Bugün 22 Mart Dünya Su Günü. Bir damla suyun önemini, muhtaç kalmadan anlayalım diye farkındalık yaratmaya çalıştığımız günlerden biri. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 22 Mart 1993’te Dünya Su Günü kararının resmi olarak imzalanmasından sonra her yıl dünya çapında kutlanmaya başlanmıştır. Birleşmiş Milletler-Su (UN-Water) tarafından organize edilen bu kutlamalar her yıl farklı bir tema ile gerçekleştirilmektedir. 2022 yılı Dünya Su Günü teması “Yeraltı suyunu görünür yapmak” olarak belirlenmiştir. Yeraltı suyu, dünyadaki tüm içme suyunun neredeyse yarısını, sulu tarım için suyun yaklaşık %40’ını ve sanayi için gereken suyun yaklaşık 1/3’ünü sağlayan hayati bir kaynaktır. Ekosistemleri besler, nehirlerin taban akışını korur ve zemin çökmesini ve deniz suyu girişini önler. Yeraltı suyu, iklim değişikliğine uyum sürecinin önemli bir parçasıdır ve genellikle güvenli suya erişimi olmayan insanlar için bir çözümdür. Bu etkileyici gerçeklere ve rakamlara rağmen, görünmez yeraltı suları çoğu insan için yok hükmündedir. DSİ verilerine göre ülkemizin hidrojeolojik etüt çalışmaları sonucu hesaplanarak raporlanmış yeraltı suyu emniyetli rezervi yaklaşık 18 milyar m3 olarak tespit edilmiştir. Ülkemizin yıllık toplam kullanılabilir su miktarının yalnızca %16’sına tekabül eden bu emniyetli rezerv, gelecekte yer üstü sularında yaşanacak kıtlıkları hafifletmek için kullanılabilecek geleceğe bırakılan miras niteliğinde olduğu düşünülerek bilinçli olarak kullanıma açılması ve tüketilmesi şarttır. Çeşitli kullanım amaçlarına yönelik tahsis edilen yeraltı suyu miktarı 17,03 milyar m3’tür. Bu miktarın %67 si sulama, % 24 ü içme-kullanma ve % 9 u sanayi amaçlı olarak tahsis edilmiştir.
Yeraltı suyu seviyesindeki insan faaliyetlerine bağlı hızlı düşüm ve yağışların azalmasından dolayı yeterli beslenim olmaması, karstik yapıya bağlı olarak obruk olarak adlandırılan yer üstünde görülen ani çöküntülerin oluşumunu da tetiklemektedir. Geçmişte var olan sınırlı nüfus yoğunluğu, tarım ve sanayi alanları sayesinde bir tehdit olarak algılanmayan obruklar, günümüzde bu faktörlerin muazzam seviyelere ulaşıp daha geniş alanlara yayılmasına bağlı olarak insan yaşamı açısından tehlike yaratabilecek seviyelere ulaşmıştır. DSİ raporlarına göre, Anadolu’da yer alan Konya Kapalı Havzası’nda 2008-2012 yılları arasında yapılan tespitlere göre yaklaşık 85.000 yeraltı suyu kuyusu mevcut olup bunlardan 62 .00 adedinin belgesi bulunmamaktadır. Kaçak kuyuların bir an önce kapatılması, yeni kaçak kuyuların açılmaması ve yasal olan kuyulardan çekilen suların ölçülmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve halkın bu yönde bilinçlendirilmesi gerekmektedir.
İnsan vücudunun büyük bir kısmının da su olduğu düşünüldüğünde, SU yaşamdır. Su kaynaklarımız sonsuz değildir. Miktarı ve kalitesi her geçen gün kötüye gitmektedir. Dünya’nın %70.9’u sularla kaplıdır ve bu suyun miktarı 1,386,000,000 kilometre küptür. Bunun %97’si tuzlu sudur, %2.7’si ise buzullarda donmuş bir şekilde bulunmaktadır. İnsanlığın kullanabileceği göl, ırmak, dere vb. gibi tatlı su kaynaklarının yüzdesi ise sadece %0,3’tür. Suyun önemini rakamlarla anlatmak gerekirse;
-2050 yıllına kadar suya olan talebin yüzde 55 artış göstermesi bekleniyor. Tatlı suyun yüzde 70’i tarımda kullanılıyor. Artan nüfusu beslemek için gıda üretimi 2035’e kadar yüzde 69 artacak.-
-Dünya Sağlık Örgütü günde yaklaşık 22 litre suyun insanların temel kullanım ve temizlik ihtiyacını karşılayabileceğini belirtiyor.
-Türkiye’de kişi başı günlük ortalama su miktarı ise 217 litre. Üç büyük şehrimizde kişi başı günlük ortalama su miktarı İstanbul için 189, Ankara için 227, İzmir için ise 173 litre olarak ölçülmüş.
-Türkiye’de suyun yüzde 72’sinin sulama, yüzde 11’inin sanayide, yüzde 16’sının içme ve kişisel kullanımda kullanılıyor. -Türkiye’de son 20 yılda kişi başına düşen su miktarı 4 bin metreküpten 1430 metreküpe indi. Bu rakam bizi su azlığı çeken ülkeler sınıfına ekliyor.
- Her gün, çoğunlukla kızlar ve kadınlardan oluşan insanlar, günlerinin %25’ini ve toplam 125 milyon saatini uzaklarda bulunan su kaynaklarından suyu evlerine getirmek için harcıyor.
-Güney Afrikalı kadınlar ve kızlar her gün toplamda 16 defa aya gidip gelecek kadar bir yolculuğu sadece su taşımak için yapıyor. - Duşta bir dakikada harcadığımız su (15L), Sahra altı bölgesinde yaşayan insanların içme ve temizlik için kullandığı sudan 7-10L) daha fazla.
- Bir kalori gıdayı üretmek neredeyse 1 litre suya mal oluyor. 100 gram plastiği üretmek ise yaklaşık 6 litreye…
- 1 kilo pirinci üretmek için yaklaşık 3500 litre suya ihtiyaç varken, 1 kilo et üretmek için bu rakam 15 bin litreye kadar çıkıyor. 1 litre gazlı içecek içinse bu rakam 160 ile 300 litre arasında değişiyor.
-5 ile 15 milyon ton plastik her yıl ırmaklar ve denizler yolu ile okyanuslara karışıyor, yapılan araştırmalar 2050 yılında su kaynaklarında plastiklerin ağırlığının balıklardan daha fazla olabileceğini öngörüyor.
Şimdi bütün bu gerçeklerden sonra BİR DAMLA SU OLSANIZ nereye düşmek ister, nasıl akarsınız?