Atıklar ve değerlendirme (2)

Corona salgınının tüm dünyayı etkisi altına aldığı günümüzde; aşı ve ilaç için herkes kafa yoruyor. En geç bir yıl içinde kesin etkili bir aşı geliştirilebileceği ifade ediliyor.



Hayatımızı derinden etkileyen bu virüsle uğraşırken bir başka konu giderek büyümeye ve tüm dünyayı etkilemeye devam ediyor. Ayrıca boyutu ve etkisi de gittikçe artacak şekilde.

Konumuz atıklar.

Önceki hafta “Katı Atıklar”dan irdelemeye başlamıştık. Devam edelim. Çeşitli sektörlerde bu atıklar geri kazanılıyor. Tüm yatırımını kendi yapıp, hazırlayarak kullanan da var; hazırlanmış olarak alıp kullanan da var. Her ikisini karışım olarak düzenleyip değerlendiren de.

Sektörlerin içinden Çimento Fabrikalarındaki durumu somut verilerle analiz edelim. Bu sektörde atıklar; Alternatif Yakıt ve Hammadde olarak değerlendiriliyor.

Dünyada ve ülkemizde Çimento Sektörü, birincil yakıt ve hammaddelerini kabul kriterlerine uygun atıklarla ikâme etmektedir. Kalori değeri olan atıklar konvansiyonel yakıtların yerine kullanılır. Mineral değeri olan atıklar çimento hammaddesi olan kireç ve diğer minerallerin yerine kullanılır.

Alternatif yakıt olarak kullanılan atıklar arasında; endüstriyel atıklar, tekstil, ahşap atıkları, yağ ve petrol atıkları ile, belediye katı atıklarının işlenmesi ile üretilen yakıtlar ve kurutulmuş kentsel atık su arıtma çamurları bulunur. Ham madde olarak kullanılabilenler ise; maden atıkları; ısıl işlem atıkları (Pirit külü vb.) ve inşaat atıklarını bu grupta sayabiliriz.

Ülkemizde çimento fabrikaları yurt çapında coğrafi olarak dengeli bir dağılım göstermektedir. Toplam 55 entegre fabrikanın 35’i atıkları alternatif yakıt olarak kullanma lisansına sahiptir. Başlangıç olarak alabileceğimiz 2008 yılında 88 bin ton alternatif yakıt kullanılmış iken 2018 yılında bu miktar 1 milyon tona ulaşmıştır. Bu rakam yaklaşık %7 termal ikame oranına karşılık gelmektedir.

Avrupa Birliği (AB) ülkelerindeki çimento fabrikalarında ise ısıl gücün yaklaşık %44’ü (bazı tesislerde %100’ü) atıklardan karşılanmaktadır.

Ülkemizde çimento fabrikalarının 2018 yılında kullandığı 1 milyon ton atık yakıt ile yaklaşık 600 bin ton ithal kömür tasarrufu sağlanmıştır.

Bununla birlikte, atıkların ek yakıt kullanımı ile fabrikalar aşağıdaki ilave maliyetler ile karşılaşmaktadır:

-İlave yatırım (Depolama, hazırlama, besleme gibi)

-İlave üretim maliyetleri (üretim kayıpları, özgül ısı ihtiyacı artışı, ilave bakım maliyetleri, ilave personel, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri, ilave laboratuvar ve ölçümler)

-Teknik riskler (yangın ve patlama)

Türkiye’de yaklaşık 32 milyon ton/yıl katı atık üretilmekte olup, bu atıklardan en az milyon ton ek yakıt üretim potansiyeli bulunmaktadır.Bu ek yakıtların çimento sektöründe kullanımı ile;

-3 milyon tona yakın kömürün ithalini önleyerek döviz tasarrufu sağlanabilir, cari açığın azaltımı mümkün olur.

-İklim değişikliğine neden olan sera gazlarından yıllık 1.7 milyon ton azaltım mümkün olur.

-Belediyelerin katı atık depolama alanlarına gidecek atık miktarı azalır.

-Belediyelerin depolama tesislerinin işletme maliyeti azalır.

-Belediyelerin çöp depolama sahaları hazırlamakta karşılaştıkları ciddi sorunlar azalır.

Belediye katı atıklarının,katı atık sahalarında kurulacak biyolojik kurutma sistemlerine sahip ön işleme tesislerinde işlenmesi ile “atıktan türetilmiş yakıt (ATY)” üretilebilir.

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin (TÇMB) belediye atıklarının kullanımı konusunda farkındalık-yaygınlaştırma çalışmaları, mevzuat açısından darboğazların tespiti ve çözüm olanaklarına ilişkin sunum ve temaslara devam etmekte olması, konunun gelecekte daha yaygınlaşacağı umudunu oluşturmaktadır.

Konuya devam edeceğim.