Binlerce yılın rekoru

Elli, altmış derken yetmişi (69,9) yakaladık. Bu resmi rakam. Ve bu rakamla dünya sıralamasında 6.’lığa yerleştik. Üstümüzde Venezüella, Sudan, Lübnan, Suriye ve Zimbabwe kaldı. ENAG enflasyonu da var. Kendilerine iş edinmişler, %156,87 diyorlar ve bu rakam piyasaya daha yakın. Bu rakam resmi olsa sıralamada 4. olacaktık. Kısa zamanda çok yol aldık. Ritim hızlı. Dünya şampiyonluğuna bir şey kalmadı. Yakında bu dokuz sekizlik tempo ile zilleri takar şenliklere başlarız.

Yeni bir zam dalgası geliyormuş. Gelse ne yazar? Biz “yeni bir yola” girdik artık. Bu küçücük zamlarla alım gücümüz birazcık düştü ama gözlerimiz ışıl ışıl. Yeni bir göç dalgası da olacakmış. Sanayiciye, esnafa müjde. Sanayiciye ucuz iş gücü, esnafa müşteri. Bu yaz Araplar dolduracak şehirlerimizi. Turizm canlanacak. Artık plajlarımızda yalnızca Suriyeli ya da Afganlı nargileci gençleri görmeyeceğiz. Arap kaynayacak. Suudiler, Birleşik Arap Krallıkları, Katar Prenslikleri ne ararsan. şenlenecek plajlarımız. Düne kadar can düşmanımız olanlar, zırt pırt Türk mallarını boykot edenler bile, artık dostumuz. Çünkü paralı adamlar, bize de para lazım. Satacak bir şeyler bulunur nasılsa. İşimize bakacağız. Kapılarımızı hepsine açacağız. Zaten kapı mı kaldı? Hepsi yol geçen hanı. Biz çatıyı tutabilirsek ne mutlu.

Bu arada bilinen binlerce yıllık Türk tarihinde ilk kez müthiş bir rekora daha imza attık. İlk kez bir Türk Devleti’nin kamu borcunun faiz ödemeleri, anapara ödemelerini geçti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı iç borç stoklarına ait ödeme projeksiyonlarında, borcun faiz ödemelerinin, anapara ödemelerini geçtiği görüldü. Bununla birlikte 3 trilyon 109 milyar TL tutarındaki merkezi yönetim brüt borç stokunda, döviz cinsinden borçlar TL cinsinden borçları ikiye katladı.

Eski Hazine Müsteşar Yardımcısı Hakan Özyıldız, internet sitesinde hazinenin iç ve dış borç ödeme projeksiyonuna yer verdi. 2022 Nisan ayı itibarıyla iç borç anapara ödemesi 1 trilyon 483 TL’ye ulaşırken, faiz ödemesi ise 1 trilyon 743 TL oldu.

Aralık 2021’de anapara ödemeleri 1 trilyon 316 milyar TL, faiz ödemeleri ise 794,7 milyar TL tutarındaydı. Anaparada dört aylık artış oranı yüzde 13 olurken, faiz tutarındaki artış yüzde 119’u buldu.

Kamu, Merkez Bankası ve özel sektörün döviz borçları da dikkat çekici boyutlara ulaştı. Buna göre 2021 sonu itibarıyla iç ve dış borçlardan kaynaklı döviz cinsi borçların toplamı 608,4 milyar doları aştı. Toplam dış borç stoku 441 milyar dolara ulaşırken, dövizli iç borç stoku ise 167,4 milyar doları buluyor. Dövizli borçların 235,6 milyar doları kamuya ve Merkez Bankası’na, 372,8 milyar doları ise özel sektöre ait.

Ne diyelim. Borç yiğidin kamçısı. Faizi yüksek de olsa hala borç para bulabiliyoruz değil mi? Daha yeni koca köprü yaptık. Hem dünyada en çok yardım yapan ülke biziz. Geçen yıl 157 ülkeye 8 milyar dolarlık yardım yapmışız. En çok göçmen ağırlayan, ceplerine para koyup, bedava sağlık, eğitim hizmetleri veren, sığınmacılara 100 milyar dolar harcayan, bizim ülkemiz. O kadar ki adamlar ülkemize sahip çıkmaya başladı. Bazı kentlerimiz için “burası bizim” diyen Suriyeli mi istersin, Adalar vapurunda bayrak açıp “buralar bizim” diyen Afganlı mı? Hatta “yabancı işçi çalıştırmam” diyen Suriyeli kuyumcu var. Yanlış olmasın dükkân Türkiye’de.

Yine de kimse nerden nereye geldiğimizi unutmasın. 20 sene önce buzdolabı yokmuş, çamaşır makinesi yokmuş. Şimdi pahalı da olsa her şey var çok şükür. Liyakat yoksa, mülakat var mesela. Üretim yoksa, ithalat var. Ya hem pahalı hem de olmasa ne yapardık. Alamasan da bakabiliyorsun, ne neydi unutmuyorsun. Şükür gerek. Sabır gerek. Bir bakarsın her şey değişivermiş. Bir gaz daha bulunmuş mesela. Şartlar düzelivermiş. Belli mi olur? Burası Türkiye.