesi kritik önemdedir.
Sadık Şengül
BUTTİM Yönetim Kurulu Başkanı
Firmaların yükü hafifletecek önemli adım
Türkiye ekonomisinin omurgasını oluşturan KOBİ’ler, istihdam yaratma ve bölgesel kalkınma gibi konularda kritik bir rol oynamaktadır. Bu nedenle KOBİ’lerin desteklenmesi ve büyümelerinin sürdürülebilir kılınması, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasını doğrudan etkilemektedir. Özellikle emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin istihdamı koruma taahhüdü karşılığında çalışan başına aylık 2.500 TL destek alması, işletmelerin yükünü hafifletmek ve istihdamı koruma açısından önemli bir adımdır. Ancak güncel piyasa koşulları, artan enerji maliyetleri ve işletmelerin giderleri göz önüne alındığında işletmelerin yükünü hafifletecek daha kapsamlı destek ve teşvik mekanizmalarına ihtiyaç vardır. Dijitalleşme, KOBİ’lerin ulusal ve uluslararası pazarlarda rekabet avantajı elde etmeleri için kaçınılmaz bir gerekliliktir. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası iş birliğiyle dijital dönüşüm projelerine 300 milyon avroluk finansman desteği sağlanması, işletmelerin üretimden lojistiğe, pazarlamadan satış süreçlerine kadar birçok alanda teknoloji odaklı çözümler üretmelerine katkıda bulunarak, hem KOBİ’lerin verimliliğini artıracak hem de küresel pazarda rekabet gücünü yükseltecektir. Mevcut destekler, işletmelerimizin yükünü azaltmaya katkı sağlasa da, sürdürülebilir büyüme ve rekabet gücünün artırılması için uzun vadeli ve daha geniş kapsamlı desteklere ihtiyaç vardır. Bu kapsamda, KOBİ’lerin inovasyon süreçlerini desteklemek adına Ar-Ge projelerine yönelik destekler artırılmalıdır. Yenilikçi projelerin desteklenmesi, yerli üretimin artmasına katkı sağlayacaktır. Küresel düzeyde enerji maliyetlerinin artması, KOBİ’ler için ciddi bir yük oluşturmaktadır. Bu nedenle, enerji verimliliğini artıran teknolojilere geçişi teşvik eden desteklerin kapsamı genişletilmeli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. Enerji maliyetlerini düşüren işletmeler, elde ettikleri tasarrufu diğer büyüme alanlarına yönlendirebilir. Bunların yanında eğitim ve kapasite geliştirme programları da işletmelerin kendi kapasitelerini daha verimli kullanmalarına olanak tanıyacaktır.